AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'da düzenlenen mitingde muhalefeti hedef alan açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları şu şekilde:
Sevgili Ankaralılar, geleceğimizin teminatı kıymetli gençler, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Milli mücadelenin başkentinin tüm seymenlerine, yiğitlerine selamlarımı gönderiyorum. Şu muhteşem kalabalığa hamd olsun. Dün İzmir de böyleydi. Yüz binler geliyor... 14 Mayıs'ın müjdesini veriyor. Burası sıradan bir yer değil.
Ata ocağım Rize ise, doğup büyüdüğüm yer İstanbul ise ülkeme ve milletime aşkla hizmet ettiğim yer de Ankara'dır.
Bu şehir medeniyet pınarının membağı olan yerdir. Biz 21 yıllık Ankaralı olarak bozkırın ortasındaki bu şehri taşı, toprağı, her şeyi ile seviyoruz. Her mücadelemizde yanımızda olan Ankara'nın kadir şinas insanlarına şükranlarımı sunuyorum.
CHP'Yİ TANIMAK İSTİYORSANIZ 3 KELİME YETER: ÇÖp, ÇUKUR, ÇAMUR...
Gelirken bir bilboard gördüm, Ankara daha iyi hizmete layık diyor. Dün baktım İzmir'de de bay bay Kemal bunu yazmış İzmir'e iyi hizmete geliyoruz diyor. İstanbul için de aynı şeyi söylüyor. İstanbul'a Ankara'ya 4 yılda ne yaptınız. İzmir bir yağmur görmesin. CHP'yi tanımak istiyorsanız 3 kelime yeter. Çöp, çukur, çamur... İstanbul'u bunlardan bu kardeşiniz kurtardı. Çöp dağlarından, çukurlardan kurtardık. Hepsini geç susuzluktan kurtardık. Ankara'yı da susuzluktan kurtardık. Bunları bilmeyenlere hatırlatmak şart.
Yalan dersi almak istiyorsanız bay bay Kemal'in yazıhanesine uğrayın. 14 Mayıs'ta benim milletim bunları siyasi mevta yapacak.
"YÜZ BİNLER 14 MAYIS'IN MÜJDESİNİ VERİYOR"
"Şu muhteşem katılım... Dün İzmir de böyleydi. Aynı şekilde İstanbul TEKNOFEST'de. Yüz binler geliyor, sandığa yürüyor yüz binler! 14 Mayıs'ın müjdesini veriyor"
"Ankara'yı ancak bu şehrin mana sırrına erenler anlayabilir, sevebilir, kucaklayabilir. Biz 21 yıllık Ankaralı olarak bozkırın ortasındaki bu şehri taşı, toprağı, insanı, her şeyiyle seviyoruz. Rabb'ime bana Ankaralılar gibi yol arkadaşları, dava arkadaşları, kader arkadaşları verdiği için hamdediyorum.
"YİNE BUNLAR; 'SELO'YU ÇIKARACAĞIZ' DİYOR"
Bir tarafta FETÖ'nün Ankara'yı bombalayıp eli kanlı teröristlerini hapisten çıkartıp aramıza göndermek isteyenler var. Yine aynı tarafta bölücü emellerini gerçekleştirmek için Cumhuriyetimizle hesaplaşmak için yanıp tutuşanlar var. Diyarbakır'da Yasin Börü'leri şehit eden namussuzlar bunlar değil mi? Yine bunlar ne diyor; 'Selo'yu çıkaracağız' diyor.
Bay bay Keml sen talimatı nerden alıyorsun; Kandil'den. Ne diyor Kandil? Bay bay Kemal'i destekliyoruz. Arkadaşı Kandil baronu olanlardan bu ülkeye fayda olur mu? Öyleyse daha çok çalışacağız.
PKK UZANTILARIYLA PAZARLIKLARA OTURDULAR
Bunların gözlerini öyle bir hırs bürümüş ki PKK mensuplarının siyasi uzantılarıyla pazarlıklara oturdular. Bay bay Kemal var, Meral Hanım var, HDP var, Davutoğlusu var, Bebecan'ı var, Ankara Büyükşehir, İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlarını konuşmak yersiz, onlar da var. Önce Allah'a sonra milletime inanıyorum.
LONDRA'DAN 300 MİLYAR DOLAR GETİRECEKMİŞ
Ekonomiden zerre kadar anlayanlar düşünsün, ne diyor bay bay Kemal; Londra'dan 300 milyar dolar getirecekmiş. Sen bir defa hangi görevdesin? Nasıl oluyor da olmayan bir şeyi getiriyorsun? Herhalde bunlar daha önce getirdikleri esrar, eroin vs. bunların bedelini geri döndürme gibi gayreti var. Olmayan bir şey vaadedilmez ve gelmez. Ama yalan bunda irtifa kesmemiş. Bu 300 milyar doların hesabını 14 Mayıs'ta sormaya var mıyız? Bu yalanın hesabını sormaya var mıyız?
"ŞİMDİ TUTTURMUŞ ATATÜRK HAVALİMANI'NI ABD'Lİ ŞİRKETE VERECEKMİŞ"
Milletin kendilerine güvenmediğini gördükleri için gerginlikleri her geçen gün artıyor. Yalana ve iftiraya sarılıyorlar. Şimdi tutturmuş Atatürk Havalimanı'nı ABD'li bir şirkete vereceklermiş. Onlarla görüştüm, onlar bana geldiler ABD'ye gittiğimde. Yatırımcılar için kapılarımız açık. O gün bugündür hala gelecekler. Şimdi takmış Teknofest'e onunla ilgili konuşuyor. Bu ülkenin evlatlarına hiçbir şey yapamazsınız. Bu milletin elinden Teknofet'i, Kızılelma'yı alamazsınız. Bu millet sizi avucunun içindeki suyla boğar.
Buralara öyle kolay gelmedik. Hiçbir insanımız ülkesinin 21 yıllık kazanımlarının tehlikeye düşmesini istemez. Güvenlik endişesinin kapıldığı günlere geri dönmek istemez. Memurlarımızın maaş alamadığı günleri hatırlıyor muyuz? Daktiloların başbakanlık önlerine atıldığı günleri hatırlıyor muyuz?
Çiftçi kardeşlerim, önüne 5 keçi katsanız akşama hepsini kaybedip geleceğini bildiğiniz birine ülkenin geleceğini emanet edebilir misiniz? Emekli kardeşlerim, oturduğunu apartmana yönetici seçmeyeceğiniz birine ülkenizi emanet edebilir misiniz?
