USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

EMİNE BULUTLAR VE TÜRKİYE’DE KADIN GERÇEĞİ

25-08-2019

Değerli okuyucularım hatırlarsanız geçen günler Kırıkkale’de yaşanan vahşice cinayeti tüm Türkiye üzüntüyle izledi. Bu Türkiye’de ne ilk ne de son olacak bir acı tablo maalesef. Olayın acısıyla kınıyoruz nefret duygularımızı gösteriyoruz iki üççün ah vah çekiyoruz daha sonra rutin bir hayata kaldığımız yerden devam ediyoruz. Ne zamana kadar peki? Taa ki yeni bir Emine Bulut katliamı yaşanana kadar. Aynı tablolar aynı tepkiler ve duygular yine yaşanıyor.

***

Yaşanıyor yaşanmasına da çözüm ne?

Devlet niçin vardır?

Hukuk niçin vardır?

Kanun niçin vardır?

Akademik çevre, diyanet işleri, eğitim camiası, ne yapar bu konuda?

***

Maalesef saydığım bu kurum, kuruluş ve camialar uyumaktalar etliye sütlüye dokunmadan devam etmekteler yaşamlarına.

Koca koca profesörler çıkıp ulusal kanallarda kadınlar üzerinden çirkin açıklamalar yapıyor hukukta çıt yok, savcılarda tık yok?

Şarlatan yuvaları olan cemaatlerin; şeyhleri, şıhları kadınları aşağılıyor,

Kimisi kadını memeli hayvan olarak görüyor,

Kimisi kullanılan mal,

Kimisi kocasına köle,

Kimisi evin hizmetçisi,

Hukukta çıt yok savcılar da tık yok!

Elbette hal böyle olunca kadınlarımız vahşice katledilmeye, töre cinayetlerine kurban olmaya devam edecek bizde ahlar vahlar çekeceğiz ama sadece çekmekle kalacağız.

***

Ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk daha dünya da kadınlar toplumun birer ferdi olarak görülmezken kadınlara değer vermiş kanun çıkararak seçme ve seçilme hakkı getirmiştir. Yüce dinin peygamberi Hz. Muhammed(s.a.v) kadınlara haklar vermiş onlar size Allah’ın emanetidir demiş? Hatırlarsanız cahiliye yıllarında kız çocukları diri diri gömülürken kadınlar meta olarak görülürken devrim niteliğinde kadını ön plana çıkararak kadınlarında yaşama hakkı olduğunu toplumda eşit haklara sahip olduğunu bildirmiştir, Veda Hutbesinde.

Değerli okuyucularım bu tür durumlar öyle hapis cezasıyla pişmanlıktan yararlanarak ceza indirimiyle çözülmez çözülemez çözülmediğini de gördük yaşadık yaşıyoruz? Ne Yapılması gerek peki?

***

Şahsen benim düşüncem üç noktada idamın getirilmesi;

Tecavüz

Kadın Cinayetleri

Devletin Üniter yapısını ve düzenini bozmaya kalkışan suçlar

Bu suçlar hakkında kesinlikle ve kesinlikle idam cezası getirilmesi kaçınılmaz ve zaruri bir durumdur. Öyle ceza evlerinde yağlı ekmeklerle beslemekle sorun çözülmez yaptırım şart. İbreti alem için yaptırım şart. Bir musibet bin nasihatten yeğdir bakışıyla bu suçları işleyenleri bulunmuş oldukları yerleşim yerlerinin meydanlarında halkın gözü önünde sallandırın bakın bundan sonra bu suçlar işleniyor mu? Kimse kusura bakmasın bu çağda idam olur mu demesin bal gibi de olur. Dünyanın bütün bölgelerinde idam uygulanıyor uygulanmaya da devam ediyor. Bizde de bal gibi olur.

***

Yıl 2019 gelinen nokta vahim son on beş yılda 6000’in üzerinde kadın katledilmiş her yıl onlarca yüzlerce kadın cinayete kurban gitmekte ve devlet olarak; yargımız, hukukumuz, savcılarımız da seyretmekte. Seyretmekte diyorum hapse atmak tutuklamakla çözüm olmadığı için bu sözü kullanıyorum. Devlet olarak TBMM’de yürütme gücünü kullanarak idamı getireceksin, yargı olarak da uygulayacaksın. O zaman seyretmek yerini gerçek manada uygulamaya bırakır ki bu çözümün ta kendisidir. Kabul etsek de etmesek de yukarda bahsetmiş olduğumuz üç madde için idam şarttır, kaçınılmazıdır ve gereklidir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?