Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ‘’2021 Yılı Çocuklarda Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması’’ yayımlandı. Araştırmanın bulgularına göre, internet kullanımı 6-15 yaş grubu çocuklar için yüzde 82,7 gibi bir değerle son yılların zirvesine girmiş bulunmakta.
Yine aynı araştırma sonuçlarına göre, çocukların en fazla kullandığı teknolojik cihaz yüzde 57,2 ile tablet bilgisayarlar. Teknolojinin hayatımıza kattığı faydalar inkâr edilemez. Ancak bireylerde, özellikle gelişim çağındaki çocuklarda teknoloji kullanımı üzerinde kontrolün kaybolması ve teknolojiyi sınırsız kullanması çok ciddi zararlara sebep olabiliyor.
OYUN ÇAĞINDAN EKRAN ÇAĞINA
Çocuk gelişiminde oyun faktörü oldukça önemlidir. Çocuğun ilk sosyal becerilerini kazanması, ilişkilerinde kontrol kazanmayı öğrenmesi, sosyal roller edinmesi, sorumluluk becerilerini arttırması ve hatta hayata hazırlanması özellikle erken çocukluk döneminde oyun aracılığıyla sağlanmaktadır.
Günümüzde pek mümkün olmasa da eski zamanlara şöyle bir gidelim; hepimizin sokaklarında bir oyun kurulurdu. Herkesin belirli rolleri, belirli seçimleri vardı ve hatta zaman zaman taştan, topraktan oyunlar yapılırdı. Günümüzdeki gibi belirli kalıplar içerisinde figüran olmak yerine kendi oyunumuzun yaratıcısıydık.
Yer yer arkadaşlarımızla problemler yaşardık fakat ev sahasına gitmeden sorunlar kendi aramızda çözülürdü. Peki ya günümüzde? Günümüzde oyunlar yerini çeşitli ekran aktivitelerine bırakmış durumda.
Önceden belirlenen kurallar çocukların hayal güçleri ve yaratıcılıkları sınırlanıyor, kontrolsüz ekran süreleri çocuklarda motor becerilerinin, dil gelişiminin ve sosyal ilişkilerinin gelişmemesine neden olabiliyor.
Yine çocuğun ekran karşısında sınırsız zaman geçirmesi, hazzı erteleyememe, uyum problemleri, dikkat eksikliği ve çeşitli dürtüsel problemlerin ortaya çıkmasına neden olabiliyor.
ÇOCUKLARDA EKRAN BAĞIMLILIĞINA ÇÖZÜMLER
Sevgili Ebeveynler,
Bir çocuğu anlamanın en kolay yolu zannımca onunla oyun oynamaktır. Kendini aile ortamında değerli ve önemli hisseden, duygularını rahatça paylaşabilen ve hatta seçtiği rolleri, kararlarını açıklayabilen çocuk dijital ortamda değil de ev sahasında kendini ifade etmeye çalışacaktır.
Kontrolü elinizden bırakmayacağınız gibi, aşırı kontrollü ve baskıcı olmayın. Aileye bağımlı, çekimser, özgüvensiz kimlik geliştiren çocuklar özellikle sosyal mecralarda kendisi gibi görünmeyen farklı bir kimliğe bürünebilmekte. Bu durum onların sosyal medyanın zararlarını da kendi bilinçlerinde hafifletmesine neden olmakta…
Sürekli gelişim içerisinde olun. Dijital dünya her saniye değişmekte ve gelişmektedir. Bilgiyi çocuklarınıza uygun bir biçimde aktarmaya çalışın.Çocuklarınıza sosyal medyanın risklerini, oyunların içeriklerini ve yaşadığı durumlara nasıl tepki vereceğini anlatmaya çalışın.
Çocuğunuz için bir rol-model olduğunuzu unutmayın.Çocuklar ailenin yansımasıdır. Siz sürekli elinde telefon, tablet olan bir ebeveynseniz çocuğunuz da muhakkak ki sizi taklit edecektir.
Araştırmalara göre evde kitap okuyan ebeveynlerin çocukları da kitap okuma davranışı sergilemekte. Yani siz nasıl bir tutum geliştirirseniz karşılığını da o şekilde göreceksiniz. Bu nedenle, ortak alanlarda eğitici aktivitelerde bulunmaya özen gösterin.
Ekran sürelerinde belirli bir zamanlayıcınız olsun. Böylece hem siz ekran karşısında geçirdiği süreyi ölçebilirsiniz hem de bu durum çocuğunuzun zaman yönetimini öğrenmesi için iyi bir yöntem olabilir.
Çocuğunuza belirli periyodlarda kontrollü bir şekilde bu cihazları verebilirsiniz. Ama tek bir şarta; Örneğin gün içerisinde ya da haftalık kendine düşen ödev, kitap okuma gibi sorumlulukları yerine getirdiğinde ödüllendirme mantığı ile bu cihazlara erişimini sağlayabilirsiniz.
Unutmayın, bir çocuğa verilebilecek en güzel şey zamandır...
Deniz 9 ay önce