19-20 Mart 2022’de mesleğimizin örgütlü mücadelesini veren, ülkemiz tarımının sorunlarına çözüm öneren Ziraat Mühendisleri Odamızın, genel merkez yönetim organlarının seçimi vardı.
Ülkemizin bütün illerinden gelen Ziraat Mühendisi delegasyonu İle Ankara’da buluştuk.
Yıllardır mesleğimiz ve ülkemiz tarımının sorunlarını her fırsatta dile getiren dostlarımız ile görüştük. Her birisi hala umudu iç cebinden çıkarır gibi umut dağıttı; Sesi ile,bilgisi ile, nezaketi ile, görgüsü ile “güzel günleri beraber getireceğiz dostlar” der gibi gülümsemeleri yok mu!
Kimler vardı: Odamıza ve mesleğimize aşkla bağlı meslektaşlar, dostlar oradaydı.
Her fırsatta söylediğim bir sözü buradan da söylemek istiyorum: Ziraat Mühendisleri odası ülkemiz tarımının vicdanıdır. Ülkemiz tarımının şu andaki durumunu yıllar öncesinden görmüş, ”tehlikeli” bir geleceğe doğru yol aldığımızı söyleyerek çözüm önerilerini sıralamıştır. Ancak, ne yazık ki gelecek gelmiştir. Peki, ne yapmalı?
Tarımsal üretim ve pazarlama piyasa ekonomisinin kural tanımaz küçük çiftçiyi yok eden üretimden uzaklaştıran politikaları hemen terkedilmeli, üretimi destekleyen; çiftçiden doğadan üretimden yana politikalara dönülmelidir. İthalat değil üretim desteklenmelidir.
TMMOB Örgütlülüğü içinde daha önce Ziraat Mühendisleri Odası şube başkanlığı, İl koordinasyon kurulu sekreterliği ve ZMO genel merkez onur kurulu üyeliği yaptım. Bu görevleri yapan birisi o örgütlülükten kopamaz. Kaldı ki sadece sade bir ZMO üyeliği bile beni hep heyecanlandırmıştır. O aidiyet duygusu İle kopmaz bir bağımız var, biz bir aileyiz. Türkiye tarımı ile ilgili bir gelecek bir umut inşa ediliyor o ailenin içinde!
Söz uzun genel kurulumuza bir delege olarak katıldım. Delegasyon beni Onur kurulu üyeliği ve TMMOB delegesi olarak görevlendirdi. Bütün meslektaşlarıma ve dostlarıma teşekkür ediyorum.
Yeniden göreve seçilen Baki Remzi Suiçmez Başkanıma ve yönetim kurulundaki dostlarıma yol arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Odamızın bütün organlarına seçilen meslektaşlarımı dostlarımı kutluyorum.
Tarımımızın sorunları büyük ancak bu sorunları çözmek zor değil! Ülke olarak hep beraber şunun farkında olmalıyız: Tarım artık sadece o sektörde çalışanların sorunu değildir. Tarım artık,ayağı bir kez olsun tarlaya girmemiş bile olsa o kişinin de sorunudur. Hatta biraz ileri gideyim, tarım yeni doğmuş bir bebeğin de sorunudur. O çocuk o sorunları çözemez ancak hep beraber çözmek Ülkemize karşı en önemli sorumluluğumuzdur.
Hepimize kolay gelsin!
Kavaklıderenin yokuşundan Karanfil sokağa yürürken bunları düşündüm. O bahar Ankara’ya gelecek, biz Ankaradayken hava soğuktu ancak baharın kokusu kışın üzerini kapatıyordu artık!
O bahar Ankara’ya gelecek
Ve bütün ülkeyi saracak. İklimi değiştirmek için yol yürüyen bütün dostlara selam olsun.
