Anap döneminde TOKİ kuruldu ki, evsahibi olamayan dar gelirli insanlar birer ev sahibi olsunlar. Ancak TOKİ inatla dargelirli insanlara hitap edecek konut yapmadı. Pahalı ve lüx konutlar yapıyor, dargelirli vatandaş ev alamıyor. AKP döneminde de 20 yıldır ülkenin konut sorununa çözüm getirilemedi. Anap dönemi dahil, Milli Nizamcılar 32 yıldır iktidardalar, ancak konut sorununu çözemediler. Kendi müteahhitlerin ellerinde şişen sıfır konutlara verilecek banka kredilerine faiz indirimi yapıyor, insanları bir an için sevindiriyor, bir bakıyırsun ki, ikinci el konutlara faiz indirimi yapmıyormuş meğer. Bu arada ikinci el ev alacak olanlar hayal kırıklığına uğradılar. Uyanıklığa bak. Sağ gösterip sol vurma sanatını iyi biliyorlar.
Suriyelilerin gelmesi üzerine konut yetersizliğinden dolayı, ev fiyatları ve kiralar aşırı yükseliş gösterdi. Sınır boylarındaki il ve ilçeler adım başı suriyeli dolu. Bu konut ve kira konusuna hükümet bir çözüm bulamayınca, krizle birlikte kiracılar can çekişiyorlar. Ev sahipleri bu yükselen fiyatlardan memnunlar. Hükümet % 25 zam yapma sınırı koyduğu halde bu yasaya uyan evsahibi henüz yoktur. Sözleşmesi olmayan kiracıların kaç liraya oturduklarını ispatlayacak belgesi olmadığından hukuk savaşını başından kaybettiği için mahkemeye gidemiyor. Gitse de kaybedeceğini biliyor.
Bu nedenle ya evden çıkacak, ya da evsahininin fiyatını kabul edecek. Çünkü evden çıksa, ucuz kiralık ev bulamıyor. Boğulup kalıyorlar. Sözleşmesi olanlar ise evsahibi ile zam konusunda anlaşamıyorlar. Evsahibi Devletin koyduğu % 25 zammı az buluyor ve kiracı ve evsahibi mahkemelik oluyorlar. Bir bunalım, bir bocalama devam ediyor. Bu anlaşmazlıklar arttıkça sosyal patlamalara neden olabilir. İleri günlerde evsahibi, kiracı cinayetleri artarsa şaşırmayalım. Bir hükümet yasa çıkarıyor fakat uygulanabilirliği yoktur. Evsahibi kiracı arasındaki sorunu çözmüyor. Buna siyaset dilinde iktidar ama muktedir değil değil denilir. Yani talimatları tabana kadar inemiyor. Halbuki fiyatlar ve zamlar konusunda çok sert ve müdahale edici tesbirler alınmalıdır. Madem dış güçlerin oyunu, iktisadi saldırısı deniliyor, bu saldırı serbest piyasa ekonomisi ile durdurulamaz. Sert tedbirlerle bu oyun bozulabilir.
Sonuç olarak, bu seçim arefesinde iktidar, ülke genelinde konut ihtiyacını tespit etmelidir. Diyelim kira ve konut fiyatlarını düşürecek miktarda 3 milyon konuta Toki eş zamanlı başlamalı ve altı ayda bu konutları bitirmeli ve ihtiyaç sahilerine peşinatsız, 500 TL taksitle vermelidir. Altı ay içinde dargelirliler evsahibi olabilmelidirler. Aksi halde AKP'nin seçimde işi zordur. Söylemesi bizden.
