İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, YSK üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla 4 yıl 1 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın duruşması görüldü. Tanıkları dinleyen hakimin sözleri dikkat çekti. Duruşma ertelendi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı dava bugün görülüyor. Bir önceki duruşma 21 Eylül’de görülmüş ve dava tanıkların dinlenmesi için bugüne ertelenmişti.
4 yıl 1 aya kadar hapis cezası istenen İmamoğlu bugünkü duruşmaya katılmadı.
HAKİM: BU SÖZLERİN MUHATABI SOYLU
Duruşmada, FOX TV muhabiri Gülşah İnce'nin tanık olarak dinlendi. "Görüntüler de ayan beyan ortada. Ham görüntüleri ve haberi size gönderdim. Sayın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kendisi hakkında sarf ettiği sözleri tırnak içinde alıntılayarak aynen İmamoğlu’na sordum. O da yanıt verdi. Başka TV kanalları da vardı. Aynı gün Soylu'ya yanıt olarak haberleştirdik."
Hakim ise "Sözlerin kime yönelik olduğu muhattabı belli. Tartışılmasız. Sayın Süleyman Soylu'ya karşı söylendiği belli" dedi.
HAKİM, TANIĞIN SORUSUNA ‘GEREK YOK’ DEYİP “SOYLU’YA YÖNELİK” DEDİ
İmamoğlu'nun avukatı, ‘Lafa bakarım laf mı, söyleyene bakarım adam mı diye' sözlerinin kime yönelik söylendiğinin tanığa sorulmasını istedi. Duruşma hakiminin ise, sözlerin Süleyman Soylu'ya yönelik olduğunu söylemesi üzerine, İmamoğlu'nun avukatları bunun tutanağa geçirilmesini istedi. Duruşma hakimi de bunu tutanağa geçirdi.
REDDİ HÂKİM TALEBİ REDDEDİLDİ
Avukat Kemal Polat, hâkimin tarafsız olmadığını belirterek reddi hâkim talebinde bulundu. Hâkim, bu talebin mahkemeyi uzatmaya yönelik olduğunu söyleyerek reddetti.
DURUŞMA 14 ARALIK’A ERTELENDİ
Cumhuriyet savcısı mütalaasını tekrar etti ve İmamoğlu hakkında, “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme şekilde hakaret” suçundan 4 yıl 1 aya kadar hapis cezası talep etti. Duruşma 14 Aralık’a ertelendi.
Öte yandan mütalaada İmamoğlu hakkında Türk Ceza Kanunu’ndaki (TCK) 53. maddenin uygulanması da istendi.
TCK 53. MADDE NEDİR?
‘Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma'
Madde 53-(1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;
a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten,
b) Seçme ve seçilme ehliyetinden (…)
c) Velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan,
d) Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan,
e) Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı, kendi sorumluluğu altında serbest meslek erbabı veya tacir olarak icra etmekten, yoksun bırakılır.
DAVANIN PERDE ARKASI
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin YSK tarafından iptal edilmesinin ardından yeniden sandığa gidilmiş, 23 Haziran 2019’da yapılan seçimlerde Ekrem İmamoğlu bir kez daha başkan seçilmişti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ekim 2019’da Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’ne katılmak için Fransa’ya giden İmamoğlu’yla ilgili isim vermeden, “Avrupa’ya giderek Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek” demişti.
Ekrem İmamoğlu da üstü kapalı olarak, “31 Mart’ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa’da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır” ifadelerini kullanmıştı. “Seçimi iptal edenler ahmaktır” sözleri üzerine YSK’nın suç duyurusuyla dava açılmıştı.
Geçen salı günü bir TV kanalında canlı yayına katılan Ekrem İmamoğlu, görevinden alınan mahkeme başkanının yakın çevresine “Siyasi yasak vermem telkin edildi” iddialarıyla ilgili şunları söylemişti:
“Üst yargı yetkilisi kişiler tarafından “Gel sen İmamoğlu’na ceza ver. Bu cezayı verirsen, seni ağır ceza reisi yapalım” teklifi yapılmış mıdır? Ben bunları duyuyorum. Eğer bir başka mahkeme başkanının sürgününü örnek göstererek tehdit edilmiş midir? “Denileni yaparsan da ödüllendirileceksin” denmiş midir?”