Zafer Partisi 1. Olağanüstü Kongresi'ni Ankara ATO Congresium’da gerçekleştirdi.
Kongre öncesi Gaziantep İl Başkanlığı önderliğinde, Anıtkabir ziyareti gerçekleştirildi. Ziyarete, İl Başkanı Mehmet Pamuk başta olmak üzere üst kurul delegeleri ve il başkan yardımcıları katıldı.
Kongrede Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Gaziantep İl Başkanı Pamuk’u divana aday gösterdi ve Mehmet Pamuk divan üyesi seçildi. Ayrıca İl Yönetim Kurulu üyesi Av. Uğur İbili de Merkez Disiplin Kurulu'na seçildi.
Gaziantep İl Başkanı Pamuk, “İl Teşkilatımız ve gençlerimiz fark yaratmaya, bulunduğu her ortama fark katmaya devam ediyor ve devam edecekler. Çalışmalarımız hızla sürüyor, teşkilatımız gittikçe büyüyor. Kongremiz için Gaziantep teşkilatımız uzun bir süredir hazırlık yapmaktaydı. Bu husus kongremizde gerek hazırlamış olduğumuz pankartlarla gerek sloganlarımızla gerekse de tutumlarımızla açıkça anlaşılır şekildeydi. Bundan sonra da aynı şekilde ve daha da artarak devam edecektir. Bizler, vatanımız ve milletimiz için elimizden gelenin en iyisini yapacağımıza söz verdik. Bu uğurda Gaziantep İl Başkanlığı olarak çok çalışacağız ”dedi.
Tüm Türkiye'den akın eden binlerce Zafer Partili, kongreye akın etti. 15 bin kişinin bulunduğu salonun dışına taşan partililere hitap eden Zafer Partisi Genel Başkanı İstanbul Milletvekili, Prof. Dr. Ümit Özdağ kürsüde yaptığı konuşmasında şunları söyledi:
‘’Türk Milleti ne yazık ki, sadece büyük dış sorunlar ile karşı karşıya değil. Aksine küresel sorunları olduklarından çok daha tehlikeli hale getiren büyük iç krizleri de yaşıyoruz. Yaşanan devlet krizi, milli birlik krizi ve ekonomik krizi daha da ağırlaştırarak, ülkemizi bir iç savaş ve parçalanma tehdidi ile karşı karşıya getiren gelişme ise Sığınmacı krizidir. Türkiye tarihin en büyük göçlerinden birisine en kısa zamanda maruz kalmıştır. Son 12 yılda ülkemize 13 milyon sığınmacı ve kaçak gelmiştir.
Öte yandan devlet cemaat ve tarikatlar arasında paylaştırıldı ve paylaştırılmaya devam ediliyor. Türk Devleti’nin içinde FETÖ adlı bir terör ve casusluk örgütüne paralel devlet kurma im kanı verildi. Genel Kurmay, Yargıtay, Danıştay, mahkemeler, valilikler, Emniyet Teşkilatı, jandarma, MİT, üniversiteler sayısız devlet kurumu bir terör örgünün eline geçti. 15 Temmuz’da terör örgütü devletin geri kalanını da ele geçirmek üzere hareket etti; devleti değil.”
‘’ERDOĞAN! MADEM 2009’DAN BERİ BUNLARIN CASUS OLDUĞUNU BİLİYORDUN; NEDEN KİRAZLIDERE’DE (KOZMİK ODA) TÜRK DEVLETİ’NİN HAREMİ HİZMETİNE SOKTUN?
Şimdi sizinle çok önemli bir şey konuşacağım: Hiç açıklanmamış bir husus. Bunu bütün Türkiye’de birkaç kişi biliyor. 2009’dan itibaren Recep Tayyip Erdoğan FETÖ’nün bir casusluk örgütü olduğunu biliyordu. 2009’da Recep Tayyip Erdoğan’ın önüne Türkiye’de bir yabancı servisin yaptığı istihbarat operasyonunun dosyası Türk istihbaratçılar tarafından götürüldü. Bu operasyonda FETÖ’nün nasıl aktif görev aldığını anlayınca Erdoğan; başbakanlıkta odasında dosyayı fırlattı ve bağırdı, “Bunlar casus.” Bunlar casus diye bağırdı. Öyle değil mi Erdoğan böyle bağırdın? Peki, madem casus olduklarını biliyordun neden 2010’da referanduma bunlarla gittin? Neden Kirazlıdere’de Türk Devlet’inin haremi hizmetine soktun? Neden FETÖ’cü generalleri atadın casus olduğunu bile bile? Erdoğan merak edecek bunu Özdağ’a kim söyledi diye. Eniştem söylemedi emin ol.” dedi.
