Antalya'da Muhittin Böcek’i cezaevinde ziyaret eden Mansur Yavaş, “Siz bir yandan dağdan inenleri sokağa salıp, affedeceğiz derken, hiç sabıkası olmayan, milletin iradesiyle hizmet için seçilen belediye başkanlarını tutuklu tutmayı hiçbir şekilde izah edemezsiniz” dedi. Yavaş ayrıca Böcek'in sağlık durumuna dikkat çekerek, "Belediye başkanlarımız sağlık sorunlarını yaşarken sanki 'Ölsünler' der gibi inadına inadına içeride tutmanın hiçbir anlamı yok" diye konuştu.
Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i Döşemealtı L Tipi Ceza İnfaz Kurumu'nda ziyaret etti.
Ziyaretinin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunana yavaş CHP'li belediyelere yönelik operasyonlara değinerek, tutuklama kararlarına tepki gösterdi. Yavaş, "Belediye başkanlarımız patır patır içeri atılıyor, tamamen siyasi" dedi.
Tutuklama kararını eleştiren Yavaş, "Belediye başkanlarımızın bir kısmının yaşı var dolayısıyla sağlık sorunları da var. Sağlık sorunlarını yaşarken sanki 'Ölsünler' der gibi inadına inadına içeride tutmanın hiçbir anlamı yok. Bunlardan birisinin başına bir iş gelirse gerçekten bunu dünyaya anlatamayız. Yargıya güven gittikçe azalıyor. Bunlar da bunu gösteriyor" ifadelerini kullandı.
Yavaş ayrıca, iktidarın adını 'Terörsüz Türkiye' koyduğu yeni açılım sürecine dikkat çekerek, "Siz bir yandan dağdan inenleri sokağa salıp, affedeceğiz derken, hiç sabıkası olmayan, milletin iradesiyle hizmet için seçilen belediye başkanlarını tutuklu tutmayı hiçbir şekilde izah edemezsiniz" şeklinde konuştu.
Yavaş, açıklamasında şunları söyledi:
-Belediye başkanları olarak, hakkımızda bir iddia olduğunda, kanuna göre müfettiş görevlendirilir, inceler, varsa savcılığa suç duyurusu yapar. Yoksa olayı kapatır. Artık soruşturmalarda sadece bir ifade üzerine savcılık devreye giriyor. 4483 sayılı memurların denetiminin yapıldığı kanununu ortadan kaldırıyor.
-Bir iddia eden var bir de onun doğru olmadığını söyleyen var. İkisinden hangisinin doğru olduğuna neye dayanarak inanıyorsunuz? Çünkü belediye başkanlarımızın hepsi pırıl pırıl, birçoğu hayatında karakol adliye görmemiş insanlar. Bir tanesi ihale mafyası olarak adlandırılan ve aldığı ihalelerin yüzde 80’ini AKP’li belediyeler ve kamu kurumundan alan bir şahısın iddiaları.
"BAŞKANLARIMIZ PATIR PATIR İÇERİ ATILIYOR"
-Çok üzülüyoruz. Hukuktan masumiyet karinesi vardır. Yargıtay’da cezası kesinleşinceye kadar herkes suçsuzdur. Tutukluluk da en istisnai şekilde yapılır. Suç işlemeye ihtiyat edinmiş, sabıkalı, kaçma şüphesi olan veya ağır cezalık suçlar hakkında uygulanması gerekir. Belediye başkanlarımız patır patır içeri atılıyor, tamamen siyasi.
Ekrem Başkan hakkında Sayın Cumhurbaşkanı da aynı suçlamalara muhatap olmuştur. Sonunda beraat etti, tutuklansaydı ne olacaktı? Tutuklanmadı o zaman. Demek ki bir belediye başkanın suçlanması demek onun kesinlikle mahkum olacağını göstermez.
“MUHİTTİN BAŞKAN’I GERÇEKTEN YORGUN GÖRDÜM"
-Muhittin Başkan’a baktım. Gerçekten yorgun gördüm. Çünkü dün sağlık kontrolünden geldi. Unutmayalım Muhittin Başkan ikinci hayatını yaşıyor. 108 gün kendini bilmeden yattı. Covid’den yattığı sırada birçok hasar hala vücudunda var. Niye tutukluyorsunuz. Kalp ve şeker gibi sorunları da var. Sürekli kontrol altında olması lazım. En azından ev hapsine çıkarılması lazım. İnsanların kendilerini rahatça savunabileceği bir ortamın olması lazım. Unutmayalım hukuk herkese lazım.
ÇÖZÜM SÜRECİ ELEŞTİRİSİ
Bir de şu sırada görüyorsunuz en ağır suçları işleme ihtimali olanların bile cezalarının kaldırılma durumu konuşuluyor, çözüm süreci nedeniyle. Siz bir yandan dağdan inenleri sokağa salıp, affedeceğiz derken, hiç sabıkası olmayan, milletin iradesiyle hizmet için seçilen belediye başkanlarını tutuklu tutmayı hiçbir şekilde izah edemezsiniz. Ne ailelere, ne de seçmene…
