Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği (BÜMED) Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Cesur ve avukat Haşmet Ozan Güner, dernek lokalinin boşaltılması kararının durdurulmasına yönelik mahkeme kararına uymayan Boğaziçi Üniversitesi yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü, 7 Ocak’ta, BÜMED’in kampüs içindeki yerinden çıkartıldığını duyurmuştu. Mezunlar, kararı protesto etmiş, kararın iptali ve yürütmesinin durdurulması için dava açmıştı. Kaymakamlık, tesislerin tahliye edilmesi gerektiğini BÜMED’e 27 Ocak’ta resmi olarak bildirmiş, 31 Ocak sabah erken saatlerde polis eşliğinde tahliye işlemleri başlatılmıştı.
Tahliye sırasında BÜMED Yönetim Kurulu üyelerinin kampüse girişi engellenmişti. Polis ve güvenlik görevlileri ile BÜMED yöneticileri arasında tartışma yaşanmıştı. Duruma tepki gösteren dernek yöneticileri, “Evin sahibi evde olmadan evi tahliye edemezsiniz. Bu kararın uygulanması yanlış” açıklamasını yapmışlardı. Müzakerelerin ardından güvenlik görevlileri, sadece derneğin saymanını, cep telefonunun kapalı olması şartıyla içeri almıştı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Cesur ve avukat Haşmet Ozan Güner dün Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelerek üniversite yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulundu.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Cesur, "Çağlayan Adliyesi'ndeyiz. Yürütmeyi durdurma kararının uygulanmamasıyla ilgili suç duyurusunda bulunacağımızı iletmiştik. Onu yapmak için geldik" dedi.
"UMUYORUZ Kİ GEREKLİ CEZA DAVASI AÇILACAKTIR"
Avukat Güner de yürütmenin durdurulması kararı nasıl hızlı verildiyse bu konuda da hızla davanın açılmasını umduğunu belirterek suç duyurusuyla ilgili şunları söyledi:
"Kamuoyunun bildiği gibi idare mahkemesinin, Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği ile işletmeci Ladin Şirketi'nin tesislerden tahliyesiyle ilgili yürütmenin durdurulması kararı vermesine rağmen halen üniversite yönetimi ve kaymakamlık kararı uygulamadı. Ve halen içeriye girişimizi reddediyor. Bu nedenle üniversiteyle görüşmelerimiz bir sonuç vermedi. Kaymakamlığa da bir başvuruda bulunduk, tahliyeyle aynı hızda yine bu kez mezunların alınması yönünde. Ancak maalesef henüz bir sonuç alamadık. Bunun üzerine üniversite yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunduk. Suç duyurusunun kapsamı 'Görevi kötüye kullanma', 'Hakkı olmayan yere tecavüz', 'İş yeri ihlali' ve 'Çalışma hürriyetinin ihlali' başlıklarıyla bulunduk. Dilekçemizi savcılığa verdik. Umuyoruz ki ivedilikle incelenecektir. Umuyoruz ki İdare Mahkemesi hızla konuyu ele alıp yürütmenin durdurması kararı verdiği gibi soruşturma da hakkıyla ve hızla ilerleyerek idareciler hakkında gerekli ceza davasını açacaktır.”
Kaynak: ANKA
