-Aaahh ki Aaaahh... Şu hariciyede liyakatlı kadrolar olsa idi, FinOGUR Türklerini TÜRK BİRLİĞİ'NE davet ederlerdi... Etmediler ama ben olsaydım ederdim. Önce İs ile başlayan ülkelerin İSKİT (sakait) olduklarını anlatırdım. Bir tarihçi komisyonu kurdururdum. Bizim Türkçü-Turancı tarihçilerimiz, onların tarihçilerini bilgilendirir, 24 GUR BOYU'ndan biri olan FİNOGUR olduklarına ikna ederlerdi. Ondan sonra bir Turan Kurultayına davet ederdim. Futbol takımları arasında bir dostluk maçı düzenlerdim. Türk oldukları şuurunu yerleştirdikten sonra onları Nato'ya girmelerini onaylardım.
-Aah ki aahh! Bu süreç boşa geçti... Üzülmemek elde değil. İş işten geçmiş değil.. Bu sıcak ilişkiler başlamış iken, kurulması şart olan bir TURAN BAKANLIĞI'nca FinOGUR'lar, Türk Birliği'ne davet edilmelidir.
-Gelelim İsveç'e, önce onların kardeş olduklarını anlatmalıyız, sonra kardeş bize kelek yapmak sana yakışıyor mu deseydik, Pkk'yı beslemekten utanırlardı herhalde. İsveç ve İsviçre, Macaristan, İskoçya (iskitya, üskütya), Sakait Filistin ve Yunan Türkleri de bu tarih kurulu tarafından bilinçlendirildikten sonra Nato'ya, Türk Birliği'ne davet edilmelidir. Türklerde İT totemi vardır. Ukrayna'nın İTİL (İDİL) yani İT ELİ, İT'lerin evcilleştirildiği bölgeden dünyaya dağılan Türkler, İT ile başlayan, İT ile biten SAKAİT, HİTİT, İTALY ve İT BARAK'lardır.
-Hani nerde o şuurlu yöneticiler. Cumhurumuz Belarus'a gittiğinde hava alanında TUZ EKMEK ikram ettiler. Biz de, evet bizde de Tuz Ekmek ikram etmek kutsal bir inanıştır ve TUZ EKMEK HAKKI kutsal birer nimet olarak dinimize ve töremize de girmiştir denmeliydi. Birileri, Belarus'la ortak bir tarihimiz var diyemedi. 350 tane danışman ne iş tapıyor diyesi geliyor insanın. Neden Cumurbaşkanına bu Tuz Ekmek Hakkı meselesini hatırlatmadılar. Neden? Çünkü önce danışmanlar şuurlandırılmalıdır ki, ondan sonra Belarus ile kaynaşalım. İşimiz çok zor...
Bu iş benim gibi taşralı ülkücü bir yazarın derdi mi olmalı? Olmalı elbet... Ama devlet büyüklerimizin de derdi olmalıdır. Uçağımızın adını KIZILELMA koymasını biliyoruz da, neden yeri geldiğinde taşı gediğine koymasını bilmiyoruz?
-Bu iskandinav ülkeleri, Sakait (saha) Türklerinin hakanı Alpertunga ve kızı Tomris katunun torunlarıdırlar. Afganistan bölgesinde bir GUR DEVLETİ kurdular. Bu SAKAİT GUR DEVLETİ'nin dünya hakimiyeti vardır. Bu nedenle Afganistan bölgesindeki halka GURLULAR denilir.
-Oğuz Boylarından Peçenekler hristiyanlığı seçtikleri için Romen Diyojen nin tarafında yer almışlar. Romen Diyojen ile savaşmak üzere olan Alparslan'ın askerlerinin atlarının kuyruklarını düğümlediklerini gören Peçenekler, atların kuyruklarının neden düğümlediklerini sorarlar...
Bizde atların kuyruklarını düğümlemek demek, ölmek var dönmek yoktur anlamına gelir demişler. Peçenekler, bizde de aynı anlama gelir, öyleyse biz akrabayız demişler ve bu düğüm sayesinde Türk olduklarını anlayan Peçenekler, hemen Alparslan'ın tarafına geçmişler ve Diyojene karşı galip gelmişler. İşte bir düğüm ile çağrışım yaparak harekete geçen kan hafızası ile Türklüklerini hatırlayan Peçenekler, tarihi değiştirdiler. Bizim yöneticilerimiz de böyle şuuurlu olmalıdırlar.
