TBMM Genel Kurulu’nda, CHP’nin ‘FETÖ borsası’ iddialarına ilişkin araştırma önergesi görüşüldü.
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, “Bu devleti, bu kirliliği, bu yapıyı eleştirdiğimiz zaman biz niye suçlu oluyoruz? Yargının, Meclis’in görevi bu kirliliği araştırmak değil mi? Ama araştıramıyoruz, izin vermiyorsunuz. Pisliği sürekli halının altına atıyorsunuz…Yazık. Geldiğimiz noktada durum şu; Pablo Escobar’a rahmet okutuyorsunuz. Aktörler belli. Senaryo belli. Siz Escobar’ı geçtiniz” dedi.
!#**v1664&pl=true**#!
TBMM Genel Kurulu’nda, CHP’nin “FETÖ borsası iddialarının araştırılması” amacıyla verdiği önergenin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin grup önerisi görüşüldü. Öneri, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
CHP Grubu adına söz alan Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, şöyle konuştu:
HÂKİM, SAVCI, KAYMAKAM VE VALİLERİN İSİMLERİ VAR
Yine yargı kararlarını, yine yargıyı, bürokrasiyi, devlet yönetimini konuşmak durumundayız. Biz de isteriz ki yargı kararları, yargıçlar, bürokratlar, devleti yöneten insanları biz konuşmayalım. Diyarbakır'daki bir olayı anlatmak isterim. 2016'da başlayan bir soruşturma. Bir kuyumculuk şirketi olarak. Bu şirketler, düzenli olarak para alışverişinde bulunan hâkim ve savcılar var, valiler var, kaymakamlar var, eski İçişleri Bakanı var. MASAK bir inceleme yapıyor, savcılık koordineli bir şekilde olayı inceliyor. Zülküf Ortaç’a gönderilen paralar, tek tek belirlenmiş. Şu anda görevdeki hakimlerin isimleri var, valilerin isimleri var, kaymakamların isimleri var. HSK bir araştırma yapıyor, soruşturma yapıyor. Herkes ortak bir yargılama bekliyor. İlginç bir durum var, hâkim ve savcıların sayısı çok fazla, sadece ceza hakimler var. Soruşturmanın sonucuna baktığımız zaman ne çıkıyor ortaya? Kuyumcu hakkında dolandırıcılıktan iddianame düzenleniyor. Peki bu hâkim, savcı, valiler ne yapıyor şu anda? Biri başsavcı oluyor. Şu anda görevde, ilini söylemek istemiyorum. Biri ağır ceza başkanı oluyor. Valiler terfi ediyor. Kaymakamlar daha büyük ilçelere gidiyor.
Bu devleti, bu kirliliği, bu yapıyı eleştirdiğimiz zaman biz niye suçlu oluyoruz? Yargının, Meclis’in görevi bu kirliliği araştırmak değil mi? Ama araştıramıyoruz, izin vermiyorsunuz. Pisliği sürekli halının altına atıyorsunuz.
Bir vakıf 60 milyon dolar toplar, bunu ABD’ye yollar, nereden toplar, niye toplar sorgulamazsınız. 60 milyon dolar küçük para mı? Bu kuyumculuk olayındaki paralar küçük olay mı? Bunlar çok büyük para bize göre. Türkiye'nin ufkunu hukuk ve adalet anlamında açmadınız ama dünyadaki kara paracıların ufkunu genişlettiniz. Türkiye, kara para, kirli para cenneti olmuş. Buna bürokrat ve yargıçlar bulaşmış. Biz ve yargı bunları soruşturamıyoruz, bunları gündeme getirdiğimiz zaman suçlanıyoruz. Olmaz. Yazık. Geldiğimiz noktada durum şu; Pablo Escobar’a rahmet okutuyorsunuz. Aktörler belli. Senaryo belli. Siz Escobar’ı geçtiniz.
