USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Rüyalar ve Hakikatler

12-06-2023

Rüya, ruhun cevelânıdır. Rüya ap ayrı bir âlemdir. Kur’an-ı Kerim’de Yusuf Aleyhisselam’ın rüyası anlatılmış, bu şanlı peygamberin tarihçe-i hayatında, hem kendi rüyası, hem o devrin kralının rüyası mühim yer tutmuştur. Rüya ile amel edilmez, ancak rüyanın işaret ettiği pek çok hakikatlerin olduğu da bir gerçektir. Hadis-i şeriflerde rüyalarla ilgili pek çok temel bilgiler verilmektedir. Meselâ kötü rüya görüldüğünde, sol tarafa üç defa tükürülüp; “Eûzu billahi mine’şşeytânirraciym” demek ve bunu kimseye söylememek, rüyayı salih kimselere tâbir ettirmek gibi…

Dört rüya kitabı hazırlamış biri olarak, rüya ve rüya tâbiri üzerine az çok malumatımız var. Mesela rüyada devlet idarecisi görmek, her zaman hayırla tâbir edilir. Benim gördüğüm rüyaların ekseriyeti tâbir gerektirmez. Mesajlar son derece nettir.  Devlet idarecileri ve siyasilerle ilgili gördüğüm iki rüyayı nakledeceğim. 

İlkinin kahramanı Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan Bey. Başbakanlığı devresindeydi. FETÖ’nün devleti ele geçirmeye çalıştığı belli olmuş ve bu yapının bütün foyası ortaya çıkmaya başlamıştı. İşte o devrede bazı Fetö muhibbânı, Recep Tayip Erdoğan Beye muhabbetlerinden dolayı ondan vazgeçtiler. Ancak azımsanmayacak bir kitle vardı ki, gerçeklerden habersizdi. Oysa FETÖ elebaşısının çalışmaları öylesine dehşetliydi ki, imanın temel esaslarını ve Allah’ın hükümlerini hedef almaktaydı. O inanç üzere ölenlerin durumu çok vahimdi. İlmî çalışmalarla insanlara doğru inanç anlatılmalıydı. İşte bunları görüşmek için Başbakanlığı aramıştık. O sırada yeni Cumhurbaşkanlığı sistemi için referandum yapılacaktı. Başbakanın bu çalışmalarla meşgul olduğu söylendi ve bize bildirilen mail adresine konuyu yazmamız istendi. Biz ise bu işin öyle yazmakla olmayacağını söyledik. Elhasılı kelam, görüşemedik. Ancak o müracaatımızın üzerinden kısa müddet geçmişti ki, Sayın Recep Tayip Erdoğan Beyi rüyada gördüm. Rüyada, yüz yüze görüşseydik neler diyeceksem hepsini söyledim. Bu rüyanın gerçek hayata bir yansıması ve tesiri olmuş mudur, bilemiyorum.

Son Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde, rüyamda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu gördüm. Rüya şöyle: Cuma namazındaymışız. İkimiz yan yana namaz kılıyoruz. Ancak camiin avlusundayız. Benim üzerimde ceket var. İmamoğlu’nun üzerinde ceket yok, gömlekle duruyor. Hava serin. Bizim ev oraya yakınmış. Kendisine, “Sayın Başkan, hava serin, hasta olursunuz, evden bir ceket alıp geleyim” diyorum, “Lüzum yok!” diyor. Ben ise ısrar ediyorum. Rüya böyle… Bu rüyayı gördüğüm günün sabahında sosyal medyaya bakarken, İmamoğlu’nun İsmail Küçükkaya ile yaptığı programı gördüm. İmamoğlu, Konya’da Cuma namazına gittiğini, namaz vakti gelmesine rağmen imam efendinin yarım saatten fazla cemaati beklettiğini, bunun sebebini sorduğunda ise bir tanınmış şahsı beklediklerini söylediklerini nakletti. Bu vak’a çok üzücüydü. Bir yazımda; İslâm’a hizmet iddiasında olanların aktüel siyasetten uzak durmaları ve herkese eşit mesafede olmaları gerektiğini söylemiştim. Bilhassa camilerde vazife yapanlar buna çok dikkat etmeliydi. Ancak son seçim esnasında maalesef üzüntü verici pek çok gelişme yaşandı. Ötekileştirme dili kullanıldı. Nice kelli felli isimler aktif bir politikacı gibi konuştu. Bu yapılanlar yanlıştı. Cem Karaca’nın şu hatırası meşhur olmuştur. Çocuk denecek yaşta camiye gitmiş. Ayağı kırık olduğu için tam oturamıyormuş. Bir kendini bilmez, arkadan omzuna bastırıp, “şöyle yapacaksın!” diye azarlamış. Cem Karaca, “İşte o hareket yüzünden 50 yıl camiden uzak kaldım” diyordu.

Kimin hangi amelle ve inançla âhirete gideceğini bilemeyiz. Bir bakmışsınız, “Solcu, şucu, bucu” dediğiniz kimseler; “Yahu İslâmiyet, bazı kişilerin yaşadığı ve anlattığı gibi değilmiş, Hazret-i Peygamberin getirip anlattığı İslamiyet bambaşka bir sistemmiş, bunu öğrendik” deyip İslâmiyet’e candan sahip çıkabilirler. Benim inancım şu ki bu gibi, araştırarak, samimi şekilde inanarak İslâmiyet’e bağlananlar; menfaatini ön plana alıp idbar sahiplerine dalkavukluk yapanlardan daha şahsiyetli kimselerdir. Öyle acaip bir zamanda yaşamaktayız ki, bir bakmışsınız ki İslâmiyet böyle samimi ve mert insanların omuzlarında yükselmiş. Bir bakmışsınız; Almanya, Japonya, Rusya, hatta Çin İslâmiyet’le müşerref olmuş… Buna dair bir rüya görmedim, ancak gördüğümüz rüya üzerine yaptığımız tâbirler bizi bu noktaya getirdi. Allah hayretsin…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?