USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

TESTİ KIRILMADAN ÖNCE!

TESTİ KIRILMADAN ÖNCE!
17-03-2023
Nasreddin Hoca’nın bir fıkrası var. Hoca bir gün; Çocuğun eline testiyi verip, çeşmeye gönderirken, iki tokat atmış!
- Sakın testiyi kırma demiş. 
Bunu gören komşusu; 
- Aman Hoca,çocuk testiyi kırmadı ki niye tokat atıyorsun? diye sorduğunda,
Hoca cevap vermiş:
- Eee, testi kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur. Önemli olan kırılmadan önce uyarmak demiş.
 Hocanın çocuğa tokat atması elbette yanlış, bunun hoca da farkında ancak çağlar sonrasında hala 'testi' kırmakla meşgul 'büyüklere' bir uyarı yapacak ya,belli ki çareyi çocuğuna tokat atmakta bulmuş:
- Çocuğum sana tokat atıyorum ama büyükler bu fıkradan siz ders çıkarın!
 Nasreddin hocanın döneminden bugünlere o kadar çok 'testi' kırıldı ki ne yazık ki ders çıkarmak şöyle dursun,yaşadığımız topraklarda yaşamanın bedellerini acıyla, üzüntüyle, gözyaşı ile hala ödüyoruz.
Nasreddin hocanın bir de Fil fıkrası var:
Bir gün hükümdar Timur Akşehir’e bir fil gönderir.
Ve halkın file bakmasını ister.
Akşehirliler fili beslemek için ellerindeki bütün,otları, samanları, filin yiyebileceği şeyleri file yedirirler.
Halk kendi hayvanlarına verecek ot bulamamaya başlar.
Bu durumdan çok sıkıntı çeken köylüler, Nasrettin Hoca’ya danışmaya giderler.
Hocaya; “Hocam hep beraber Timur’la görüşmeye gidelim, ondan bu fili bizden almasını isteyelim” derler. 
Hoca köylülerin teklifini kabul eder ve hep beraber yola çıkarlar.
Köylüler Timur’dan çekindiği için onunla görüşmeye cesaret edemezler.
Timur’un sarayına doğru giderken her yol ayrımında bir grup insan hocadan ayrılır.
Timur’un huzuruna varınca, Nasrettin Hoca’nın yanında kimse kalmamıştır.
Bunu fark eden Nasrettin Hoca köylülere bir ders vermek için, Timur’dan bir fil daha ister.
Köylüler hocayı yalnız bıraktıkları için pişman olurlar.
Ders: Siz siz olun kimseyi yalnız bırakmayın.
 **
Vee günümüz: Son pişmanlık maalesef çare değil. Testi kırılır, bir Fil daha yüklenir üzerimize.
Uzun bir yolculuğın son düzlüğündeyiz. Bu 'düzlükte' önümüze her şey çıkabilir. Bunlara hazırlıklı olmak gerekir.
Bu 'düzlükte' kişilerin kaprislerine,kıskançlıklarına, eksikliklerine,yetersizliklerine, kişisel hesaplarına dikkat edilmesi gerekir.
 'Şeffaflık' ve 'asgari müşterekler' bir testiyi taşır gibi taşınmalı. Aman ha!
Testi kırılmamalı!
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?