Dünya

Kıbrıs açıklarında yeni doğal gaz keşfi: ExxonMobil ve Katar Enerji devrede

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) tek taraflı ilan ettiği deniz yetki alanında ExxonMobil ve Katar Enerji ortaklığıyla yapılan aramalarda, Pegasus-1 kuyusunda yeni bir doğal gaz rezervi keşfedildiği bildirildi.

Kıbrıs açıklarında yeni doğal gaz keşfi: ExxonMobil ve Katar Enerji devrede
08-07-2025 00:08
08-07-2025 19:38

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letymbiotis’in yaptığı açıklamaya göre, Pegasus-1 adı verilen kuyuda önemli bir doğal gaz rezervi bulundu.

ExxonMobil Başkan Yardımcısı John Ardill, keşfi GKRY Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides’e bir telekonferans aracılığıyla iletti. Kuyunun, adanın güneybatısında, 190 kilometre açıkta ve bin 921 metre derinlikte tespit edildiği açıklandı.

Ancak gaz miktarına dair net bir tahmin henüz paylaşılmadı; değerlendirme çalışmalarının önümüzdeki aylarda süreceği belirtildi.

ExxonMobil-Katar Enerji konsorsiyumu, GKRY'nin tek taraflı ilan ettiği münhasır ekonomik bölgesinde iki arama ruhsatına sahip.

Pegasus-1 kuyusu, 2019’da yine aynı bölgede keşfedilen Glaucus-1 kuyusuyla aynı Blok-10 sahasında yer alıyor. Glaucus-1’in 3,7 trilyon fit küp gaz içerdiği tahmin ediliyor.

Image

Fotoğraf: AA

SON 14 YILDA ALTINCI KEŞİF

Pegasus-1, GKRY'nin sözde deniz yetki alanında keşfedilen altıncı gaz sahası oldu. Daha önce bulunan sahalar arasında Zeus (2,5 trilyon fit küp), Cronos (3,1 trilyon fit küp) ve halen değerlendirme aşamasındaki Calypso kuyuları yer alıyor.

Bu sahalar, İtalya merkezli Eni ve Fransız enerji devi Total’in yürüttüğü Blok-6 aramalarında keşfedildi.

AFRODİT SAHASI VE MISIR'A GİDEN HAT

GKRY'nin denizlerdeki ilk ve en büyük doğal gaz keşfi ise 5,6 trilyon fit küp rezerv içeren Afrodit sahası. Bu saha Blok-12 içinde yer alıyor ve Chevron, NewMed Energy ve Shell ortaklığı tarafından işletiliyor.

Afrodit ve Cronos sahalarından çıkarılacak gazın, Mısır’a uzanacak boru hattıyla bu ülkeye gönderilmesi ve oradan Avrupa'ya ihraç edilmesi planlanıyor.

GKRY Enerji Bakanı George Papanastasiou, ExxonMobil, Eni ve Total gibi bölgedeki önde gelen enerji şirketlerinin, birbirine yakın doğalgaz sahalarını birlikte geliştirme seçeneğini değerlendirdiğini söyledi. Bu modelin hem maliyetleri azaltacağı hem de Doğu Akdeniz’in enerji ihracat potansiyelini hızlandıracağı belirtildi.

Image

Fotoğraf: AA

GKRY'NİN TEK TARAFLI ADIMLARI

GKRY, 2000’li yılların başında Doğu Akdeniz’de 13 parselden oluşan bir sözde MEB ilan ederek, bölgeyi tek taraflı olarak enerji sahasına dönüştürme çabasına girdi. GKRY, bu alanları farklı ülkelere ruhsatlandırarak enerji devlerini bölgeye çekti.

Eni, Total ve ExxonMobil gibi dünya çapında faaliyet gösteren enerji şirketlerine verilen ruhsatlar, bölgede fiili enerji arama faaliyetlerinin hız kazanmasına neden oldu. Ancak bu parsellerin önemli bir kısmı, Türkiye’nin kıta sahanlığı ile KKTC'nin hak iddia ettiği bölgelerle örtüşüyor.

Rum tarafının sözde MEB’inde bulunan 1, 4, 5, 6 ve 7. parseller, Türkiye'nin deniz yetki alanlarını ihlal ederken; 2, 3, 8, 9, 12 ve 13. parseller ise KKTC'nin hak iddia ettiği bölgelerle doğrudan çakışıyor.

Buna karşın, sadece 10. ve 11. parseller herhangi bir hak iddiası çatışması yaratmıyor.

GKRY'nin 6. parselde sürdürdüğü sondaj faaliyetleri ise özellikle dikkat çekici. Bu parselin bir kısmı Türkiye’nin kıta sahanlığına giriyor. Ancak bölgede görev yapan İtalyan ENI ve Fransız Total ortaklığındaki sondaj gemisi, söz konusu çakışan alana girmemiş durumda.

GKRY, Türkiye ve KKTC tarafından tanınmayan üç kritik deniz yetki alanı sınırlandırma anlaşmasına da imza atmış durumda. 2003’te Mısır, 2007’de Lübnan, 2010’da ise İsrail ile imzalanan bu anlaşmalar, sözde MEB'in uluslararası dayanakları gibi sunulsa da hukuki açıdan geçerliliği tartışmalı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER