Kadınların sesini yükselttiği filmler

Özel Sinema Kulübü Sinemia Kadınlar Günü’nü yine sinema ile kutluyor.

Kültür & Sanat - 6 yıl önce

 

Özel Sinema Kulübü Sinemia Kadınlar Günü’nü yine sinema ile kutluyor. Sinemia.com editörlerinin bu özel gün için oluşturduğu listede, kadının tek tipleştirilmesine, kimliksizleştirilmesine ve varlığının ikinci plana atılmasına karşı çıkan filmler yer alıyor. Şalvar Davası, Kadının Adı Yok gibi Türkiye klasiklerinden Thelma ve Louise, Karamel, Persepolis gibi dünyanın dört bir yanında hayat bulan yapımlara renkli bir seçki sunuluyor.

Özel Sinema Kulübü Sinemia, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde, dünya ve Türkiye’deki kadınların sesini sinema aracılığıyla duyuran yapımları derledi. sinemia.com editörleri tarafından seçilen filmlerin başrollerinde tüm zorluklara rağmen ayakta kalan, özgüvenli, renkli, akıllı ve güzel kadınlar yer alıyor. İşte o listedeki filmlerden bazıları:

Şalvar davası (1983)

Film kadınların karnından sıpanın, sırtından sopanın eksik edilmediği bir köyde geçer. Köyün eski güzellerinden Elif’in taze dul olarak oraya geri dönmesiyle kıyamet kopar. Köyün erkekleri ile kadınları arasında ipler gerilir, kadının fendi erkeği yenecektir.

Çılgın Max: Öfkeli Yollar (Mad Max : Fury Road, 2015)

Geriye bir avuç doğal kaynak kalmış, onunla beraber de ne kadar kaynak varsa hepsini elinde tutan bir Tiran lideri ve onun karılarını alıp kaçıran imparator Furiosa. Bakalım bu kadın dayanışmasında Mad Max hangi tarafı seçecek.

Orlando (1992)

Virginia Woolf'un aynı adlı romanında uyarlanmış, 4 asırlık bir sürece yayılarak cinsel kimlikleri inceleyen oldukça ilginç bir film.Cinsiyet meselesi aynı oyuncu üzerinden, cinsiyeti değişerek irdeleniyor. İzlenesi bir şaheser.

Uçurtmayı Vurmasınlar (1989)

Özgürlüğün ne olduğunu en güzel anlatan filmlerden. İnci'si, Barış'ı ile demir parmaklıkların ardında bir avuç kadının yanı başına çekiyor sizi,onlarla birlikte kah kahkahalara kah hıçkırıklara boğuyor. Filmin umudu olan Barış'ın varlığı ise sözcüklerle anlatılabilecek gibi değil.

Karamel (Caramel, 2007)

Beyrut’ta bir güzellik salonunda bir araya gelen 4 farklı kadının sevimli, renkli, sıcacık hikayelerine şahit oluyoruz. Yönetmeni ve başrol oyuncusu Nadine Labaki filmi öyle içten çekmiş ki, izlerken kendinizi mahallenizde hissedebilirsiniz.

Thelma ve Louise (Thelma & Louise, 1991)

Yaşadıkları hayatın dayattığı şartlar arasında sıkışıp kalmış iki kadının yolculuk üzerinden özgürleşme öyküsünü anlatan Thelma ve Louise,kadın filmleri arasında bir klasiktir. Yol boyunca başlarına gelen her türlü zorlukla mücadele ederek, kendi duvarlarını yıkarlar.

Kadının Adı Yok (1988)

Duygu Asena’nın aynı adlı romanından uyarlanan, Atıf Yılmaz'ın yönettiği film günümüzde de güncelliğini koruyor. Filmde bir kadının, çocukluğundan bu yana, başta babasından sonra toplumdaki erkeklerden gördüğü baskı ve şiddeti anlama ve anlamlandırma çabasını izliyoruz.

Şeytan Marka Giyer (The Devil Wears Prada, 2006)

Film çok güncel bir gündeme, modern kölelik sistemine parmak basıyor. Sistemin kadına dayattığı sıfır beden olma, topuklu giyinme, sürekli makyaj gezmek gibi her an bakımlı ve alımlı olma koşullarını, esprili ve akıcı bir dille anlatıyor.

Yedi Kocalı Hürmüz (2009)

Sadık Şendil tarafından 1971 yılında yazılan tiyatro oyunu Yedi Kocalı Hürmüz. 2009 yılında Ezel Akay tarafından sinemaya uyarlandı. Hikaye, kendini kadının toplumdaki yerini belirlemeye adamış eril söyleme karşı çıkıyor. Üstelik de bunu şıkır şıkır, çok keyifli bir şekilde yapıyor.

Küçük Kadınlar (Little Women, 1994)

Babaları savaşta olan 4 kız kardeş ve annelerinin öyküsü. Joe, Meg, Beth ve Amy'nin duygulu, sevgi, fedakarlık, inat, başarı dolu öykülerini anlatan, tüm aile toplaşıp izlenesi bir klasik. En güzel kız kardeşlik öyküsü.

Persepolis (2007)

Marjane Satrapi'nin çizgi roman olarak yazılmış otobiyografik öyküsünden uyarlanan Persepolis’te İran İslam Devrimiyle değişen yaşamları ve artan baskıyı, laf altında kalmayan, özgür ruhlu, erken ergenleşmiş bir kız çocuğu olan Marjane'in gözünden seyrediyoruz.

Aaahh Belinda (1986)

Başrolünü Müjde Ar'ın üstlendiği Atıf Yılmaz filmi, birbirinden çok farklı iki kadının hayatına bakmamızı sağlıyor. Biri geleneksel kadın rollerine burun kıvıran bir tiyatro oyuncusu, diğeri kendini ailesini memnun etmeye adamış bir ev kadını olan bu iki kadının ortak yönü nedir sizce?

Prenses Mononoke (Prenses Mononoke, 1997)

Miyazaki'nin belki de en iyi animasyonlarından. Sinemaya kazandırılmış bir başyapıt.Orman canlıları ile, doğayı hızlı ve acımasızca tüketen insanlar arasında mücadeleyi anlatıyor. Evet, kahramanımız bir prenses!

Haftanın Öne Çıkanları

Gaziantepli çoban Aysun Kayacı'dan özür diledi

2018-03-04 22:43 - Gündem

Gaziantep'te masaj salonlarına operasyon: 90 gözaltı

2018-03-06 10:46 - Asayiş

Başpınar yolunda korkunç kaza: 1 ölü

2018-03-06 21:37 - Asayiş

Nükleer Tıp’ta ‘Miyokard Perfüzyon Sintigrafi’ yöntemi

2018-03-06 14:57 - Sağlık

Ak Parti Gaziantep yürütme kurulu belli oldu

2018-03-06 09:22 - Siyaset

Gaziantep'te 25 yaşındaki gencin kafasına sıktılar!

2018-03-04 00:24 - Asayiş

Doç. Dr. Oral Cenk Aktaş, Sankonuk'ta

2018-03-07 08:25 - Eğitim

Gaziantep'te sokak ortasında tek kurşunla infaz!

2018-03-04 00:19 - Asayiş

Başkanlığa Hale Konukoğlu seçildi

2018-03-05 07:24 - Yerel

En çok ilan yayınlanan şehir Gaziantep

2018-03-03 19:48 - Ekonomi

İlgili Haberler

Kärcher’in “İlk Türk Kadın Ressamlarından Mihri” sergisi Gaziantep’te…

08:42 - Kültür & Sanat

Ressam Zehra Sengir resim sergisini açtı

10:23 - Kültür & Sanat

Gaziantep pilot bölge seçildi

18:11 - Kültür & Sanat

Ressam Zehra Sengir, resim sergisi açacak

17:50 - Kültür & Sanat

Ressam Orhan Zafer’in resim sergisi devam ediyor

12:02 - Kültür & Sanat

Günün Manşetleri

Ayşe Ateş'ten iddianame tepkisi: İçi boş kağıt parçası!

21:25 - Gündem

İkizler ve üçüzlerden sonra dördüzler de CHP'ye katıldı!

18:50 - Siyaset

Adalet arayan Nurgül Göksu'nun hesapları askıya alındı!

18:36 - Gündem

AKP'de 'Osman Kavala' kavgası kızıştı!

18:20 - Gündem

Mesut Kocagöz'ün tutukluluğuna itiraz yine reddedildi!

18:03 - Gündem