Siyaset

Özgür Özel'den Ekrem İmamoğlu'na ziyaret

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Silivri Cezaevi'nde CHP'nin tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret etti.

Özgür Özel'den Ekrem İmamoğlu'na ziyaret
15-05-2025 11:39
15-05-2025 17:10

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Silivri Cezaevi'nde CHP'nin tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret etti.

Özel, yeni süreç ile ilgili AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin uyumsuzluğuna dikkat çekerek, "Devlet Bey'in ifadeleri, Tayyip Bey'in argümanlarını çökertiyor; Tayyip Bey'in davranışları da Devlet Bey'in ortaya attığı sözü paspas ediyor" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP'nin tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret etmek için Silivri Cezaevi'ne geldi.

Saat 09.15'te cezaevine gelen Özel, İmamoğlu ile görüşme gerçekleştirdi.

Özgür Özel, görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Esila Ayık hakkındaki tahliye kararına ilişkin konuşan Özel, "Bu serbest bırakmadan dolayı ne Esila, ne ailesi, ne bizler, ne Türkiye’de kimse ‘Aman ne iyi yaptınız, ne doğru yaptınız. Teşekkür ederiz’ diyecek halde değiliz. Çünkü bir gün bile yatmayacak, iddia edilen suçtan ceza alsa da daha önce herhangi bir suçu olmamış, cezaevinde bir gün bile yatmayacak gençleri, 37 gün boyunca cezaevinde tutmak, burada bir gün bile yatar olmayan suçlardan genç arkadaşlarımızı bayramda ailelerinden ayırmış olmak yeterince ayıp zaten" ifadelerini kullandı.

"SİLİVRİ'DEKİ HAKİM DUYGU HAKLILIK"

Ziyaret hakkında da değerlendirmelerde bulunan Özel, şunları kaydetti:

"Silivri’deki hakim duygu ise haklılık, moral üstünlüğü, atılan iftiraların milletin gönlünde karşılık bulmaması, somut zeminde de ispatlanamaması ve bu ispatlanamayan durumun tam bir suçsuzluk halinin, masumiyet halinin tescili ve bunun yarattığı memnuniyetten başka bir şey değildir. Ankara’dan buraya siyasi bir operasyonla yollanmış başsavcı, ‘Git bak, elinle koymuş gibi bulacaksın’ denen hiçbir şeyi bulamamaktadır. Çünkü yoktur. Geçmişte hatırlayın, seçimleri iptal ederlerken ‘Hiçbir şey olmamışsa da mutlaka bir şey olmuştur’ diyenler, ‘Efendim seçim mundar oldu’ diyenler, ‘Neden tekrar ediyorsunuz?’ diyene ‘Çünkü çaldılar’ diyenler. ‘Bakın görün şimdi çalamayacaklar, Osmanlı’nın tokadını yiyecek’ diyenler bu milletten iki ay sonra demokrasi tokadını yediler, akıllanmadılar. Bugün de karşı karşıya bulunduğumuz durum, Recep Tayyip Erdoğan ‘Bir ay sonra birbirlerinin yüzüne bakamayacak halde olacaklar’ diyordu, ‘Ailelerinin yüzüne bakamayacak halde olacaklar’ diyordu.

Ben biraz önce Ekrem Başkan’ın yüzüne baktım, aile görüşünde ailelerinin yüzüne bakıyorlar. Biz ailelerimizin yüzüne bakıyoruz. Masumiyet ve haklılık dışında hiçbir şey göremiyoruz. Tayyip Bey ‘Bir aya kadar her şey ortaya çıkacak’ dedi, dün 55’inci gün, diyor ki ‘Ne gördün, bir ispat gördün mü?’ Yok. Kanıt? Yok, Delil? Yok. MASAK Raporu? Yok. Orayı basıyor, buraya bakıyor, ‘Rüşvet var’ dedi, para yok. ‘İçinde’ dediği çantadan jammer çıktı, jammer kullanmanın suçu yok. ‘Niye jammer aldınız?’ dedi, AK Parti dönemindeki iktidarlarda AK Partili belediye başkanlarının aldığı çıktı. Hatta onların jammer’lı araçlarının olduğu ortaya çıktı. ‘Rüşvet para’ dediği yerden jammer çıktı, ‘Jammer almış, bunlar suçlu’ dedi, jammer’ı da kendi adamlarının aldığı çıktı. Ne söyledilerse boş çıkıyor, yalan çıkıyor. Şimdi ne gördün Tayyip Bey, ispat et. ‘Bir ahtapot gördüm kafasını burada gördüm, kollarını Anadolu’da gördüm, bir bacağını yurtdışında gördüm.’ Senden başka gören var mı? Yok. Kim görmüş? Akın söylüyor ama o da söyleyemiyor. O anlatıyor ben inanıyorum. Ama milleti inandıramıyor, çünkü bir tane ispat bulamıyor. Böyle bir durumdayız."

"SİSTEM TIKANDI"

"Öyle bir noktada ki sistem tıkandı. Onlar ispat edemiyorlar. Bizim de anlatacak bir suçumuz yok ki söylesin arkadaşlar, itiraf etsinler" diyen Özel, şunları kaydetti:

"Bakın bir suç varsa ve itiraf edilirse, delildir. Bir suç yoksa, yalanla savcı hatırı için söylenirse iftiradır. İtirafla iftira arasında kelime farkı yok, diziliş farkı var. İtiraf bulamadığı yerde iftira isteyen savcının istediği iftirayı tut ki buradan iki kişi attı. Güya kendini kurtardı. Kurtaramıyor da. Niye kurtaramıyor? Çünkü etkin pişmanlık meselesi indirim konusu sadece. Savcının dediği gibi basıp da gidemiyorsun. O iftirayı atanın yarın, öbür gün iftira attığı ortaya çıkarsa daha ağır cezası var. Niye insanları zorla suça itiyorsunuz? Bak, bir suç buluyorsan ortaya koy. Bulamıyorsan suça itme. İftiracılık suçtur. İftira attırdığın kişiler, yarın suçsuzluğunu ispatlar. Bu sefer iftira atanın başı derde girer. Hele hele iftira attıran. Bir önceki dönemin iftira attıran savcılarının yarısı burada hapis yatıyor, yarısı Pensilvanya’da keyif çatıyor arkadaşlar."

"TUTUKSUZ YARGILAMA YAPILSIN"

Özel, "Eğer Devlet Bey geçmiş dönemde olduğu gibi ‘Suçlu varsa, yargılanıp ceza alsın. Yoksa beraat etsin’ diyorsa o beraatın zamanı geldi. Bir ricada bulunsun, iddianame yazılsın, tutuksuz yargılama yapılsın. Hatta TRT gelsin, canlı versin. İftiralar da görülsün, kapı gibi cevapları da görülsün. Biz haklı çıkmaktan, haklılığımızı anlatmaktan yorulduk" dedi.

ERDOĞAN'A YANIT

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın belediyelere ilişkin açıklamasına yanıt veren Özel, şunları söyledi:

"Birincisi belediyelerle ilgili yeni bir yapı kurulması yıllardır Cumhuriyet Halk Partisi’nin, AK Partili belediyelerin de şikâyetlerini taşıyarak aktardığı bir husus. Belediyelerin çoğu elindeyken bu düzen iyi, şimdi belediyeleri kaybetmiş ‘Oturalım yeniden konuşalım. Valiliğin, kaymakamın yetkilerini konuşalım.’ Aynı Olağanüstü Hal kalkarken, Terörle Mücadele Yasasının içine nasıl OHAL yetkileri koydular, şimdi kayyımlar kalkacakken vali, kaymakamların kayyımkenki yetkilerini bir yere koymaya kalkıyorlarsa bu olacak iş değil. Ama yerel yönetimleri güçlendirmek, onların şeffaf ve adil denetimi bizim en çok isteyeceğimiz iş. Zaten yerel yönetimleri kimin denetleyeceği belli."

BAHÇELİ-ERDOĞAN UYUMSUZLUĞUNA DİKKAT ÇEKTİ

YPG'nin Suriye'de silah bırakıp bırakmayacağına ilişkin soru üzerine Özel, "Suriye'deki durum meselesini DEM Parti ile AKP arasında pinpon mücadelesini, topu karşı tarafa atma meselesini dikkatle takip ediyorum. Bana bu konuda bir bilgi verilmiş değil ki... Birisi başka söylüyor, birisi başka söylüyor. Okuduğumuzdan, duyduğumuzdan, çağrıdan, çağrının dilinden, çağrının coğrafyasından, çağrıdan sonra örneğin Devlet Bey itiraf etmedi mi 'Bazı PKK'lıların gidip Suriye'ye katılması konusunun gözetilmesi meselesinin karşılıklı olmasını.' Sayın Bahçeli'nin dediklerinden anlaşılan şu; devlet adına görüşmeyi yapanlar birtakım taahhütlerde bulunmuşlar, birtakım pazarlıklar yapmışlar. Devlet Bey de bunun ipuçlarını söyleyip durur" cevabını verdi.

Bahçeli ile Erdoğan arasındaki uyumsuzluğa vurgu yapan Özel, şunları kaydetti: "Tayyip Bey ise kendi milletvekillerine diyor ki 'Pazarlık yok, anlaşma yok, gidin bunu anlatın.' Devlet Bey'in ifadeleri, Tayyip Bey'in argümanlarını çökertiyor; Tayyip Bey'in davranışları da Devlet Bey'in ortaya attığı sözü paspas ediyor. Devlet Bey bu işe ne kadar daha dayanacak, Tayyip Bey tarafından söylediği sözün yerde bırakılmasına ya da Tayyip Bey her şey bu kadar ayan beyan iken 'gidin gidin anlatın, pazarlık yok.' Taraflar başka bir şey anlatmaya başladı. Ben bunun böyle olacağını söylediğimde aylar önce bana saldırıyorlardı."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER