Peygamber Efendimizin (a.s.m.) müjdeli hadis-i şeriflerindendir. Her hatmin sonunda kabul olunacak bir duanın olduğunu beyan buyurmuştur. Ben de 2015 yılı başlarında tamamladığım bir hatmin ardından duamı şöyle yaptım; “Ya Rabbi, kitaplarımın tamamının ciddî bir yayınevi bünyesinde neşrolmasını nasip eyle!” Zira o vakte kadar kitaplarımız 23 değişik yayınevi tarafından neşrolmuştu. Bırakınız okuyucularımızı, ben bile hangi kitabımın nerede yayınlandığını bilemez olmuştum. İşte o sıralar yaptığım bir İstanbul seyahatinde, muhterem Mustafa Kurdaş Beyle yaptığımız bir sohbette, mühim bir projeden bahsetti. Millî Medya bünyesinde bir yayınevi kurulacaktı. Bu çok mühim bir adımdı. Millî Gazete, üç güzel dergi, TV5 televizyonunun yanına bir yayınevi yakışırdı ve bu olmazsa, bahis natamam olurdu. Saçını bu hizmette ağartmış değerli dost Mustafa Kurdaş Bey, “Bütün eserlerinizi yayınlamak istiyoruz!” dedi. Bu teklifi, okuduğum hatm-i şerifin ardından, “kabul olunmuş dua” olarak değerlendirdim. Hiç vakit geçirmeden “Bismillah!” diyerek kolları sıvadık.
Mayıs-Haziran 2015’te gazetemizin değerli grafikeri Burak Tekin kardeşimizle gece yarılarına kadar çalıştık, kitapların mizanpajlarını yaptık. Daha doğrusu Burak kardeşim mizanpajları yaptı, ben de görüşlerimle katkıda bulundum. 21 kitabın mizanpajını tamamladık.
O tarihten günümüze 9 kitabımız yayınlandı. Bunlardan biri, “Peygamber Efendimizin (a.s.m.) Savaşları” gazetemizle birlikte promosyon olarak verildi. Diğer 8’i Yeni Devir Yayınları’ndan çıktı. Bunlar: İman Yolu, İslam Yolu, Tarih Boyunca Zaferlerimiz, Büyüklerimiz, Osmanlının Yedi Cephede Yedi Düvelle Savaşı, Müthiş Oyun: Çanakkale Savaşı, Gençliğin İlmihali ve Dualarımız idi.
Planımıza göre ilk planda dört seri yayınlanacaktı. Bunlar: 1. Fetih Yolu Serisi (12 Kitap) 2. Zafer Yolu Serisi (12 kitap) 3. Kurtuluş Savaşı Serisi (12 kitap) 4. İslâmî İlimler Eğitim ve Kültür Serisi (12 Kitap) olmak üzere…
Bu arada yayınevinde tecrübeli ve gayretli bir isim yükü omuzladı. Abdullah Aydın Demir kardeşimin gelişi hemen belli oldu. “Büyüklerimiz” kitabımıza onun mahir eli dokunmuştu.
Yayın hizmetlerinde bulunan her kardeşimiz, ağabeyimiz, sosyal hayatından, aile hayatından fedakârlıkta bulunarak cansiperane bir çalışmada bulunuyor. Bunun şahidiyim. Mustafa Kurdaş kardeşimin kaç iş yaptığına bakınız. Buyurun Abdullah Aydın Demir’e Bakınız: Üç dergi, yayınevi, gazetenin abone ve dağıtımı, bir de bunlara ilaveten televizyonda program yapmak… (Hangi ara uyuyorlar.) Kitapların mizanpajı için çalıştığımız Burak Tekin kardeşim, gazetenin kendisine ait sayfaların mizanpajlarını yaptıktan sonra, o yorgunlukla bir de kitaplarımızın mizanpajı…
Sözü aslında şuraya getirmek istiyorum. “Marifet iltifata tâbidir / Müşterisiz meta zayidir” denilmiş. Ortada ciddi bir emek ve gayret var. Meydana getirilmiş ürünler var. (Mahmut Toptaş, İsmail Hakkı Akkiraz, Ekrem Şama, Bilali Yıldırım, İshak Koç ve diğer değerli yazarların eserleri yayınlandı / yayınlanıyor). Bunlara sahip çıkılması lazım. Niçin? Âcizane kanaatim şudur: Okumadan olmaz. Tarihimizdeki fetihler ve zaferler okunarak kazanıldı. Okumazsak, dinimizi, bizi biz yapan değerleri, tarihimizi, bize zulmedenleri, düşmanlarımızı, düşmanlarımızın oyunlarını bilmezsek, birlik olamayız, diri olamayız, ayakta duramayız, kimliğimizi yitiririz, köle oluruz, zelil oluruz, ayaklar altında çiğneniriz.
Yurt dışında yüz binlerce gencimiz var. Bunlar, canımız olan İslâmî değerleri layıkıyla bilmezse, tarihimizi öğrenmezse, moral değerlerimizi tanımazsa, nasıl kendilerini muhafaza edecekler? “Gurbetçi” kardeşlerimiz! İstanbul’a gelince, gazeteye, Yeni Devir Yayınları’na uğrayınız. 30 kilo bagaj hakkınız varsa, bu hakkınızın en az 15 kilosunu bu kitaplardan alıp götürmek suretiyle kullanınız, oradaki gençlerimize, kardeşlerimize veriniz. Kitaplar, yapılan ıskonto ile “sudan ucuz” fiyata gelmekte. Sizler omuz vurursanız, desteklerseniz bu yayınevi yaşar. Yayın dünyasında bir numara olur, inşallah… Evet, söz uçar, yazı kalır. “El ilmu saydun / ve’l kitabetü kaydun” (İlim bir avdır, yazı ile avlanır) denilmiş. Kitaplar ise medeniyetlerin anahtarlarıdır.
