Nasıl bir belaymış, bilemedim değerli okurlar. Akla zarar. Bu coranaya yakalanan en yakın arkadaşlarımızın anlattıklarına ve yaşadıklarına inanasınız gelmez. Kısaca coranaya yakalanan arkadaşımın yaşadıklarını sizlerle paylaşayım istedim. Başlangıç evresi kulağınıza küpe olsun…
Genizde yani gırtlakta hafifi gıcıklık… Vücutta zaman zaman ateş. Baş ağrısı, ishal ve halsizlik. Bel ağrıları, vücut kırgınlığı, gelip giden ateş nöbeti. Tedavi süreci dayanılmaz, ilaç tedavisi başladığında ölümle kalım arası ince bir çizgidesin…
Hal böyleyken, umursamadan, ciddiye almadan, kınaya git, düğüne git, taziyeye git, tatile git, denize git, aile toplantılarında mübarek kurban da el öpmeye git, git oğlu git, canın nereye gitmek istediyse git…
Sonuç; facia, normale dönelim derken alabora olduk. Sağlık Bakanı sayın Koca’nın açıklamaları bir işe yaramıyor, Gaziantep Valisi'nin serzenişleri beyhude…
Gaziantepli vatandaş bildiğini okuyor, düğün dernek hak getire kurala uyulmadan gereği yapılıyor, sosyal mesafe ve maske kimin umurunda.
Sosyal mesafe kuralına uyulmadan, bu lanet olası virüsü dikkate almadan, yaşamaya devam edersen eğer, bir gün sen de bu mikropla tanışacaksın, o yüzden mutlaka kurallara uymamız, maskesiz sokağa çıkmamamız gerek…
Son günlerde Gaziantep’te tırmanışa geçen virüs bu gidişle sahra hastanelerinin kurulmasına vesile olacak.