
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın tutukluluğuna neden olan irtikap iddiaları, teknik ve mali bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlarla değerlendirildi.
Karalar, avukatı Hüseyin Ersöz aracılığıyla Adli Bilişim Uzmanı ve FETÖ kumpaslarını ortaya çıkarmasıyla tanınan Tuncay Beşikçi’den görüş aldı. Beşikçi, geçmişte çok önemli davalarda FETÖ'nün kumpaslarını çökertmişti.
Beşikçi, dosyadaki HTS ve GPRS verilerini teknik olarak inceledi, mali veriler ise iki yeminli mali müşavir tarafından değerlendirildi.
Beşikçi’nin raporunda, HTS ve GPRS kayıtlarına dayalı iddiaların bilimsel gerçeklikten uzak olduğu belirtildi.
Beşikçi, cep telefonlarının aynı anda birden fazla baz istasyonuna bağlanabildiğini, GPRS kayıtlarının oturum boyunca sabit kalabileceğini ve bu verilerin kişilerin konumunu doğru biçimde yansıtamayacağını ifade etti.
BAZ İSTASYONU MESAFELERİ KİŞİLER ARASINDAKİ MESAFE OLARAK GÖSTERİLMİŞ
Beşikçi, dosyada geçen kişilerin arasındaki mesafelerin 'baz istasyonu' mesafeleri olduğunu görüşünü bildirdi:
- "Şüpheliler arasındaki mesafeler gibi anlaşılamayacak ölçüde ve 10 ile 25 metre aralığında gösterilen tüm mesafelerin baz istasyonu arasındaki mesafeler olduğunun anlaşıldı"
Beşikçi, HTS ve GPRS kayıtları, kişilerin aynı anda aynı yerde bulunduğunu ispatlamaya teknik olarak yeterli ve güvenilir olmadığını, hücre sektörü farkları, saat farkları ve baz kapsama alanlarının genişliği dikkate alındığında, kişilerin aynı yerde oldukları bilimsel olarak söylenemeyeceği görüşünü ifade etti.
YARGITAY'IN İÇTİHATİ ÇOK AÇIK
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 24 Mart 2015 tarihli kararda “aynı baz istasyonuna bağlanan cep telefonları, kişilerin bir araya geldiği anlamına gelmez” kararını vermişti ve Türk Hukuku içtihatine girmişti.
MALİ İDDİALARA DA İKİ UZMAN GÖRÜŞ BİLDİRDİ
İddia konusu hakediş ödemelerinin Karalar döneminden önce ve sonra düzenli biçimde yapıldığı ve olağandışı artış olmadığı da raporda vurgulandı.
Mali müşavirler, 2016’dan itibaren yapılan ödemelerde tutarlılık bulunduğununu ifade etti.
Başkanlık değişimi öncesi ve sonrası vakitlerde hakediş ödemeleri arasında bir fark olmadığı görüşü dile getirildi.