İl başkanı odasına girdiğimde oda çok kalabalıktı, gösterilen yere oturduktan sonra Genel başkanımız Özgür Özel, bana dönerek: "Karaca başkanım sizi havaalanında gördüm, burada görmeyince arkadaşlara sizi sordum" dedi.
Sonrasında devam etti: "Partimizin Gaziantep'te birlik ve beraberlik içinde yol yürümesi gerekiyor. Sizin de sağ olun bu doğrultuda hareket ettiğinizi, gerek kongre salonunda gerekse sonrasında hassasiyet gösterdiğinizi Vakkas Başkan söyledi" dedi.
Pazar günü Kasım'ın 16'sında Kilis mitingine katılmak için CHP genel başkanımız sayın Özgür Özel Gaziantep'e geldiler.
Hem Gaziantep kamuoyuna hem de CHP kamuoyuna gözlemlerimi kendi yaşadıklarım üzerinden anlatmak istiyorum.
Biliyorsunuz, 19 Ekim'de CHP İl kongremiz vardı. Kongrede ben de il başkanlığına adaydım ve seçimde kaybettim. Hep şuna inanmışımdır: Parti içi yarışların kazananı yoktur, dolayısıyla kaybedeni de yoktur. Siyasi tarz ve üslubum budur, bu doğrultuda toplumun sorunlarını çözebileceğimize, birlik ve beraberlik içinde yol yürünmesi gerektiği inancındayım.
Bu düşüncelerle Genel başkanımız Özgür Özel'i havaalanında karşılamaya gittim. Karşıladıktan sonra havaalanından konvoy halinde Gaziantep il binasına hareket ettik.
İl binamıza geldikten sonra bir kaç arkadaşla binanın önünde beklemeye başladık. O sırada beni telefonla arayan Milletvekillerimiz Hasan Öztürkmen ve Melih Meriç Genel başkanımızın beni sorduğunu söylediler.
İl başkanlığı odasına girerek Genel başkanımız sayın Özgür Özel'i, örgütten sorumlu Genel başkan yardımcımız sayın Ensar Aytekin'i, yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan yardımcımız sayın Gökhan Zeybek'i ve odada bulunan İl başkanımızı, milletvekillerimizi, belediye başkanlarımızı selamladıktan sonra oturdum. Genel başkanımız bana hitaben yazının girişindeki cümleleri söyledi.
Ben de söz isteyerek şöyle dedim:
Genel merkez tarafından verilen mücadelenin desteklenmesi gerektiğini, partim iktidar olsun ben hiç bir şey olmayayım anlayışının tabandan yukarıya doğru yerleştirmek gerekliliği konusunda herşeyi yapmaya hazır olduğumuzu, bu doğrultuda bu anlayışla Gaziantep'te çalışılması, siyaset yapılması gerektiğini söyledim.
Genel başkanımız İl başkanı odasında bulunanlarla, nazik yaklaşımı ile samimi sıcak bir sohbet gerçekleştirdi.
Daha sonra konferans salonuna geçilerek Genel başkanımız Gaziantep'in kısa bir fotoğrafını çekerek analiz yaptı. O analiz üzerinden birlik ve beraberlik vurgusunu yineleyerek Gaziantep'te nasıl yol yürünmesi gerektiğinin ipuçlarını verdi.
Daha sonra Kilis'e hareket edildi. Gaziantep'te CHP İl başkanlığı yapmış birisi olarak şunları söylemek isterim:
Gaziantep CHP örgütlülüğünün her şeyden önce birlik ve beraberliğe ihtiyacı var. Kendi içindeki kırgınlıkları küskünlükleri bitirip barışa ihtiyacı var.
Hiç birimiz yanlışsız değiliz, her birimiz öncelikle siyaset biliminin gereği olarak kendi yanlışlarımızı azaltarak halkın beklentilerini ve sorunlarını çözmek için CHP siyasetini programını halka anlatmak gibi bir zorunluluğumuz var.
Cumhurbaşkanı adayımız, belediye başkanlarımız, belediye bürokratlarımız cezaevinde tutsakken bizim birbirimizle kavgaya tutuşmamız bir 'akıl tutulmasıdır'.
Bizim birbirimizle ayrışmadan toplumsal sorunları çözecek iradeyi ortaya çıkarmamız gerekiyor.
Hepimizin; birlikte siyaset üretme, mücadele etme yöntemini, dayanışmayı çoğaltmamız ayrışmayı bitirmemiz gerekiyor.
Sonuç olarak şunu söylemek isterim; Gaziantep'te CHP milletvekili sayısını 8-9'a çıkarabilmek, başta Büyükşehir belediye başkanlığını yeniden kazanabilmek için barış içinde birlik ve beraberliği sağlayarak siyaset yapmamız gerekiyor.
Mahallelerde köylerde gidilmemiş ev bırakmayarak, CHP siyasetini ve anlayışını Gaziantep'te 'inşa' etmemiz gerekiyor. 'Ben' yerine 'Biz' anlayışı ile hep beraber bir siyasi mücadele yöntemini, yolunu bulmamız gerekiyor.
O yolda hep beraber yol yürümemiz gerekiyor.
Yani: Kurtuluş yok tek başına ye hep beraber ya hiç birimiz diyerek iktidara ulaşmamız gerekiyor.