AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin genel merkezinde açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin tökezlesin isteyenler bir takım şer şebekeleri faaliyetlerine devam ediyorlar. Dış politikada biz bunları iyi tanırız.
Kara propaganda odakları yoğunlaşmış durumda. ‘Erdoğan'ın siyasi hayatı bitti' gibisinden bu propagandaları yoğunlaştırılıyorlar. Türkiye'nin eli zayıflasın istiyorlar.
İtiraz süreci hakkında da müthiş bir rahatsızlık duyuyorlar.
Yüzde 85 bir katılım oranı ve yüzde 52 bir zaferdir. Cumhur İttifakı'nın yüzde 52'ye yakın bir oy olması bunları ciddi bir şekilde rahatsız ediyor.
Tabi Erdoğan eşittir Türkiye diyerek Erdoğan'ın eli zayıflarsa Türkiye'ye istediğimizi yaptırırız mantığıyla hareket ediyorlar. Türkiye'nin milli çıkarları Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kurumlarımız tarafından etkili bir biçimde savunulacaktır.
'SÜRECİN PATRONU YSK'DIR'Bu itiraz süreci sadece AK Parti'nin yürüttüğü bir süreç değildir. Sürecin patronu YSK'dır. YSK deneyime sahip bir kurumdur. Yürütülen seçimler özelikle son yıllarda demokrasi tarihine altın harflerle geçmiştir.
Her partiden vatandaşlarımız bu süreci gözlemleyebildiği gibi sürecin içine giriyor. Sürece ve sonuca saygı göstereceğiz.
Vatandaşımıza ve milletin iradesine güvenmeliyiz.
Süreci akamete uğratmaya çalışmamak lazım.
Biz her bir AK Parti oyunun ortaya çıkması için sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu aynı zamanda başka bir partiye verilen oyların heba olmamasını sağlıyor.
'SİYASİ HAYATIMIZ HAK EDİLMİŞ ZAFERLERLE DOLUDUR'Kendi tarihlerinde olan bir şeyi AK Parti'nin tarihinde varmış gibi göstermeleri büyük bir manipülasyondur. Siyasi hayatımız hak edilmiş zaferlerle doludur. Şeffaflıktan yanayız ve her oyun sandığa yansımasından yanayız.
Kendi tarihlerinde olan bir şeyi AK Parti'nin tarihinde varmış gibi göstermeleri büyük bir manipülasyondur. Siyasi hayatımız hak edilmiş zaferlerle doludur.
Şeffaflıktan yanayız ve her oyun sandığa yansımasından yanayız. Sonuç ne olursa olsun hiçbir vatandaşımızın incinmesini istemiyoruz. Demokraside herkes kazanır kimse kaybetmez. Sonuç olarak milletimiz ve demokrasimiz kazanacaktır.
Türkiye'nin sahibi millettir. Milletimiz ne derse o olur. Sandıkta Türkiye'yi şunlar yönetsin der ve talimatı alıp milletimizin isteklerini yerine getiririz. Milletimizin talimatının tam olarak tecelli etmesini sağlayalım.
Maddi hataların düzeltilmesine dönük tespit ve talep sürecimiz devam edecektir. Burada güçlü bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Hiçbir anormallik olmayan gayet doğal bir süreç yürütülmektedir.
Bunların sonucunda gayet doğal bir süreç yürüyor. Bizim oylarımızın arttığı gibi CHP'nin de oyunun arttığı yerler oluyor.
Bu süreci hakkın ve adaletin süreci olarak görmek lazım.
'İSTİSMARA YÖNELİK BİR İFADE ORTAYA ÇIKMIŞTIR'(İmamoğlu'nun İBB Başkanı sıfatını kullanması) Her vatandaşımızın ve siyasi şahsiyetin Anıtkabir ziyaretinden memnuniyet duyarız. CHP adayının ziyaretinde ise Anıtkabir defterine attığı imzada bu saygıyı zedeleyen bir ifade ortaya çıkmıştır. Anıtkabir defterine attığı imzada maalesef istismara yönelik bir ifade ortaya çıkmıştır. Eğer o deftere bir kişi istediği makamın sıfatını kullanarak imza atarsa son derece saygısızca bir iş yapmış olur. Oraya İstanbul Belediye Başkanı diye imza atması açık bir istismar durumudur. Bu son derece yanlış olmuştur.
Anıtkabir defterine alelusul istismar edemezsiniz bu aynı zamanda YSK'ya saygısızlıktır. Bu şekilde bir istismarın ortaya çıkmasında büyük bir üzüntü duyuyoruz. Oradaki komutanlığın bu durumda bırakılmasından da büyük bir üzüntü duyuyoruz.
Demokratik rejimin doğası gereği kazanan milletimiz olacaktır. Şu anda bu kadar sıkıntılı durum varken hukuki süreci beklemek en doğrusudur. Herkesi sonucu bekleyemeye davet ediyoruz.
