1936 yılında Dorset’teki Maiden Castle adlı tarihî kalede yapılan kazılarda, 62 kişinin iskeletine ulaşılan bir toplu mezar keşfedildi.
O dönem kazıya liderlik eden ünlü arkeolog Sir Mortimer Wheeler, bu ölümlerin Roma ordusunun vahşi saldırısının bir sonucu olduğunu öne sürmüştü.
Ancak Bournemouth Üniversitesi araştırmacıları, gelişmiş radyokarbon tarihleme yöntemleriyle kemikleri yeniden inceledi ve şok edici bir sonuca ulaştı: Bu insanlar, Romalılar İngiltere’ye ayak basmadan önce öldürülmüştü.
SAVAŞ DEĞİL, ÇETE İNFAZLARI
Kazı başkanı Miles Russell, bulunan bulguların tek bir savaşta değil, zaman içinde farklı dönemlerde meydana gelen infazlara işaret ettiğini söyledi:
“Bu ölümler bir tepeden yapılan son savunma savaşı değil. Aksine, insanları gözdağı vermek için tepeye sürükleyip öldürdükleri çete tarzı infazlar. Game of Thrones’taki gibi baronlar; birbirlerini ticaret yolları ve koruma rantı için katletmişler.”
İskeletler üzerinde yapılan incelemeler, öldürülen kişilerin neredeyse hepsinin kafataslarının defalarca kılıç darbeleriyle parçalandığını, ancak hiçbirinde savunma yarası olmadığını ortaya koydu.
Russell, “Bunlar bir kere değil, tekrar tekrar kafalarına vurularak öldürülmüş. Bu bir savaş değil, bir mesaj. Aşırı güç kullanılarak yapılan çete infazları bunlar” dedi.
NAZİ KORKUSU GERÇEĞİ GÖLGELEDİ
1930’larda öne sürülen “Roma katliamı” anlatısının uzun yıllar gerçek kabul edilmesinde, Sir Mortimer Wheeler’in itibarı kadar, dönemin siyasi atmosferinin de etkisi vardı. Araştırmacılar, Nazi Almanyası’nın tehdidiyle yüzleşen İngiliz kamuoyunun, bu tarz dış düşman anlatılarına daha kolay inandığını belirtiyor.
Yeni bulgulara göre şiddetin büyük kısmı, MS 1. yüzyılın başlarında, yani Roma işgalinden yaklaşık 40 yıl önce gerçekleşti. Araştırmacılar, bu dönemin sosyal ve siyasal çalkantılarla dolu olduğunu, bölgesel çatışmalar ve kan davalarının yaygınlaştığını söylüyor.
Oxford Journal of Archaeology’de yayınlanan araştırmada şu ifadeler yer alıyor:
“Bu insanlar bir Roma saldırısında değil, demir çağın sonlarında yaşanan, ancak bir o kadar dramatik olan yerel şiddet olaylarında öldürüldü. Yağmalar, anlaşmazlık çözme yöntemleri ya da hanedan çatışmaları söz konusu olabilir. İlginç şekilde, Roma’nın Britannia eyaletini kurmasından kısa bir süre sonra bu tür infazların sona erdiği görülüyor.”
