Nankörlükten VAZGEÇİN, doğru yolu seçin ve farkı fark edin.
Hele deyin ki, “niçin” ?
Aha şunun için:
SABAH-Sabah, her zaman olduğu gibi yine (kesintisiz ve aralıksız ZAMLANAN mazot-benzin-gaz, elektrik falan filan ile maaşa gelen artışı, F 35’i, S 400’ü ve memleketin hâlini düşünerek) mutad veçhile, SÖVMEYE başlamıştım.
Meğer, haksızlık ve hatta NANKÖRLÜK yapmışım; az sonra anladım.
Sabah-Sabah dışarı çıkmıştım, gözüme takıldı, bi SABAH gastesi aldım ve NANKÖRLÜĞÜMÜN farkına vardım.
Yahu, bu güne kadar hiç dikkat etmemiştim ? Vallah, aha bu sabah, Sabah’tan öğrendim:
“FELAKET senaryosu yazarlarının, seçimden sonra 10 lira olur dedikleri DOLAR, hâlâ 5.65 – 5.70 seviyesinde tutunmuş duruyormuş.
ENFLASYON düşüyormuş, FAİZLER iniyormuş.
BORSA ise, seçimler esnasında 83 bine düşse de, bu gün 102 bine fırlamış.
“Yabancılar, verileri analiz edip trendi okuyup Türk varlıklarına yatırım yapmanın AKILLICA olduğunu görüyorlar”mış.
(Bütün bunları, Dilek Güngör, “FELAKET Senaristlerine ACIYORUM” başlığı altındaki yazısında anlatmış)
Oh beeee ne kadanak memnun ve mütehassis oldum ve bu hisle oturup ağlamamak için gendi gendimi zar-zor zapt eyledim, bilemezsiniz !?
Kadın HAKLI.
Bakın DOLAR olduğu yerde duruyor ve heç DOLMUYOR.
Ve bunun içindir ki, bizim maaşlarımız heç ERİMİYOR.
BORSA artmış COŞMUŞ; sel olmuş akmış, bendini aşmış gidiyor.
Yabancılar geliyor, Türk VARLIKLARINI seviyor; bu sevgiyle elindeki DOLARLARI bi SOKUYOR bi çıkarıyor ve Borsayı UÇURUYOR.
Çok şükür, bütün dünyaya karşı DİM-Dik ayakta duruyoruz, bi türlü YIKILMIYORUZ.
Dış İşlerine Bakan Mevlüt ÇAVUŞOĞLU daha geçen gün;
“KIYTIRIK yaptırımlar, ambargolar bizi etkilemez. Ciddiye almaya gerek yok. Biz KORKMAYIZ. Biz de ek yaptırım yaparız ha …” dedi ya …
Yani, onlar ne KOYARSA koysun, biz de KOYARIZ ve hatta MİSLİYLE KOYARIZ demek istedi ki, işte benim de, bu lafla yüreğim ferahladı.
Üzülüyordum: Türkiye’de F 35 uçakları için imal edilen 600 değişik parçanın iptaliyle TAİ ve ASELSAN’ın ve iş yaptığı şirketlerin büyük zararlarına ve işçi çıkarmalarına sebeb olacağı için üzülüyordum.
Şimdi SEVİNİYORUM:
Demek ki, bizim de bi bildiğimiz varmış.
Yoksa, koskocaaa BAKAN, boş atar mı hiç ?
Sanki biz, CET uçağı yapamıyoruz.
Her seçim öncesi UÇURDUĞUMUZ TAYYARELERİMİZ yok mu sanki ?
Aaaahhh aaahh … !?
Şu Konya ovasının altındaki çok GİZLİ tutulan UZAY üssümüz, yer yüzüne çıkarılıp da, dünyanın GÖZÜNE –gözüne SOKULSA !?
Bak o zaman, TRAMP’ın POTİN’in falanın filanın GÖTÜ tavana vuruyor mu, vurmuyor mu, görürüz !
Ama, eninde sonunda bu da olacak ?
Şimdilik DOLAR’ı TUTUYORUZ, BORSAYI ARTIRIYORUZ.
Başka bi şey de YAPMIYORUZ ve bununla yetiniyoruz.
Daha n’olsun ki ?
Şimdi siz de anladınız mı niçin SEVİNDİĞİMİ ve NANKÖRLÜK ettiğimi anladığımı ve de PİŞMAN olduğumu ?
Artık Siz de, zaman-zaman ve sabah-sabah bi SABAH gastesi falan alıp okuyun ve boşverin derdi kederi, KEYFİNİZE bakın.
Sadeddin Kaynak’ın çok güzel bestesidir:
“Elbet gönüllerde sabah olacak,
bir gün ağlayanlar ferah BULACAK”
Ne dersiniz FERAH bulacak mı, her şey GÜZEL olacak mı ?
