
Gaziosmanpaşa Belediyesi Meclisi’nde yapılan belediye başkanvekili seçimini AKP’li Eray Karadeniz’in kazanmasına yurttaşlar tepki göstermişti. FETÖ’yle mücadelesiyle bilinen ve 22 yıl önce evinin önünde katledilen akademisyen Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu söz konusu olayı “utanma” duygusu üzerinden ele alarak; “Utanmayan kazanır; ahlaki çözülmeden çıkan yeni toplumsal norm… Biz bugün hem utançla yüzleşilmeyen, hem de utanmanın ortadan kaldırıldığı bir düzene tanıklık ediyoruz. Bir an önce etik bir düzeni daha yüksek sesle talep etmeye ve anlatmaya mecburuz” dedi.
Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe’nin tutuklanarak görevden alınmasının ardından önceki gün yapılan belediye başkanvekili seçimini, AKP’li Eray Karadeniz kazandı. Meclis çoğunluğunun Cumhur İttifakı’nda olduğu ilçede Karadeniz 21, CHP’nin adayı Murat Topaloğlu 16 oy aldı. Karara tepki gösteren CHP’li üyeler, “Gaziosmanpaşa halkının iradesi gasp edildi. Reisinizden öğrendiniz” diyerek alkışlarla salondan ayrıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Akdeniz’i tebrik etmek için telefonla aradı.
‘UTANMA EYLEMİNİN YIKIMI’
FETÖ’yle mücadelesiyle bilinen ve 22 yıl önce evinin önünde katledilen akademisyen Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu önceki gün sosyal medya hesabından söz konusu duruma ilişkin “Utanmayan kazanır; ahlaki çözülmeden çıkan yeni toplumsal norm…” ifadelerini kullandı. Bu paylaşımın ardından dün yaptığı paylaşımında ise Hablemitoğlu, “CHP’i belediyelere yönelik müdahalelerin, özellikle dün olduğu gibi, birer şova dönüştürülmesi, gözaltı görüntülerinin alenen sergilenmesi ve adaletin değil, intikam duygusunun teşvik edilmesi, toplumda utanma eyleminin yıkımına işaret ediyor. Bu sahneler aynı zamanda bireyleri ya da kurumları utançtan kurtarıyor gibi sunuluyor. Ve bu durum, utanç ve utanma arasındaki farkı daha da görünür kılıyor; utanç, içsel bir duygu ve olguyken, utanmak, toplumsal bir eylemdir. Biz bugün hem utançla yüzleşilmeyen, hem de utanmanın ortadan kaldırıldığı bir düzene tanıklık ediyoruz” dedi.
‘PUSULA ÇOKTAN DEVRE DIŞI BIRAKILDI’
“Yaşadıklarımızı kavramlarla doğru anlamlandırmadığımızda işler karışıyor” diyen Hablemitoğlu; “Toplumun ‘Neden utanmıyorlar?’ sorusu, aslında şunu demesidir; ‘Ortak bir zeminde olduğumuzu sanıyorduk. Ama değiliz.’ Utanmanın yıkıldığı yerde, utanç da bireyin iç dünyasında sağlıklı biçimde oluşamıyor. Çünkü utanmak, utancın toplumsal işlenme yolu. Bu gerçekleşmediğinde, dün izlediğimiz görüntülerde olduğu gibi, utanç açığa çıkamıyor ya da gösterişli savunma mekanizmalarıyla yer değiştiriyor. Utanmak bir toplumsal bağdır; bir düzenleyici mekanizmadır. Bu bağ kopmuşsa, utanma da ortadan kalkar. Bugün Türkiye’de tanık olduğumuz sahnelerde, utancın inkârı ve utanmanın ortadan kalkması, sadece bir siyasi yozlaşmanın değil, aynı zamanda toplumsal çözülmenin göstergesidir. Bu yüzden artık siyasi teamül ya da siyasi nezaket beklentisi, gerçeği kavramakta yetersiz kaldığımızı gösteriyor. Çünkü olan biteni anlamlandırmak için elimizde tuttuğumuz etik pusula çoktan devre dışı bırakıldı. Bir an önce etik bir düzeni daha yüksek sesle talep etmeye ve anlatmaya mecburuz” ifadelerini kullandı.