Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, bir dizi temaslarda bulunmak üzere Gaziantep’e gitti. Gaziantep il binasında basın açıklaması yapan Özdağ, ‘’Gaziantep’te takviye gıdası için 535 bin Suriyelinin bebeklerinin aylık olarak Göç İşleri tarafından ödenen faturası 9 milyon TL, 2 milyon 200 bin Türk’ün ise 8.5 milyon TL. ‘’dedi.
Önümüzdeki seçimin de bir referandum olacağına dikkat çeken Özdağ'ın açıklamaları şu şekilde:
"Gaziantep işgal altında, 100 sene önce işgalcileri kovan Gaziantep işgal altında, işgal her geçen gün daha da artıyor. Suriyelilerin, Afganların yeni gelişleriyle artıyor. Gaziantepliler adeta kendi şehirlerinde itilmiş kakılmış ikinci sınıf vatandaş durumuna düşürülmüş haldeler. Yazın parklar işgal altında, Gaziantepliler kenardan seyrediyorlar. 12 ay boyunca hastaneler işgal altında, Gaziantepliler şehir hastanelerini kullanamıyor ve özel hastanelere yönelmek zorunda kalıyorlar. Parası olan tabii. Parası olmayanlarsa Suriyelilerin ardından sıraya giriyorlar. Gaziantep Suriyeli işgali yükü altında omuzlarına karabasan çökmüş bir insan gibi eziliyor. Resmi rakamlara göre 535 bin Suriyeli 2 milyon 200 bin Türk var bu şehirde. Bebeklerin takviye gıdası var. Gaziantep’te takviye gıdası için 535 bin Suriyelinin bebeklerinin aylık olarak Göç İşleri tarafından ödenen faturası 9 milyon TL, 2 milyon 200 bin Türk’ün ise 8.5 milyon TL. Görünürde sayıları 750 bin ama resmi kayıtta Türklerin dörtte biri kadar olan Suriyelilerin bebekleri için sarf edilen sıvı gıda takviye için ödenen para, onlardan dört kat fazla olan Türklere ödenenden daha fazla.
‘’Takviye Gıdalarını Toplayıp At Çiftliklerine Satıyorlar’’
Eczacı arkadaşlarla konuştuk bu nasıl oluyor diye. Bedava olduğu parasını Türk halkı ödediği için alıp kocasına içiriyormuş bu gıda maddesini. Daha da rezaleti var. Parasını Gaziantepli, Kilisli, Hataylıların ödediği bu takviye gıdalarını toplayıp at çiftliklerine satıyorlar. Sayıştay raporlarını inceledik. Gaziantep belediyesinin açıklamaları var. Sığınmacılardan dolayı Gaziantep’in alt yapısına yatırılması gereken yatırımların belediyeyi nasıl borç batağına soktuğunu gösteriyor. Gaziantep ve Türkiye artık bu yükü taşıyamıyor. Buradan Gazianteplilere söz veriyorum. Eğer Zafer Partisinin arkasında durur Haziran 2023 seçimlerinde Zafer Partisine yetki verirseniz. Bir sene içerisinde Gaziantep’te bir tane Suriyeli, bir tane Afgan kalmayacak. Hepsini vatanlarına geri göndereceğiz. Bunlar gidince kiralar düşecek, temel gıda maddelerinin fiyatları düzelecek, bugün iş bulamayan Türkler iş bulabilecek hale gelecek, yazın çocuklarınız parkta rahat oynayabilecek siz de parklarda rahat dolaşabileceksiniz. Hastanelere gittiğiniz zaman Suriyelilerin arkasında sıraya girmeyeceksiniz. Suriyelinin de parasını ödemek zorunda kalmayacaksınız. Eczaneye gittiğiniz zaman kendi ilaç paranızın dışında Suriyelinin ilaç parasını ödemek zorunda kalmayacaksınız.
‘’Önümüzdeki Seçim bir Referandum’’
Eğer Türkiye’de ve Gaziantep’te Suriyelilerin kalmasını istiyorsanız hangi partiye verirseniz verin kalırlar. Gitsin diyorsanız oyunuzu vereceğiniz bir tek parti var o da Zafer Partisi. Biz hepsini Anadolu Kalesi adını verdiğimiz proje ile bir sene içinde geri yollayacağız.
‘’Gaziantep Ticaret Odası Başkanlığı randevu vermedi’’ iddiası
Gaziantep Ticaret Odası Başkanlığı randevu vermemiş. Partimizi randevu için bekletirken Suriyeli iş adamlarına ise randevu vermişler ve 3 bin Suriyeli girişimci var diye de öğünen bir açıklama yapmışlar. Gaziantep Ticaret Odası başkanı ve yönetim kurulu üyeleri, sizin aklına şaşarım ben! Bu yaptığınızı not ediyoruz. Gaziantep halkı bunun hesabını sizden soracak. Siz Zafer Partisine randevu vermeyeceksiniz. Bu ülkenin bu şehrin kaynaklarını tüketen, şehrin üstünde karabasan gibi çökmüş ve ekonomisine ortak olan, Türklerin elinden işlerini alan, Türk’e iş vermeyen insanları kabul edeceksiniz. Bununla da övünç duyacaksınız. Gaziantep Ticaret Odası’na ziyaretimiz yok bundan sonra. Bizden özür dileyene kadar resmen bunun hesabını da sizden sahada, seçim alanında her yerde soracağım.
‘’Biz çakma muhalefet değiliz. Bizim il başkanlarımız da çakma muhalefetin il başkanları değil.’’
İl başkanımız Ticaret odasında Bakan Muş geldiğinde hoşuna gitmeyen sorular soruyor. Biz çakma muhalefet değiliz. Bizim il başkanlarımız da çakma muhalefetin il başkanları değil. Tabii ki sarayın canını sıkan sorular soracağız. Bunu yaptı diye iş yerinin üç defa baskına uğramasının da hesabını soracağız. Bunu da not ettik. Haziran 2015 seçimlerinden sonra hiç unutmuyorum kaymakamların beni nasıl arayıp aman biz yaptık sen yapma dediğini. Haziran 2023 seçimlerinden sonra da aynı şey olacak. Zafer Partisine yaptığınız hiçbir baskının sonuç alması mümkün değil.
‘’27 Türk vatandaşlığı almış Suriyeliye de TOKİ’den ev çıkmış’’
Bir başka rezaleti daha paylaşacağım sizinle. TOKİ ev yapıyor. Çok güzel, yapsın. Burada listeler var önümde 27 Türk vatandaşlığı almış Suriyeliye de TOKİ’den ev çıkmış. Biz bu vatandaşlıkları kontrol edeceğiz. Kanuna aykırı verilen bütün vatandaşlıkları da iptal edeceğiz. Buradan da uyarıyoruz. Burada doğan, burada büyüyen, vergisini veren, askere giden, bu ülke için ağlayan, bu ülke için sevinen, bu ülkenin sevgisini kabinde taşıyan Türk vatandaşlarının hakkını daha 6 ay önce 1 sene önce nasıl olduğu belli olmayan ama yasaya karşı hileli olduğu kesin şekilde vatandaşlık almış insanlara verip. Bizim milletimizin hakkını yiyemezsiniz. Size bunu yedirtmeyiz. Bunun hesabını da sorarız.
Özdağ, "Siz kimsiniz ki bize baskı yapacaksınız? Ankara’da ağababalarınızın baskı yapmaya kalktığında nasıl perişan olduğunu, bakanlıklara, polisin arkasına nasıl saklandığını görmüyor musunuz?’’ sorularını yöneltti.
