USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Yanlış İşler- Doğru İşler Yanlış Sözler- Doğru Sözler

22-03-2021

Zaman zaman, “tuhaf işler”i, “yanlış işler”i dile getiriyoruz. Bundan maksadımız, “sû-i misal emsal olmaz!” hakikatinden hareketle, yanlışın örnek alınmayıp doğrunun bulunmasıdır. Bu yazımızda da bazı yanlış işlerden ve onun karşısında doğru işlerden, bazı kişilerin sarf ettiği yanlış sözlerden ve onlara mukabil doğru söz söyleyenlerden bahsedeceğiz.

Gündemin en sıcak gelişmesinden bahsedelim.  Ortaya çıktığı andan itibaren çok canlar yakan, ailenin ve cemiyetin temel değerlerinin temeline dinamit koyan İstanbul Sözleşmesi, Cumhurbaşkanlığı Kararnâmesi ile kaldırıldı. Şüphesiz hatadan dönmek fazilettir. Bu kararı alanları ve İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması için emek sarf edenleri, bu arada bu yanlıştan dönülmesi için canla başla çalışan Millî Gazetemizi, İLKHA Ajans’tan İbrahim Koçyiğit’i tebrik ederim. Bundan sonra yapılması gereken, “Avrupa Birliği istedi diye” çıkarılan, ancak bünyemize uymayan ve uymayacak olan diğer düzenlemeleri de kaldırmak ve doğruya, yani “bize ait değerlere” dönmektir. Şöyle sâlim kafayla düşündüğümüzde göreceğiz ki, başta kanunlar olmak üzere, devlet idaresinin her alanında kanun cihetinden Avrupa’ya dilencilik etmek bize yakışmaz. Biz dünyanın en köklü medeniyetinin temsilcileriyiz. Sadece bu topraklarda payitahtı olan koca devletler kurmuşuz. Düşünün siz, bizler İstanbul’u fethettiğimizde daha Amerika kıtası bile keşfedilmemişti. O kıtada kurulan ABD bile, bizim tarihimizin yanında “dünkü çocuk” kalır. Avrupa’ya gelince, onların en az 20 ülkesi, ya asırlarca bizim hâkimiyetimiz altındaydı, ya da bize haraç ödüyordu. Bu kadar bilgi yetmez mi?

Ayasofya Başimamı muhterem Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, zaman zaman gündeme dâir sosyal medyadan açıklamalar yapıyor. Hocamızın yazdıklarına söylediklerine bakıyoruz. Kitabın ortasından konuşuyor, doğruları söylüyor. Muhterem Hocamız hukuk eğitimi de aldığı için, kanunlar çerçevesinde söylenmesi gerekenleri söylüyor. Ancak bazıları bu “doğru sözlerden” rahatsız olmuş durumda. Bir sosyal medya fenomeni, hocamızın sözlerinden rahatsız olmuş. “Boynun altında kalsın!” diye de beddua ediyor. O kimseye söylenecek çok söz var da en kestirmeden, “Yahu sakalından utan!” diyelim ve bu kadarcıkla yetinelim. Bir de hocamızın İstanbul Sözleşmesi’ne dâir ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla sosyal medyadan yaptığı paylaşımlardan rahatsız olan bir bayan milletvekili var. Hocamıza susmasını, “işini yapmasını” tavsiye ediyor. Hocamız zaten işini yapıyor, sayın bayan! Asıl siz işinizi yapın ve sizi seçenlerin inancına, değerlerine saygı gösterin, olmaz mı?

Bir bayan milletvekili, cenaze namazında erkekler arasında saf tutmuş. O sayın milletvekili, hanımların namazda, cenaze namazında nerede duracağını, dedelerinden, ninelerinden öğrenmemiş olabilir. En sade ilmihal kitabına bakmış olsa, bir hoca efendiye veya mahallesindeki bir nineye sormuş olsaydı, kendisine öyle yapmasının yanlış olduğunu söylerlerdi. “Milletvekili” sıfatını taşıyan birine yakışmamış. Buna “eski köye yeni âdet getirmek” de denmez. Bu resmen dinde bid’at çıkarmaktır ve vebali çok büyüktür. Bizden hatırlatması…

Fenerbahçe’ye transfer olan Mesut Özil’in sosyal medya paylaşımları da olay oldu. Bir cami önünde duâ ederken çekilmiş fotoğrafı ve sözleri bazılarını rahatsız etti. O rahatsız olanlardan biri de Fatih Altaylı, “Özil Fenerbahçe’ye futbolcu olarak mı geldi, yoksa Fenerbahçe camiine imam mı oldu, ayırt etmekte zorluk çekebilirler” dedi ve ayrıca fotoğrafta Türkiye’deki bir camii paylaşmadığı için de tenkit etti. Buna mukabil Özil şu takdir edilecek paylaşımda bulundu: “İslâm’ın milliyeti, coğrafî konumu veya etnik kökeni yoktur. Allah-u Teâlâ kalplerimize bakar. Cuma mübarek tüm Müslüman kardeşlerime.”  Senin de Cuma’n mübarek olsun Mesut kardeşim. Rabbim sana sağlık ve âfiyet versin. Sana sataşanlara da birazcık akıl, insaf ve vicdan…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?