Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) verdiği program durdurma cezası nedeniyle ’18 Dakika’ programı yayınlanamadı. Tele 1'den çağrı geldi.
TELE 1'DEN ÇAĞRI
Değerli TELE1 izleyicileri bugün ’18 Dakika’ programı yok… Maalesef iktidarın sansür ve baskı aygıtı haline gelen Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) verdiği program durdurma cezasını uygulamak zorundayız…. Hem de daha yargı süreci tamamlanmadan anayasayı ihlal ederek yetkilerini aşan kendisini mahkeme yerine koyan, dahası savunma bile almadan ceza kesen RTÜK düzeni de bir gün bitecek.
Güzel ve acılı ülkemize de bir gün demokrasi gelecek. Hukuku çiğneyenlerin de hukuk önünde hesap verecekleri günler olacak. Anımsanacağı gibi Türkiye’nin beşte birini enkaz altında bırakan resmi sayılara göre yaklaşık 50 bin yurttaşımızın can kaybına yol açan deprem felaketi nedeniyle Genel Yayın Yönetmenimiz Merdan Yanardağ bilimi ve planlamayı reddederek gerekli önlemleri almayan, sayısız imar affı çıkaran AKP’yi ve daha önceki sağ-muhafazakar iktidarları eleştirmişti. İşte RTÜK anayasanın teminat altına aldığı düşünce, ifade vebasın örgürlüğü ilkelerini çiğneyerek tamamen gazetecilik sınırları içinde kalan bu eleştiriyi “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” diye değerlendirdi. Bu nedenle haksız ve hukuksuz şekilde ’18 Dakika’ için tam beş kez program durdurma cezası verdi.
TELE1 yürütmenin durdurulması için mahkemeye başvurdu. Davaya bakan Ankara 23’üncü Bölge İdare Mahkemesi ise anayasanın adil yargılanma ilkesini bir yana bırakarak cezanın infaz edileceği bugüne kadar bir karar vermedi. Dolayısıyla TELE1 bugün deyim uygunsa yargısız bir infaz ile karşı karşıyadır. Oysa biliyoruz ki yürütmenin durdurulması kararları acil şekilde ve öncelikli olarak verilir. Çünkü esas hakkındaki dava devam ederken eğer ceza infaz edilirse telafisi mümkün olmayan zararlara yol açılabilir. Davanın sonunda kazanma olasılığı da vardır. Bizim davamızda ise bu olasılık çok ama çok yüksekti. Bir idari yargılama ilkesi olarak mutlaka bir karar verilmek zorundadır.
Ankara 23’üncü Bölge İdare Mahkemesi ise bu saat itibarıyla yürütmenin durdurulması veya devam etmesi hakkında herhangi bir karar vermiş değil. Bu tutum anayasanın adil yargılama ilkesinin çiğnenmesinden başka anlama gelmiyor. Dolayısıyla RTÜK’ün haksız program durdurma ve ekran işgali kararını uygulamak zorundayız. Eğer haklı olduğumuz ortaya çıkar ve yürütme durdurulur ya da karar bozulursa infaz edilen cezanın yol açtığı ağır sonuçları geri almak mümkün olmayacak. Yani TELE1’in seyirci ve gelir kaybına yol açılmış olacak daha önemlisi halkın haber ve bilgi edinme hakkı ağır şekilde ihlal edilecek.
İnanıyoruz ki bir gün bu ülkede adil yargı ve tarafsız yargılanma hakkı herkes için geçerli olacak. Yargıyı siyasallaştıranlar ise hesap verip hak ettikleri karşılığı alacak. Evet bugün saat 20.00’de ’18 Dakika’ yok. ’18 Dakika’nın yayın saatinde RTÜK’ün gönderdiği belgeselleri yayınlamak zorundayız. Ve son olarak bir çağrımız var; sansürcü RTÜK’e ve din istismarcısı totaliter AKP iktidarına inat hukuk, demokrasi ve özgürlüklerden yana bütün yurttaşlarımızı TELE1’e destek vermeye çağırıyoruz…
