Bugün 2 Nisan, seçimlerin üzerinden iki gün geçti. Türkiye Demokrasi tarihine 31 Mart 2024 seçimleri de kayıt edilmiş oldu...
Dün şöyle bir cümle kurdum, buraya yazarak tarihe geçsin isterim:
Bir halk siyasetin en önünde nasıl yürüneceğini gösterdi. Bütün siyasetçiler halkı anlamak ve onun beklentilerine cevap vermek için bu sonuçları doğru okumalı!
Tabi ki 31 Mart sadece bir günden ibaret değil!
Onun öncesinde adaylar için zor ve yorucu bir dönem var. Aday adayı olma kararı, onun kendi çevresi ile tartışılması,karar verme, adaylaşma süreci, iletişime geçme, ilişkiler, koşturulması, zaman verilmesi, emek ve para harcanması...
Gözlemlediklerime göre gerçekten yorucu yıpratıcı bir süreç!
Bu geçirdikleri süreçten dolayı kazanan kaybeden her bir belediye başkan aday adaylarının, Belediye meclis üyesi aday adaylarının ve muhtar adaylarının hakkını vermek gerekir. Emeklerine sağlık.
Onlar ki seçimlerin normal demokratik bir yarış halinde olması için mücadele eden; Öyle göstermek için emek vererek, zaman vererek, para harcayarak ülkemizin gelecek planlamasına katkı koyan halkımızın içinden çıkmış bizden birileridirler.
Büyük çoğunluğu seçilemedi. Onlara teşekkür edip, demokrasimizin aksayan yerlerine müdahalede bulunma gereklilikleri ve sorumluluklarının devam ettiğini hatırlatalım.
Hayat devam ediyor.
Hayat devam ettikçe siyaset var olacak. Halkın bir arada şehirlerde, mahallelerde, köylerde yaşama isteğinin sonucu olarak;
Siyaset, bir arada yaşamanın kurallarını hep beraber oluşturarak,hayatlarımızı kolaylaştırmanın adıdır.
Bu siyaset ki dinamik bir süreç halinde yeniden yeniden güncellenmelidir.
Siyaseti demokrasiye, çoğulcu demokrasiye, özgürlükçü demokrasiye taşıyacak siyasetçilere ihtiyacımız var.
Siyaseti tıkayan,halkı kaygılandıran, korkutan,beklentilerini baskılayan siyasetçileri seçmeyerek her seçimde umut tazelemek kolay değil!
Seçim yapmak da kolay değil; Yorucu, yıpratıcı, pişman edici bir süreç!
Halkı oyalayan, aldığı oy'un hakkını vermeyen, hayalini, zamanını çalan siyasetçileri ayıklamak bir seçimle mümkün değil!
31 Mart 2024 seçimleri Türkiye demokrasisine yeni bir kapı açmıştır.
Bu kapıdan içeri giren siyasetçilere yeni sorumluluklar düşmekte.
Uzun süredir tıkanan Türkiye demokrasisine,adaletine, hukukuna yeni bir nefes aldırma sorumluluğunu yerine getirmek için cesur olmak zorundalar.
Ekonominin kötü gidişatı altında nefes alamayan halkın vicdanının bu beklentisini karşılayacak adımlar atılmalıdır.
Halkı günlük temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale getiren bu kötü düzeni değiştirme sorumluluğu, seçilen bütün yerel siyasetçilerin en önemli görevidir.
Seçimler yeni bir başlangıçtır. Umarım halkın beklentilerini karşılarlar.
Türkiye'de yeni bir siyeset anlayışına ihtiyaç olduğu aşikardır.
Yeni bir gelecek örgütlenmesi gerekiyor.
Bu geleceği gençlerin ve kadınların ve elbetteki çoğulcu demokrasinin ve elbetteki halkın beklentisi doğrultusunda olması bir zorunluluktur.
Kazanan bütün yerel siyasetçileri kutluyorum. Kazanamayanların emeklerine sağlık.
Yerel siyaset anlayışı güçlendikçe genel siyaset yapma şekli değişecektir. Şimdi artık yeni ufuklara hareket etme zamanı! Halkın çözülmesi gereken acil sorunları var.
