Lan oğlum, goskoca adam oldunuz ama hâlâ, neye ve kime HİZMET edeceğinizi, neyi RED, neyi KABUL edeceğinizi, neye HAYIR, neye EVET diyeceğinizi anlayamadınız !
Şunu kafanıza eyice sokun ve bir daha da çıkarmayın:
Bu devirde, Başımızdaki BÜYÜKLERİMİZİN lafının üstüne laf etmeyeceksiniz.
Zinhaaarrr, sözlerinin aksini iddia etmeyecek, ASLA tersini söylemeyecek ve MAÂZALLAH, muhalif olarak da görünmeyeceksiniz.
Her söylenene “HE yaaa”, “eyledir ağam”, “dogri söylersin beyim” diyeceksiniz.
Bunları, başınızı iki yana doğru değil, kabul manâsında olan öne doğru KEKEREK belli ettikten sonra ayrıca, açıkça ve alenen gösterip sesli olarak da ikrar edeceksiniz.
SESSİZ de kalmayacaksınız, her fırsatta kabul ve ikrar ettiğinizi açıklayacaksınız ve bilhassa toplu yerlerde, SALON toplantılarında ve miting alanlarında HAYKIRACAKSINIZ ve ALKIŞLAYACAKSINIZ.
Mesela;
“KANAL”mış, MONTRÖ imiş falanmış filanmış …
SANA NE ?
Yapılır-yapılmaz, çıkılır geri girilir ya da tamamen vazgeçilebilinir.
Heç bi kimseyi ilgilendirmez. Böyle işlerde heç bi kimseye söz hakkı verilmez.
HADDİNİ bileceksin, sesini keseceksin !
Sana soran olursa da, ikna olduğunu bildirmiş olmak için hem başını KEKECEKSİN hemin de SESLİ olarak KABUL ettiğini alenen bildireceksin.
KARŞI çıkmak mı, AKSİNİ söylemek mi ? ABOOOVVV … !?
BİAT edeceksin.
Merkez Bankası’nın 128 MİLYAR DOLARI nerede diye SORMAYACAKSIN.
MÜNASİP bir yerde muhafaza altındadır veya münasip yerlere, mesela SURİYELİ MİSAFİRLERİMİZE veya PANDEMİ denilen şeyde ESNAFIMIZA destek için harcanmıştır diyerek rahatına bakacaksın, boşu boşuna kafanı bozmayacaksın.
TÜİK’in bildirdiği her türlü istatistik bilgilerine İNANACAKSIN.
Yok efendim, enflasyonu düşük gösteriyormuş, YALANMIŞ, yanlışmış, aslında % 50’ymiş; İŞSİZLERİN sayısı 10 milyonu aşmışmış falanmış filanmış diyen MÜNAFIKLARI dinlemeyeceksin.
Adı üstünde yahu ... koskocaaa TÜRKİYE’nin, içinde binlerce kişi çalışan ve eski KÖHNE binası yıkılıp yerine yepyeni CAMEKÂNLI muazzam binası yapılan ve her bi yerde şubesi olan koskocaaa İSTATİSTİK Kurumu’na inanmayacaksın da, hariçten GAZEL okurcasına pişmiş aşa su katan kişilere mi inanacaksın ?
Hâşâaaa, vallah ÇARPILIRSIN !
Gendi gendine söylenip SOKRANMAYACAKSIN !
Aklına gelen her bi şeyi sorup da öyle miydi, böyle miydi demeyeceksin.
Mesela ben;
"Bizim Suriye’de ne işimiz var, askerlerimiz orada yaralanırken, ÖLDÜRÜLÜRKEN; oradan içimize giren 5 milyon Suriyeli burada, beleşten beslenip, AŞK hayatı yaşayıp tavşan gibi ürüyorlar, bunlar başımıza bela olacaklar" DER miyim hiç ?
Zinhaaarrr, DEMEEMM vallaaahhh !
Efendim asgari ücretli ve emekliler perişanmış falan.
Hayııırrr YALAAANNN !
“Asgari ücretliler her sene bi OTOMOBİL değiştirtiyorlar, her 6 ayda bir de cep TELEFONU yenilemesi yapıyorlar.”
Koskocaaa Devlet Büyüğümüz (Bakan mıydı neydi) böyle söyler de ben inanmam mı ?
İNANDIM billahi.
Bütün bunları ben şu CÜCÜK aklımla idrak ediyorum da gosgoca adamlar niçün anlayamayıp da ZEVZEKLİK ediyorlar, vallahi aklımı karıştırıyorlar, HAYRETİMİ TAŞIRIYORLAR !
Yoksaaa, değil 103 kişi ile bir olup BİLDİRİ dağıtman, sadece 3 kişi ile bir araya gelip de bunları KONUŞSAN, ÖRGÜT kurmuş gibi sayılırsın ve eğer TEK başınaysan da, ya ÜYE, ya da İLTİSÂKLI olarak kabul edilirsin ve önce GÖZ altına alınırsın sonra da (T.Ceza Kanununun 220/7 maddesine göre) içeri TIKILIRSIN.
Ve eğer SUBAYSAN da iyice YANDIN demektir ki, emekli bile olsan “RÜTBEN SÖKÜLÜR, EMEKLİ MAAŞINDAN da MAHRUM kalırsın”
Ve daha neler neler ... !?
Evet, ÖRGÜTÜ biliyoruz ama, İLTİSÂK nedir şimdi biraz da buna bakmak lazımdır.
İLTİSAKLI sayılmak ?
Efendim, BİTİŞME, kavuşma yapışma demektir.
Bunun devamı olan MÜLTESIK da, BİTİŞİK, yapışık demektir.
Yani özet olarak, bir yere bir şeye ASILMA, ASKINTI olma gibi bi şeydir.
Mesela;
Biz küçükken, trafiğin hemen hemen hiç olmadığı yerde büyürken, yoldan bir kamyon geçtiğinde arkasına ASILIR bir müddet giderdik, kamyon hızlandığı zaman da ASILMAYI bırakır dönerdik. Zamanında bırakamaz da fazla hızlandığında bırakmaya kalkarsak yere kapaklanırdık da üstümüz başımız yırtılır sıyrıldı, evde anamızdan DAYAK yerdik.
FAYTONA, at arabalarına da ASILIRDIK. FAYTONA asıldığımızı faytoncu anladığı zaman KAMÇISINI arkaya sallar ve suratımıza çarpardı, bırakır kaçardık.
İşte o haldeyken İLTİSÂKLI sayılırdık, yani MÜLTESIK idik.
Şu zamanda sanki hepimiz İLTİSÂKÎ bi haldeyik.
ÖRGÜTE üye değilik, amma ve lâkin SESSİZLİĞİ tercih etmekteyik ki, bu yüzden bile CEZA alabilirik.
Zira, “SÜKÛT, İKRARDAN gelir” denilebilir ve suçu kabul etmiş gibi bi şey hâlinde sayılabilirik.
Yakın zamanda olduğu gibi …
Mesela;
FETÖ’nün Bankası Bank Asya’ya para yatırmış olmak, FETÖ TERÖR örgütüne İLTİSÂKLI olarak kabul edildiği için HAPİSLENMEK demek idi.
Bu şekilde (benim bildiğim bi şehirde), KURUTMAK için (Fetö’nün sahibi olduğu) ZAMAN Gazetesi üzerine ÜZÜMLERİNİ serdiği için FETÖ’ye İLTİSÂKLI olmak suçundan HAPİSLENENİ bile görmüştük.
Ama, binlerce kişinin olduğu bir salonda, iki gözü iki çeşme AĞLAYARAK, “ne olur GEL artık, bitsin bi AYRILIK, sona ersin bu HASRET” diyenler ile “NE İSTEDİLER de VERMEDİK” diyenler ve FETÖ’nün burnunu sildiği SÜMÜKLÜ peçeteyi yiyenler, Onun yazdığı MUSKA ile dolaşanlar, “KITMİRİM” (köpeğim) diye hitab ettiği için övünenler yerlerini korudular ve hatta terfi ederek daha üst makam-mevki sahibi oldular ya neyse …
Hasıl-ı kelaaammm
Benim “AKLIM” gibi AKILLI olun, benim gibi söyleyin ve benim gibi BİAT edin ve Büyüklerimize güvenin gerisini de heç merak etmeyin.
Tamam mı ?
Haydi “TAMAM” deyin.
