Zafer Partisi Kurucular Kurulu Üyesi ve iş insanı Mehmet Pamuk, Gaziantep’in Suburcu Karagöz Caddesi’nde son dönemde artan silahlı kavgalara ve çatışmalara sert tepki gösterdi.
Mehmet Pamuk, hem iş dünyasındaki kimliğiyle hem de Zafer Partisi Kurucular Kurulu Üyesi sıfatıyla Gaziantep’in sorunlarını gündeme taşımaya devam ediyor.
İnsanlar bomba etkisi gibi etrafta kaçışmalar işyerlerine sığınmalar ile caddede çatışanlar kaldı. Halk Çok kortu. Kimse kafasını uzatamadı. Otel yatanları ayaklandılar şehri terk etmek için. Çolukların çocukların ortasında, Tam bir TEKSAS’tı.
Turizm bölgesi ilan edilen bu bölgede güvenliğin yok sayılmasının büyük bir skandal olduğunu vurgulayan Pamuk, hem yerel yöneticileri hem de ilgili bürokratları göreve davet etti.
Mehmet Pamuk sözlerine şöyle başladı:
“Maalesef her pazar günü Suburcu Karagöz Caddesi’nde aynı manzara ile karşılaşıyoruz. Garanti Bankası ve TEP Bankası çevresinde silahlı kavgalar, çatışmalar eksik olmuyor. İnsanlar dehşetle evlerine kapanıyor. Burası turizm bölgesi ilan edilmiş bir cadde. Eğer burada silahlar patlıyor, çatışmalar yaşanıyorsa, bu şehrin yöneticileri turizmden nasıl söz edebilecek?” dedi.
Pamuk, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Bir yıldır bu caddelerin durumunu en üst düzeylere kadar bildiriyoruz. Ama maalesef ne milletvekilleri üzerinde duruyor, ne bürokratlar. Sorunların çözümüne dair hiçbir irade ortaya konulmuyor. Çözümsüzlüğün bini bin para. Böyle bir ortamda turizmden, turistten, şehir ekonomisinin canlanmasından bahsetmek mümkün değildir.”
Sonrada Kent Estetiği diyerek herkesin rızgına mani olan bu yönetim önce yıllardır imarda olan açmadıkları yolları açsın köklü çözümlerle ilerlesin.
Mehmet Pamuk cümlelerini şu sözlerle tamamladı:
“Gaziantep sadece gastronomisiyle değil, tarihiyle, kültürüyle, turizmiyle de dünya çapında bir marka olmalı. Ancak güvenlik zaafiyeti bu şehrin geleceğini karartıyor. Yöneticilerin ‘turizm’ nutukları atarken şehrin en merkezi noktalarında silahların konuşması büyük bir çelişkidir. Bu tablo kabul edilemez. Buradan bir kez daha çağrı yapıyorum: Yetkililer bir an önce harekete geçmeli, bu caddelerde huzuru yeniden tesis etmelidir. Gaziantep’in kaderi ilgisizlik ve çözümsüzlük olamaz.”
