
Sosyalist Cumhuriyet Partisi Gaziantep İl Başkanı Murat Soycan, İsrail-İran savaşı ile ilgili yaptığı açıklamada, İsrail’in saldırısının, bölgede emperyalizm ve siyonizm işgal projelerinin yeni bir aşaması olduğunu söyledi.
Soycan’ın açıklamaları şöyle:
İsrail'in 13 Haziran 2025'te İran'ın başta Tahran, Tebriz, Natanz olmak üzere birçok yerleşim yerindeki sivil ve askerî hedeflere düzenlediği saldırı, bölgede emperyalizm ve Siyonizm işgal projelerinin yeni bir aşamasıdır.
Bu saldırı, "önleyici müdahale" kisvesi altında İran'ın nükleer programı bahane edilerek, gerçekte İran topraklarının işgal edilmesi, parçalanması ve bölgesel devletlerin egemenliklerinin ortadan kaldırılması hedeflenmektedir. ABD–İsrail–İngiltere üçlüsünün İran’ı kuşatma ve Filistin’i yok etme planlarının en büyük müttefikleri, PKK ve Selefi-Cihatçı terör örgütleridir.
İsrail jetlerinin Suriye, Irak ve Ürdün hava sahasını kullanarak İran’a saldırması, sadece işgalci rejimin değil, bölge hükümetlerinin de bu saldırganlığa ortak olduğunu göstermektedir. Bu utanç verici işbirliği, mazlum milletlerin iradesine ve bölgesel bağımsızlığa ihanettir. Hava sahalarını emperyalist ve Siyonist savaş uçaklarına açan iktidarlar, bu suçun ortağıdır. Artık mesele yalnızca İsrail'in değil, ona yol veren, destek olan iktidarların da sorumluluğudur. İran’a karşı topyekûn bir savaş başlatılmıştır ve bu savaş bölgedeki tüm mazlum milletlere yöneliktir.
Emperyalizm; Türkiye, Suriye, İran ve Irak topraklarında etnik ve mezhepsel bölücülüğü, mazlum milletlerin birbirine kırdırılmasını “demokratik konfederalizm”, “demokratik toplum”, “inançlara saygı” gibi söylemlerle dayatmakta ve uygulamaktadır. Bu şekilde kurulmak istenen Kukla Kürdistan, Selefi-Cihatçı Terör Derebeylikleri ve “Büyük İsrail”, Amerika’nın “Genişletilmiş ve Büyük Ortadoğu Projesi” kapsamında doğrudan yer almaktadır.
Türkiye açısından bu projenin en önemli ayakları; başta Suriye’yi bölen emperyalist müdahaleye ve teröre verilen destek, İran ve Hizbullah karşıtı mezhepçi söylemler, “Yeni Anayasa” çalışmaları ve “Demokratik Toplum ve Barış Süreci” gibi başlıklarla karşımıza çıkan teslimiyetçi yaklaşımlardır.
İsrail'in saldırısı, emperyalizmin ve Siyonizmin bölgemizdeki kanlı ittifakını ve işgalci politikasını bir kez daha açıkça ortaya koymuştur. Bu saldırı yalnızca İran'ı değil; Suriye, Irak ve Yemen topraklarını da hedef alarak bölgesel devletlerin bağımsızlığını ve mazlum milletlerin birliğini tehdit etmektedir.
İşgalci İsrail rejimi ve Amerikan emperyalizmi, Suriye’yi devletsizleştirerek bu toprakları İran’a ve bölgeye karşı bir saldırı basamağına dönüştürmüştür. Siyonist rejim ve emperyalizm, Suriye’yi parçalayıp işgal ederken Suriye halkı, yıllardır emperyalist müdahaleler ve terörizmle savaşmaktadır. Irak’ın bağımsızlığı ve bütünlüğü ABD işgali sonrası yok edilmiştir. Irak halkı ve Haşdi Şabi gibi meşru direniş güçleri ülkelerini savunma hakkını kullanırken, Siyonist saldırganlık bu halkların iradesine meydan okumaktadır. Yemen’de Husiler, Suudi-Emirlik işgali ve vahşi ambargoya karşı kahramanca direnirken; Amerika ve İsrail'in Yemen'e yönelik tehditleri, bölgedeki emperyalist-Siyonist ittifakı açıkça göstermektedir.
Husi hareketi, Filistin halkının davasına verdiği destekle emperyalizmin hedefi haline gelmiştir. Yemen'in direnişi, tüm mazlum milletlere ilham olmaya devam etmektedir.
Bu saldırılar, ABD emperyalizminin bölgemizdeki kuklası Siyonist rejim ve müttefikleri eliyle yürüttüğü bir terör kampanyasıdır. Amaç; bölgeyi devletsizleştirmek, bağımsızlık ve özgürlük isteyen milletleri bastırmak, direniş eksenini dağıtmak ve bölgenin kaynaklarını yağmalamaktır.
Anti-emperyalist ve Anti-Siyonist Cephe Birleşmelidir!
İsrail'in saldırganlığı ve işgal politikaları meşru değildir! Filistin halkının kurtuluş mücadelesi gibi, İran’ın müdafaası da tüm dünya milletlerinin ve ezilen ulusların ortak davasıdır.
Türkiye’deki Amerikan üslerine el konulmalıdır!
İsrail’le yapılan tüm ticari, askerî ve siyasî işbirlikleri derhâl sonlandırılmalıdır!
ABD ve Batılı emperyalist güçlerin bölgemizdeki ve ülkemizdeki askerî varlığına son verilmelidir!
Bölge ülkelerinin egemenliğine ve bağımsızlığına yönelik her türlü müdahale reddedilmelidir!
Türkiye, Filistin, Lübnan, Suriye, Irak, Yemen, İran ve tüm bölge ülkeleri emperyalizmin ve Siyonizmin saldırılarına birlikte karşı durmalı; vatan savunması ve direniş en meşru hak olarak görülmelidir.
Emperyalizmin ve onun uzantısı Siyonist rejimin bölgemizdeki varlığı, başlı başına bir istikrarsızlık, terör ve savaş kaynağıdır. Gerçek barış, Filistin’in özgürleşmesi, bölge ülkelerinin bağımsızlaşması ve emperyalist-Siyonist işgalin sona ermesiyle mümkündür.
Emperyalist hegemonyaya ve Siyonist saldırganlığa karşı duran, özgürlüğü, bağımsızlığı ve onuru için mücadele eden İran’ın ve yiğit halkının yanındayız!
Bizler, iki yüz yıldır emperyalizmle ve feodalizmle savaşan bir ülkenin evlatları olarak; başta şehit düşen ve savaşan İran’ın kahraman evlatlarını devrimci duygularla selamlıyor, bölgenin mazlum milletleriyle dayanışma kararlılığımızı ilan ediyoruz.
“Emperyalizm mahv ve nabut olacaktır!”