USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

NORMAL

22-12-2022
Uzun zamandır gözlemliyorum. Neredeyse her şey de bir ‘tuhaflık’ var. ’Normal’ gibi ama ‘Normal’ değil. Hoş, her şeyin önceki hali nasıldı? Ancak bir tuhaflık,bir eğretilik, bir yapmacıklık, bir olmamışlık hissediyorum.
Zorlama bir ‘normallik’ yaşıyoruz gibi!
En basitinden,öyle iş güç değil! Yani ekonomik veriler bir yana, davranışsal,kültürel tuhaflık! Zorlama bir nezaket ,amaan boş ver halleri. Bir vazgeçmişlik!
En basit davranış, en insani olan şeyler; Konuşmak, gülümsemek, aramak, sormak, samimiyet, iyilik, dokunmak, düşünmek, araba kullanmak, yolda yürümek… Bir tuhaflık var.
Gülüyor mesela birisi bir acılık bir ‘azlık’ var gülüşünde, bir anda bitiyor. ’Yapma’ diyor mesela birisi ‘yap’ der gibi!
Üzülüyor mesela birisi seviniyor gibi!Bir tuhaflık var!
Bir şey söylüyor birisi, ama asıl söylemek istediğini söylemiyor. Bir iş yapıyor mesela birisi nasıl olsa bitmez gibi!
Hayatlarımızda,normal olmayan bir şeyler var. Daha fazla kaygılıyız, daha fazla korkuyoruz .Daha az neşeliyiz, daha az seviniyoruz, daha az gülüyoruz… Kendimizi ‘kapatmışız’ gibi!
Bir şey bekliyoruz!Bir şey olacak ve her şey normale dönecek gibi bir beklenti içindeyiz. Biz, bir şey yapmayacağız ama birileri bir şey yapacak ve her şey eskisi gibi olacak. ”Eskisi’ nasıldı o da muamma!
‘Normal’ olan ‘Eskisi’ mi idi, ’Yeni’ bir şey mi arıyorduk. Yeni bir şey derken bugüne gelmiştik de ‘eskiyi’ kaybettiğimize mi üzülür olmuştuk.
Size de öyle geliyor mu? Her şey ‘normalmiş’ gibi gelmiyor bana. Bir tuhaflık var. Zorlama bir normallik!
‘Normal’ değiliz. Hayatlarımız suları çekilen nehirlere dönüştü sanki. Bir ‘kuraklığa’ teslim olmuş gibiyiz. Susuzluk baş göstermiş de varmak istediğimiz denize varamayacakmış gibi bir hisle yaşıyoruz.
Bu normal değil! O nehirler ki çağlamalı. Oysa, su kaynakları kesilmiş!
Sabah uyanıyorum, her şey normal diyorum. Anormallik yok! Anormal bir normallik!
Birbirinin kafasının içini işgal etmeye çalışan bir sürü ‘savaşçı’ var. Kendi bayrağını başkasının kafasının içine dikmeye çalışan bir güruh, kendi ‘karanlığının’ zaferini ilan etmeye çalışıyor. Geçtiğimiz gece üçyüz altmış beş günün en uzun gecesiydi. Uzun süren bir karanlığın etkisidir, bu anormal hissediş diye düşünüyorum. Ondan olabilir, bu ‘normal’ olmama.
Tuhaf bir el uzatışımız var birbirimize, tuhaf bir merhabalaşma!
Tuhaf bir bekleyiş, tuhaf bir normallik!
Çok tuhaf değil mi, böyle hissetmek? Normal, değil!
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?