Sivas’ın Zara ilçesinde bir kömür madeninde önceki gün yapılan çalışmalar sırasında patlama yaşandı. Sivas Valiliği’nin yaptığı açıklamaya göre patlama sonucunda 2 yabancı uyruklu kişi yaralanırken 1 yabancı uyruklu kişi yaşamını yitirdi. TMMOB Maden Mühendisleri Odası Genel Sekreteri Veyis Sır, madenin kaçak olduğunu belirtti. Konuya ilişkin oda olarak çeşitli uyarılarda bulunduklarını belirten Sır, “Ne yazık ki yetkililer tarafından uyarılarımızın dikkate alınmadığını görüyoruz. Maden emekçilerimizi kaybetmeye devam ediyoruz. Son yıllarda Afganistan, İran gibi ülkelerden getirilen işçiler bu ocaklarda çalıştırılıyor. İlkel şartlarda, çok düşük ücretlerle insanların bu ocaklarda çalıştırılması çok ciddi bir insan hakları ihlalidir” dedi.
Sivas’ın Zara ilçesinde bir kömür madeninde önceki gün yapılan çalışmalar sırasında patlama yaşandı. Sivas Valiliği’nin yaptığı açıklamaya göre patlama sonucunda 2 yabancı uyruklu kişi yaralanırken 1 yabancı uyruklu kişi yaşamını yitirdi. TMMOB Maden Mühendisleri Odası Genel Sekreteri Veyis Sır, konuya ilişkin saptamalarını Cumhuriyet’e anlattı. Sır, kazanın sodyumklorat ve şeker kullanımı ile barut hazırlama işi esnasında oluşan yanıcı maddenin etkisi sonucu oluştuğunu söyledi. Çalışılan ocağın kaçak olduğunu belirten Sır, “ İlgili mevzuatlar kapsamında yasal olarak alınması gerekli olan izinlerin mevcut olmadığını görüyoruz bu ocakta. Kaçak ocaklarla ilgili Zonguldak ve çevre illerde yıllardır süren bir mücadelemiz var. Güvencesiz ve sağlıksız çalışma koşullarında çok düşük ücretlerle maden emekçileri bu ocaklarda çalıştırılmaktadır. İşsizlik ve ekonomik koşullar vatandaşlarımızı bu ocaklarda çalışmaya zorlamaktadır” ifadelerini kullandı.
‘İNSAN HAKLARI İHLAL EDİLİYOR’
Oda olarak çözüm önerilerini defalarca anlattıklarını söyleyen Sır, “Ne yazık ki yetkililer tarafından uyarılarımızın dikkate alınmadığını görüyoruz. Maden emekçilerimizi kaybetmeye devam ediyoruz. Son yıllarda Afganistan, İran gibi ülkelerden getirilen işçiler bu ocaklarda çalıştırılıyor. İlkel şartlarda, çok düşük ücretlerle insanların bu ocaklarda çalıştırılması çok ciddi bir insan hakları ihlalidir” diye konuştu. Kaçak ocaklara ilişkin Valiliklerin önemli sorumlulukları olduğunu vurgulayan Sır, “Valiliklerin merkezinde olduğu diğer kamu kuruluşlarını da içeren bir mücadele birimi oluşturulmalı. Bu birimin içerisinde Orman İşletmeleri, Elektrik İdaresi, Kolluk Kuvvetleri, Vergi dairesi, TSO, Muhtarlar vb. ilgili kuruluşlar olmalıdır” dedi. Kaçak ocaklardan üretilen kömürlerin piyasaya girişinin engellenmesi gerektiğini de belirten Sır, “Bu kömürlerin piyasada satılması engellemek yeni kaçak ocakların açılmasını engelleyici nitelikte caydırıcı bir önlem olacaktır. Kömür depolarında düzenli kontrol yapılmalı, bu depolardaki kömürün kaynağının belirlenmesi amacıyla MAPEG sevk fişi, kantar fişi, kömür satış izin belgesi ve fatura gibi belgeler ayrıntılı incelenmelidir” ifadelerini kullandı.
‘KAZA DEĞİL CİNAYET’
CHP Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu da, maden ocağı kapasite artışı için Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından “ÇED Gerekli Değildir” kararı verildiği belirtilirken, madene geçen yıl Eylül ayında yeraltında “daimi nezaretçi ataması” yapılmaması ile Zorunlu Ferdi Kaza Sigortası Poliçesi olmaması sebebiyle “durdurma kararı” verildiği ancak faaliyetlerine devam ettiğini anlattı. Konuyu Meclis gündemine taşıyan Karasu, “Yaşanan bir kaza değil, cinayet” dedi.
