?>
Türkiye’de Ata Tohumlarının durumu
Türkiye, tarımda modernleşme süreciyle birlikte yerel ve geleneksel tohumlarını büyük ölçüde kaybetmiştir. Hibrit tohumların yaygınlaşmasıyla yerel çeşitler geri plana itilmiştir.
Yerel tohumların yerini alan dışa bağımlı tohumlar, çiftçilerin ve tarım sektörünün uluslararası şirketlere bağımlı hale gelmesine yol açmıştır.
Türkiye’de bazı bölgelerde ata tohumu hareketleri yeniden canlanmaya çalışsa da, bu çalışmalar merkezi bir destekten ve güçlü politikadan yoksundur.
Svalbard Deposu/ diğer adı ile kıyamet ambarını hiç duydunuz mu.?
Svalbard Küresel Tohum Deposu, genetik çeşitliliği koruma iddiasıyla tüm dünyadan tohum topluyor. Ancak bu süreç bazı soruları gündeme getiriyor:
Küresel Bir Kontrol Mekanizması mı?
Tohumların böylesine merkezi bir sistemde toplanması, bazı güçlerin tarımsal üretim ve gıda kaynakları üzerinde kontrol sağlamaya çalıştığı yönünde şüpheler uyandırıyor.
Gıda üretiminin stratejik bir silah olarak kullanılabileceği düşüncesi, bu endişeleri destekliyor.
Kimin Kontrolünde?
Depo Norveç hükümetinin kontrolünde gibi görünse de, projenin arkasında uluslararası şirketler (örneğin Monsanto) veya bazı devletlerin etkisi olup olmadığı konusu tartışmalıdır.
Bağımlılık ve Kriz Senaryoları:
Svalbard gibi merkezlerde toplanan tohumlar, ileride sadece belirli koşulları kabul eden ülkelere mi dağıtılacak?
Bu durum, özellikle tarımsal altyapısı zayıf ülkeler için bir tehdit oluşturabilir.
Tarımsal Bağımsızlık İçin Ne Yapılmalı?
Türkiye’nin ata tohumlarını ve tarımsal bağımsızlığını koruması için şu adımlar önemlidir:
1. Ata Tohumu Üretimi ve Dağıtımı: Yerel tohumların tekrar üretime kazandırılması ve çiftçilere dağıtılması sağlanmalıdır.
2. Ulusal Tohum Bankalarının Güçlendirilmesi: Türkiye’deki gen bankalarının hem altyapısı hem de tohum çeşitliliği artırılmalıdır.
3. Hukuki Düzenlemeler:
Ata tohumlarının korunması ve biyoteknoloji şirketlerinin haksız avantaj sağlamalarının önlenmesi için güçlü yasalar çıkarılmalıdır.
4. Bilinçlendirme: Yerel çiftçilerin hibrit tohumlara bağımlı kalmadan ata tohumlarını kullanmaları teşvik edilmelidir.
Zira; Svalbard Küresel Tohum Deposu gibi projelerin amacı ne kadar masum görünse de, gıda ve tarımın stratejik önemini düşündüğümüzde, bu projelerin arkasındaki güçleri sorgulamak mantıklıdır. Türkiye, kendi tarımsal çeşitliliğini ve bağımsızlığını korumaya yönelik adımlar atarak, bu tür projelere olan bağımlılığını azaltmalıdır. Böylelikle hem yerel çiftçi hem de ulusal ekonomi güçlenir, dış müdahalelere karşı daha dirençli hale gelir.
Yani bir başka deyişle;
Svalbard Küresel Tohum Deposu, kriz anlarında önemli bir kaynak olabilir, ancak hangi ülkelerin bundan faydalanacağı konusunda bir eşitlik garantisi yoktur. Türkiye’nin bu tür sistemlere bel bağlamak yerine kendi tarımsal bağımsızlığını güçlendirmesi son derece önemlidir. Kendi ulusal tohum bankalarını geliştirmek, ata tohumlarını yeniden canlandırmak ve tarım politikalarını yerel çeşitliliği koruyacak şekilde düzenlemek, Türkiye’nin gelecekteki krizlere karşı dayanıklılığını artıracaktır. Bu adımlar atılmadıkça, uluslararası projelerdeki pozisyonu zayıf kalacaktır.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
-
Eğitimde bağımsızlık olmazsa, siyaset ve toplum da ilerleyemez!
14-08-2025
-
Yine bir yangın mevsimi, yine alevler…
07-08-2025
-
Konfesyonalist tuzağa düşmek: Türkiye için büyük tehlike
19-07-2025
-
Emperyalizmin Tuzakları…
11-07-2025
-
Her şeyin başı İsrail
15-06-2025
-
İnfaz Yasası: Kimler çıkacak, kimler içeride kalacak?
04-06-2025
-
Biz neden 37 yaşındaki bir Nayib Bukele olamadık?
29-05-2025
-
Artık, 'Türk Sorunu'nu konuşmanın vakti geldi!
16-05-2025
-
Lozan: Türkiye Cumhuriyeti’nin Tapusu
13-05-2025
-
Türk kadını!
27-04-2025
-
Şifa dilemenin ardına gizlenen propaganda
19-04-2025
-
İklim Yasası gerçekten çözüm mü? Yoksa yeni bir tuzağın parçası mı?
19-04-2025
-
GÜNDEM
25-03-2025
-
Türkiye nereye gidiyor?
19-03-2025
-
Milletime uyarımdır: Su savaşları ve Türkiye’nin stratejik konumu
14-03-2025
-
Denizlerin ve Tarihin Kaptanı…
10-03-2025
-
TÜRKİYE İÇİN SON ÇAĞRI: YA DİRİLECEĞİZ YA ÇÖKECEĞİZ!
08-03-2025
-
Öcalan süreci ve tutuklamalar… Yeni bir dönem mi başlıyor?
16-02-2025
-
2235 Yıllık Türk Ordusu ve Atatürk…
04-02-2025
-
TEĞMENLER İÇİN ADALET!
29-01-2025
-
Milliyetçilere sorumluluk çağrısı...
22-01-2025
-
HİÇ KİMSE TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ'NDEN VE TÜRK MİLLETİ'NDEN ÜSTÜN DEĞİLDİR!
20-01-2025
-
Kandırıldık, Ey Halkım!
15-01-2025
-
Exeter Mezunlarının Türkiye Politikalarındaki Etkisi: Küresel Bağlantılar ve Ulusal Çıkarlar
11-01-2025
-
Kıbrıs ve üzerinde oynanan oyunlar: İkinci bir Malta’ya izin mi vereceğiz?
07-01-2025
-
Apo'ya merhamet vatana ihanettir!
02-01-2025
-
Şehitlerimizin kanı üzerinden barış olmaz
31-12-2024
-
Bir asgari ücret masalı: 22.104 lira ve ötesi
29-12-2024
-
Boşverin gitsin!
22-12-2024
-
Colani ve Emperyalist Projeler: Yeni Yüzyılın Ceketli Lawrence’ı
17-12-2024
-
ZOR GÜNLER BİTTİ ARTIK DAHA ZOR GÜNLER BİZİ BEKLİYOR
08-12-2024
-
Esad rejimi sonrası senaryo: Türkiye nerede durmalı?
03-12-2024
-
Türkiye’de Ata Tohumlarının durumu
01-12-2024
-
Ülke Nereye Gidiyor?
27-11-2024
-
Bu vatan kimin?
21-11-2024
-
Teğmenlerimiz onurumuzdur...
17-11-2024
-
Paşam
10-11-2024
-
Değerli Parti Temsilcileri...
10-11-2024
-
VAZGEÇENLER DEĞİL, MÜCADELE EDENLER TARİHE GEÇERLER
04-11-2024
-
Atatürk’ü Bitirebileceğini Düşünenlere
31-10-2024
-
ADIM ATACAK YER KALMADI
30-10-2024
-
Geleceği İpotek Altında Olmayan Bir Ülke İçin Umuda İhtiyacımız Var
28-10-2024
-
Uyanma Vakti!
21-10-2024
-
Milletin Bekası ve değerlerine saygı: Bir teşekkür manifestosu
19-10-2024
-
Son Türk Başbuğu ve Sessizlik Çemberi
11-10-2024
-
Türkiye Cumhuriyeti bölünmez bir bütündür!
16-09-2024
-
TÜRK BİRLİĞİ KURULABİLİR Mİ?
06-07-2024
-
Türkiye gri listeden çıkmaya hazır mı?
24-06-2024
-
GERİ KABUL ANLAŞMASI
12-06-2024
-
Tarımda yapısal reformlara ihtiyaç var
11-06-2024
-
UTANMA DUYGUSU
25-05-2024
-
TARIMI MİLLİ BİR MESELE OLARAK SAHİPLENMELİYİZ
16-03-2024
-
Mustafa Kemal Atatürk yaşasaydı !?
31-12-2023
-
Bir ülke nasıl batar?
17-12-2023
-
İktisadi İkili Anlaşmaların sorumlusu kim?
06-12-2023
-
Ülkemiz nereye koşuyor?
17-11-2023
-
DÜNYA BEŞTEN BÜYÜK MÜDÜR GERÇEKTEN?
28-09-2023
-
ÜLKEMDE SIĞINMACI İSTEMİYORUM!
21-08-2023
-
Tercihiniz geleceğimizi etkiledi!
03-06-2023
-
TİGEM ?
19-03-2023
-
Bir felakete hazırlıksız yakalandık!
18-02-2023
-
SEÇİMDEN ÖNCE SON VİRAJ
04-02-2023
-
HALK ACİL VE İNANDIRICI ÇÖZÜMLER İSTİYOR
20-01-2023
-
YAPISAL ÇÖKÜŞ
13-01-2023
-
Barnabas İncil’i...
10-12-2022
-
Türkiye’de toryum neden kullanılmıyor?
20-11-2022
-
Türk tarımı alarm veriyor!
02-11-2022
-
Neo-spiritüalizm
24-10-2022
-
KKTC’DE SESSİZ İŞGAL
07-10-2022
-
Kusura bakmayın beyler!
23-09-2022
-
BANA ESKİ TÜRKİYE’Mİ GERİ VERİN BEYLER!
12-09-2022
-
İpsiz Recep
06-09-2022
-
Türkiye’nin gerçek kabadayılarından günümüz mafya’sına...
26-08-2022
-
Yetmedimi yüce Türk Millet’im?
16-08-2022
-
Bilâl’e anlatır gibi...
06-08-2022
-
Ege’de bir Cennet Cehennem’e döndü!
25-07-2022
-
Dünyada ve Türkiye’de Ekonomik kriz gerçekleri
14-07-2022
-
Erzincan İliç!
02-07-2022
-
İsrail, KKTC’yi silahsız olarak işgal etmektedir!
27-06-2022
-
ÇÖKÜŞ
15-06-2022
-
KANSER’İ (TERÖR’Ü) ASPİRİN İLE TEDAVİ EDEMEZSİNİZ
13-06-2022
-
Yorulan Türkiye’den, dinamizmli Türkiye’ye nasıl geçeriz?
04-06-2022
-
Bu bir özgün halkkürsüsü WebTv haberidir...
26-05-2022
-
Bu bir özgün #halkkürsüsüWebTvhaber'idir...
13-05-2022
-
Türkiyenin jeopolitik ve stratejik önemi !
09-05-2022
-
Hayata 30 bin TL borç ile başlayan gençlerimiz
24-04-2022
-
Halkın çıkarları önceliğimizdir...
13-04-2022
-
Türkiye'nin mülteci sancısı
05-04-2022
-
Tarım Arazileri Neden Yok Oluyor?
24-03-2022
-
Örtülü ödenek neden yetmiyor ?
21-03-2022
-
Yeni kara delik Çanakkale Köprüsü mü olacak?
20-03-2022
-
Montrö'yu işleten iktidar değil devletti...
12-03-2022
-
Çare: Büyük Türk Birlik ve Beraberliği...
10-03-2022
-
Her şeyin başı İsrail...
09-03-2022
-
Mario Draghi son vurgununu vurabilecek mi?
08-03-2022
-
Derhal bu vahşi kapitalizm sistemine neşter vurulmalı!
28-02-2022
-
YEMİŞİM GEMİNİZİ !
21-02-2022
-
Ekonomisi tükenmekte olan küresel güçler...
20-02-2022
-
Babacan'ın 'karne’sine bir göz atalım
15-02-2022
-
Dengeleri sadece Türk halkının kararları değiştirebilir
11-02-2022
-
Türkiye, NATO’nun ucuz askeri olmaktan öteye gidemez
07-02-2022
-
Rusya’nın doğalgaz stratejisi
02-02-2022
-
Burnumuzun dibindeki tehlike’nin farkında mıyız?..
01-02-2022
-
Küreselciler istedi, frene basıldı!..
30-01-2022
-
Muhalefet değil, halka muhalif bürokratlar var
27-01-2022
-
Bulgaristan, Taner Ay'ın ölüm nedenini neden araştırıyor?
23-01-2022
-
Yurtlarda mağdur olan üniversiteli gençlerimiz!
22-01-2022
-
Omicron varyantı değil, Omicron yalanları!..
18-01-2022
-
Karmakarışık bir Amerika…
13-01-2022
-
Tehlikeyi görün !!..
09-01-2022
-
Bilal’e anlatır gibi...
08-01-2022