Doç. Dr. Ünüvar, KKKA'nın Bunyaviridae ailesinden Nairovirus cinsi bir virüsün neden olduğu ciddi ve ölümcül seyreden viral hemorajik bir hastalık olduğunu belirtti. Hastalığın ilk kez 1944 yılında Kırım’da, ardından 1956’da Kongo’da tanımlandığını hatırlatan Ünüvar, KKKA virüsünün esas olarak Hyalomma cinsi keneler aracılığıyla bulaştığını ifade etti.
RİSK ALTINDAKİ GRUPLAR DİKKAT!
Kenelerle doğrudan temasın yanı sıra hasta hayvanların kan ve dokularıyla temasın da bulaşma riski taşıdığını vurgulayan Ünüvar, özellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar, sağlık çalışanları ve enfekte bireylerle yakın temasta bulunanların dikkatli olması gerektiğini söyledi.
KKKA BELİRTİLERİ VE TEDAVİ SÜRECİ
Yüksek ateş, baş ağrısı, halsizlik, kas ağrıları, kusma ve ishal gibi belirtilerle başlayan KKKA'nın, ilerleyen evrelerinde kanamalarla seyredebildiğini aktaran Ünüvar, “Hastalık tanısı klinik belirtilerle birlikte PCR ve ELISA gibi testlerle konulmaktadır” dedi. Tedavide spesifik bir ilaç olmamakla birlikte, destekleyici tedavilerin uygulandığını belirtti. Ribavirin adlı antiviral ilaç zaman zaman kullanılsa da etkinliğinin kesin olmadığını ekledi.
KORUNMA ÖNLEMLERİ HAYAT KURTARIYOR
Kenelere karşı alınacak bireysel önlemlerin önemine değinen Ünüvar, “Özellikle tarla, bahçe, orman ve piknik alanlarında uzun kollu, açık renkli kıyafetler tercih edilmeli, pantolon paçaları çorap içine sokulmalı ve yüzde 20-30 DEET içeren böcek kovucular kullanılmalıdır” dedi. Vücutta kene olup olmadığının sık sık kontrol edilmesi gerektiğini söyleyen uzman, kenelerin uygun şekilde çıkarılmasının da hayati olduğunu ifade etti.
“ERKEN TANIDAN VAZGEÇMEYİN”
KKKA’nın yüksek oranda morbidite ve mortaliteye neden olabileceğine dikkat çeken Ünüvar, erken tanı, etkili izolasyon ve koruyucu önlemlerin hastalıkla mücadelede kritik rol oynadığını belirterek farkındalık ve eğitim çalışmalarının önemine vurgu yaptı.
