Siyaset

Öztürkmen: Gaziantep, tarımsal afet bölgesi ilan edilmeli

CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla TBMM’de yaptığı açıklamada, çiftçilerin sorunlarını ve çözüm önerilerini paylaştı.

Öztürkmen: Gaziantep, tarımsal afet bölgesi ilan edilmeli
14-05-2025 01:19
14-05-2025 14:22
GAZİANTEP

CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla TBMM’de yaptığı açıklamada, çiftçilerin sorunlarını ve çözüm önerilerini paylaştı.

Gaziantep’i vuran don ve doluya dikkat çeken Öztürkmen, TARSİM tarım sigortası yaptıran çok sayıda çiftçinin, kuraklık ve dondan kaynaklanan zararlarının karşılanmadığını belirtti.

Öztürkmen, Gaziantep’in son 65 yılın en kurak kışını geride bıraktığını belirterek, üreticiye destek çağrısı yaptı.

Öztürkmen’in açıklamasından öne çıkanlar:

14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü... Ancak ne yazık ki, ülkemizde çiftçinin hali perişan.

Üzülerek görüyoruz ki, çiftçilerimiz her geçen gün biraz daha yoksullaşmakta, göç etmekte ve çiftçiliği bırakmaktadır. Üretim maliyetlerindeki fahiş artışlar, iklim krizinin etkileri, pazarlama sorunları, yeterli desteklerin olmaması ve köklü politika eksiklikleri, çiftçilerimizi adeta çaresiz bırakmıştır.

Mazot, gübre, ilaç fiyatlarındaki artış, üreticinin belini büküyor.

AKP’nin iş bilmez yöneticilerinin hatalı tarım politikaları nedeniyle, çiftçi sayımız ciddi şekilde azaldı. Tarım ülkesi olan 85 milyonluk Türkiye’de çiftçi sayısı 2 milyon 300 bine düştü.

2011’de tarım sektörü, toplam istihdamın % 24,8’ini oluştururken bu oran 2024 Haziran ayında % 14,7’ye düştü. Toplam istihdam 2011’den bu yana 9 milyon artarken tarım sektöründe çalışanların sayısı 1 milyon kişi azalarak 4 milyon 801 bine geriledi.

2013’te uygulanmaya başlanan Büyükşehir Kanunu ile köylerin mahalle olması tarım arazileri üzerindeki rant baskısını artırdı. Tarım arazilerinin arsaya dönüştürülmesinin kolaylaşması nedeniyle arazi fiyatlarındaki artış, çiftçiyi ister istemez, tarımdan on yıllarca emeği karşılığında elde edemeyeceği geliri, arazi satışından el etmeye yöneltiyor. 

Çiftçilerin üretime devam etmesi yönündeki zorluklardan bir diğeri ise iklim krizi. İklim krizinin Türkiye’de sebep olduğu olumsuzlukların başında kuraklık geliyor. 

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin birçok ilinde olduğu gibi Gaziantep'te de yağmurların zamanında düşmemesi beraberinde kuraklığı getirdi.

Gaziantep ve Kilis, son 65 yılın en kurak kışını yaşadı.

Birçok bölgede ürünler başak dahi tutmadı. Hasat edilemeyecek haldeki zayıf ürünler, hayvanların otlak alanı oldu.

Sadece kuraklık değil. Türkiye, Nisan ayının ortasında beklenmedik bir tarımsal felaketle karşı karşıya kaldı. 
Zirai don Gaziantep ile birlikte 36 ilimizde etkili oldu. Sıcaklıklardaki ani düşüşle beraber, kar ve dolu yağışı birçok şehirde meyve bahçeleri ve tarım alanlarına büyük zarar verdi.

BARAK OVASI SUYA HASRET

Üzüm bağları, dut ağaçları ve erken çiçek açan Antep fıstığı alanlarında don nedeniyle ciddi hasar oluştu.

Konya’dan Samsun’a, Malatya’dan Kastamonu’ya kadar birçok ilde meyve bahçeleri ciddi zarar gördü. 

Hafta sonu Gaziantep’in, Yavuzeli’nin köylerini dolaştım.

Üretici zor durumda. Yavuzeli’nin Göçmez köyünden nişanlı bir çiftle karşılaştım. Köyünü bırakıp şehirde asgari ücrete köle olmak istemeyen gençlerimiz.

Bu sene düğün hazırlığı yaparken, don nedeniyle fıstık mahsulleri yok olduğu için düğünü ertelemek zorunda kalmışlar.

Nisan ayında buradan seslendim. Zirai dondan etkilenen bölgelerin "tarımsal afet bölgesi" ilan edilmesi ve zarar gören çiftçilere hızla destek verilmesi gerektiğini vurguladım.

Çiftçi borçlarının faizsiz ertelenmesi çağrısında bulundum.

Bugüne kadar çiftçilerimiz için bir adım atılmadı.

Barak Ovası kuraklıkla mücadele ederken, iktidar çiftçileri görmezden geliyor.

TARSİM TARIM SİGORTASI, ÇİFTÇİLERİN ZARARINI KARŞILAMIYOR

Dondan etkilenen çiftçilerimizin bir kısmı TARSİM Tarım Sigortası’ndan yararlanıyor. Geçen yıl 900 bine yakın üretici sigorta yaptırmış. Sigortalanmayan en az 1.4 milyon üretici var. Çiftçilerin sigorta yaptırması teşvik edilmeli. Devletin TARSİM sigortası prim desteğini şu anki yüzde 50 oranından yüzde 75'e çıkararak çiftçilere daha fazla katkı sağlaması gerekmektedir.

Sigorta, çiftçinin bir yıllık zararının bir bölümünü karşılıyor. Oysa memleketim Gaziantep’te üreticinin zararı ne yazık ki bir yıldan daha fazla.

 Antep fıstığı çok hassas bir ağaçtır ve bu yıl don olayının vurması 3 yıl artık bu ağaçlardan ürün alamayacağımız anlamına geliyor. Ağaçlarımızda 'karagöz' dediğimiz fıstık veren gözler bile don olayından dolayı kurudu. Çiftçilerimiz bu zamana kadar iki defa bahçelerini ilaçladı, gübreledi, sürdü. Budamasını yaptı. Çiftçi büyük maliyetler harcadı. Çiftçinin nefes alabilmesi için devlet desteği verilmesi gerekiyor.

Zorunlu olarak TARSİM Tarım Sigortası yapan birçok köylümüz, don ve kuraklık kapsamı dışında bırakıldı. Çiftçilerimizden zorla sigorta primi tahsil ediliyor ancak zararları karşılanmıyor. Bölgede en büyük sorun, kuraklık, don ve dolu olayları. Bunların kapsam dışında bırakılması, çiftçiye çifte darbe oluyor. Çiftçi hem mahsul alamıyor, hem sigorta ücretini ödüyor ama zararını karşılayamıyor. Bu yapılanlar, çiftçiliği bitirme adımlarıdır.

İthal hayvanlar ile besiciliği bitiren iktidar, sebze-meyve ithalatı ile çiftçiliği bitiriyor.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER