USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Erdoğan'ın savcıyla diyaloğu gündem oldu

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bayburt'a yeni atanan bir savcıya Bayburt dönerini övdüğü görüntü sosyal medyada gündem oldu.

Erdoğan'ın savcıyla diyaloğu gündem oldu
21-02-2024 10:26
21-02-2024 10:34
ANKARA
Google News

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Bayburt'a yeni atanan bir savcıya Bayburt dönerini övdüğü görüntü sosyal medyada gündem oldu.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Saray'da bulunan Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni'nde konuştu. Erdoğan'ın Bayburt'a atanan savcıya "Biliyorsun Bayburt'un döneri tartışılmazdır" demesi dikkat çekti.

ERDOĞAN ŞAŞKINLIĞINI GİZLEYEMEDİ

Erdoğan, bilgisayar sisteminin gerçekleştirdiği kurada adı çıkan isimlerin birkaçını okuyarak tebrik etti.

Bayburt'a yapılan atamalara dikkat çeken Erdoğan, okuduğu son ismin de Bayburt'a atandığını görünce şaşkınlığını gizleyemedi.

Gözleri salonda anons ettiği ve Bayburt Cumhuriyet Savcılığı'na atanan Kemal Demirci'yi arayan Erdoğan, yeni savcıya bir hatırlatmada bulundu.

"BAYBURT'UN DÖNERİ TARTIŞILMAZDIR"

Bayburt'un dönerinin lezzetine dikkat çeken Erdoğan, "Kemal neredesin? Haydi bakalım! Biliyorsun Bayburt'un döneri tartışılmazdır" dedi.

“ADALET SİSTEMİMİZİ GÜÇLENDİRMEYİ DÖRT TEMEL ÖNCELİĞİMİZDEN BİRİ OLARAK BELİRLEDİK”

Adaletin gücü yerine, güçlünün adaletinin hâkim olduğu olağanüstü dönemlerin milletin hafızasında çok derin izler bıraktığını, travmalara sebep olduğunu, vatandaşın devlete olan itimadına telafisi imkânsız zararlar verdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Cumhuriyet tarihimizin en büyük demokrasi ve kalkınma atılımlarına imza atarken, adalet sistemimizi güçlendirmeyi dört temel önceliğimizden biri olarak belirledik. Ülkemizi sağlık, eğitim ve güvenlikle birlikte adalet üzerinde yükseltme sözüyle milletimizin huzuruna çıktık. Bir yandan Anayasa'mızda ve temel kanunlarımızda gereken düzenlemeleri Meclisimizle birlikte hayata geçirmek, diğer yandan adalet teşkilatımızı güçlendirmek için zorlu bir mücadele yürüttük. Bir dönem tek parti faşizminin, bir dönem vesayetin, bir dönem FETÖ'nün güdümüne giren adalet teşkilatımızı yeniden milletimiz adına karar veren bir güç hâline getirmek için çok uğraştık. Hep birlikte 28 Şubat döneminde yargı desteğiyle postmodern darbe yapıldığına da 17/25 Aralık'ta ve 15 Temmuz'da yine yargı desteğiyle darbe teşebbüsünde bulunulduğuna da şahit olmadık mı?"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yargının personelinden binasına kadar vazifesini hakkıyla yerine getirmesini zorlaştıran fiziki eksikliklerini giderirken aynı zamanda adalet teşkilatını darbeci zihniyetten de temizlemeye çalıştıklarını ifade etti.

“TERÖR ÖRGÜTLERİNİN, GÜVENLİK GÜÇLERİMİZLE BİRLİKTE YARGI MENSUPLARIMIZI DA HEDEF ALDIĞI DÖNEMLER YAŞADIK”

Bu süreçte darbe girişiminin yanı sıra terör başta olmak üzere demokrasiye kasteden, millî iradeyi devre dışı bırakmayı amaçlayan pek çok badireyle de karşılaştıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Az önce de söylendiği gibi, merdiven altı bir anlayışla yürüyen bir sistem vardı. Ama şimdi öyle değil. Şimdi artık merdiven altı olmak bir yana dört dörtlük fiziki imkânlarla halkına hizmet veren, yargıyı bu noktada artık değerlendiren bir yapı var. Terör örgütlerinin, güvenlik güçlerimizle birlikte yargı mensuplarımızı da hedef aldığı dönemler yaşadık. Daha geçtiğimiz haftalarda İstanbul'da Çağlayan Adliyesi'ne yapılan menfur saldırı girişimini biliyorsunuz. Şayet teröristler adliyeye girmeyi başarıp orada görev yapan hâkim ve savcılarımıza ulaşabilselerdi, Allah göstermesin neler yaşanabileceğini tahmin bile edemiyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütlerinin saldırılarında şehit olan Savcı Mehmet Selim Kiraz başta olmak üzere tüm yargı mensuplarını, güvenlik görevlilerini, vatandaşları rahmetle andı.

Yasamasıyla, yürütmesiyle, yargısıyla, ülkenin güvenliğini, esenliğini, huzurunu güçlendirmek için hep birlikte çalışmayı sürdüreceklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası yolunda verdiğimiz mücadeledeki onurlu duruşumuz, evlatlarımıza miras bırakacağımız birer iftihar beratı hükmündedir. Böylesine kutlu bir vazifenin manevi hazzını başka hiçbir dünyevi karşılıkla mukayese etmek mümkün değil. Hâkimlerimiz ve savcılarımız, milletimizin omuzlarına yüklediği sorumluluğun bilinciyle vazifelerini yürüttüğü müddetçe Allah'ın izniyle bu ülkenin hedeflerine ulaşmasına kimse mani olamaz" dedi.

“YARGIMIZIN HÂLÂ ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLARI, SIKINTILARI VAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yasama ve yürütme gibi yargının da hâlâ çözüm bekleyen sorunlarının olduğunu vurguladı.

Bunların bir kısmının Anayasa ve yasalarda yapılması gereken değişikliklerle ilgili olduğuna, bir kısmının da kurumsal işleyişlerden, kurumlar arası anlayış farklılıklarından ve eski alışkanlıklardan kaynaklandığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çerçevede adalet sisteminin mevzuat altyapısını geliştirmek için başlattıkları reformları kesintisiz devam ettirdiklerini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce hayata geçirdikleri çalışmaların bir üst safhasını oluşturan Yargı Reformu Strateji Belgesi'ni 2019'da kamuoyuyla paylaştıklarını anımsatarak, bu belgede yer alan yol haritasını adım adım takip ettiklerini, geçtiğimiz günlerde Meclise sunulan 8. Yargı Paketi'nin de bu strateji belgesinin adımlarından biri olduğunu söyledi.

Mecliste son hâli verilecek 8. Yargı Paketi ile getirilen yeniliklerden bazılarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri paylaştı: "İtiraz, istinaf ve temyiz yollarındaki başvuru süreleri yeknesak hâle getirilmek suretiyle 2 hafta olarak düzenleniyor. İstinaf ve temyiz sürelerinin başlangıcı, hükmün tebliğ tarihi olarak belirleniyor. Adli para cezalarının miktarı, günümüz şartlarına göre yeniden tespit edilerek caydırıcılık niteliği güçlendiriliyor. Yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı iddialarının doğrudan Anayasa Mahkemesi yerine Adalet Bakanlığında kurulacak Tazminat Komisyonu tarafından karara bağlanması öngörülüyor. Hükümlülere vasi atanması işlemi, otomatik olmaktan çıkartılarak bu bireylerin kendi kararlarına bırakılıyor. Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçeleri dikkate alınarak örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme fiili müstakil bir suç haline getiriliyor. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına, özellikle buna karşı istinaf yoluna başvurulmasına imkân sağlanıyor. Kişisel verilerin işlenmesi ve yurt dışına aktarılması konusunda bireylerin haklarının daha güçlü korunmasını temin edecek güvenceler getiriliyor. Meclisimizin takdiriyle hayata geçirileceğine inandığım bu yargı paketimizi önümüzdeki dönemde yenileri takip edecektir."

Kurumların birbirleriyle uyumlu çalışmalarının ve her kurumun Anayasa'da ve yasalarda belirtilen sınırlar içinde faaliyetini yürütmesinin, devletin ahenkli işleyişi bakımından hayati öneme sahip olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yüksek yargı kurumlarımız arasında son dönemde hem kendilerini yıpratan hem de vatandaşlarımızın adalete olan güvenini ve inancını sarsan bazı müessif tartışmalara şahit oluyoruz. Biliyorsunuz bu konuda taraf değil hakem mevkisinde bulunduğumuzu çeşitli vesilelerle açıkladık. Bu tavrımızı hâlen muhafaza ediyoruz ve edeceğiz. Yürütmenin başı ve yasama organındaki en büyük gruba sahip partinin Genel Başkanı sıfatıyla bize düşen, yüksek yargı kurumları arasındaki tartışmalarda taraf olmak değil, sorunu çözecek mekanizmaları işletmektir. Siyaset müessesesinin emanetini taşıdığı millete karşı görevi, Mecliste nümayiş yapmak, mahkeme önünde eylem yapmak asla değildir. Kanun yapıcı konumunun hakkını vermektir. Yargıya dair hemen her tartışmada belli çevreler tarafından sokağın adres gösterilmesi, siyaset kurumunun asli görevini inkâr etmek demektir."

“KURUMLARIMIZ ARASINDA ESKİDEN BERİ BİR HİYERARŞİ TARTIŞMASI YAŞANDIĞINI BİLİYORUZ”

Ülkenin ve milletin her meselesi gibi yargıdaki sıkıntıları çözmenin de görevleri olduğu bilinciyle hareket ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sorunlardan beslenmek yerine çözümlerle milletin karşısına çıkmanın gayreti içinde olduklarını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: "Şu gerçeği artık hepimiz görebiliyoruz, yüksek yargı kurumlarımızın Anayasa'da belirtilen görev tanımları, sınırları ve onlara yüklenen misyonlar konusunda bir belirsizlik söz konusudur. Esasen bu kurumlarımız arasında eskiden beri bir hiyerarşi tartışması yaşandığını biliyoruz. Anayasamıza göre her birinin görev alanı farklı olan dolayısıyla hiyerarşiden ziyade vazife tanımıyla konumları belirlenen yüksek yargı kurumlarımız arasındaki ihtilafı gidermek mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde ülkemizin terörle mücadelesi başta olmak üzere ali menfaatlerine halel getirme potansiyeli taşıyan bu tartışmaların sürüp gitmesi kaçınılmazdır. Danıştayın FETÖ'den ihraç edilen yargı mensuplarından bazılarıyla ilgili verdiği tartışmalı kararlar da bazı hususların daha kesin bir şekilde ortaya konulmasının şart olduğuna işaret ediyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu doğrultuda ilk adımları 8. Yargı Paketi ile atmaya başladıklarını, ancak yargıdaki bu dağınık görüntüyü ortadan kaldırmak için hem anayasa hem yasa düzeyinde çalışılması gereken daha pek çok husus olduğunun farkında olduklarını aktardı.

Anayasa değişikliği gerektiren hususlarda Mecliste geniş bir uzlaşma zemini oluşturulması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Biliyorsunuz uzunca bir süredir ülkemizin sivil ve günün değil geleceğin ihtiyaçlarını da karşılayacak yeni bir anayasa ihtiyacı olduğunu dile getiriyoruz. Son dönemdeki tartışmalar başta olmak üzere yaşadığımız her hadise bize böyle bir anayasanın Türk demokrasisinin selameti açısından ne kadar gerekli olduğunu gösteriyor. Eğer bu konuda Mecliste bir mutabakat temin edebilirsek zaten meseleyi kökten çözmüş olacağız. Yeni anayasa mümkün olmasa bile yargıdaki sorunu giderecek bir anayasa değişikliği için de uzlaşma yollarını arayacağız. Ülkemiz, bu gereksiz ve yargıya zarar verecek tartışmalardan bir an önce kurtulmalıdır. İnşallah Cumhuriyet tarihinin en önemli reformlarını hayata geçirmeyi başarmış bir yönetim olarak bu meselenin çözümünü de biz sağlayacağız."

Kura çekimini yaptıkları hâkim ve savcıları tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerine yeni görevlerinde başarılar diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından avukatlık mesleğinden geçen 12. Dönem Adli Yargı Hâkimi birincisi Büşra Tuna ile 12. Dönem Adli Yargı Cumhuriyet Savcısı birincisi Hümeyra Tekir'e plaketlerini verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kura çekiminde görev yerleri belli olan adayların isimlerini tek tek okuyarak, görev yerlerinin hayırlı olmasını diledi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün Karikatürü