Murat Kurum izin vermiş, İmamoğlu iptal etmiş!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, eski Başbakan Tansu Çiller’in AKP’nin İBB Başkan adayı Murat Kurum’a verdiği desteğin nedenini açıkladı. İmamoğu, Çiller için, “Tabii ki Kurum’u destekleyecek ballı börekli imar verdi ben iptal ettim” dedi.

Sadece seçim dönemlerinde AKP’ye destek vermek için ortaya çıkan eski Başbakan Tansu Çiller’in, Murat Kurum sevdası rant çıktı. İmamoğlu, Çekmeköy’de yaptığı konuşmada Çiller’in sıkıntısını açıkladı. Tansu Çiller’in Kilyos’taki arazisinin yapılma iznini 4 katına çıkaran ve Çevre Bakanı Murat Kurum tarafından onaylanan imar planı İmamoğlu döneminde İBB’nin açtığı dava sonucu iptal oldu.

İmamoğlu, Çiller’in Sarıyer’de bulunan 13 bin metrekarelik araziye “ballı börek” gibi imar izni çıkarıldığı için bu Kurum’a destek verdiğini belirtti. Çiller için ‘ekonomiyi perişan etmekte marifetlidir’ diyen İmamoğlu, “Bugünkü gibi 3 haneli enflasyonu yüksek faizleri 90’lı yıllarda yaşatmış birisidir. Hanımefendi desteğini rakibim Sayın Kurum’a demiş. Kendisine ait 13 bin metrekare arıziye ballı börek bir imar çıkardığı için Şehircilik Bakanı onun için destekliyor. Sarıyer’de 13 bin metre karelik şahsına ait araziye ısrarla imar açtırdı biz de ısrarla dava açtık orayı iptal ettirdik bana diye destek versin destek vereceği yeri biliyor. O rant kazanmasına sebep olmuş ben de milletime rant kazandırmak için çalışıyorum” ifadelerini kullandı.

BUĞRA GÖKÇE ‘BALLI BÖREK’ İMAR ÇIKAN ARAZİNİN HİKAYESİNİN ANLATTI

İBB’nin eski Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe, İmamoğlu’nun Çekmeköy’deki mitinginin ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Çiller ailesine ait şirketin yönetiminde olan ve Murat Kurum’un Çevre ve Şehircilik Bakanlığı döneminde imar planı değiştirilen Kilyos’taki arazinin hikayesini paylaştı. Gökçe, yapılan plan değişikliği ile doğal sit alanının ranta açıldığını ve İBB’nin bu karara itiraz ederek dava açtığını, sonuç olarak mahkemenin planı iptal ettiğini belirtti.

Tansu Çiller neden Murat Kurum’a destek açıkladı?

Nedeni çok açık:

Murat Kurum Bakanlığı döneminde Kilyos’ta Çiller ailesine ait bir şirketin yönetiminde olan arazinin imar planını değiştirerek, doğal SİT alanını ranta açtı.

İBB gereken davayı açtı ve plan değişikliği iptal edildi.

İbretlik bir hikaye

1- Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 21 Mayıs 2020’de Çiller ailesi yönetiminde bir şirkete ait Kilyos’taki yaklaşık 30 bin metrekarelik arazinin imar planını değiştirdi.

2- Plan değişikliği ile konut alanı olarak belirlenmiş parsel, otel yapılacak şekilde düzenlendi. 4 bin 586 metrekarelik inşaat alanı 5 kat arttırılarak 24 bin metrekareye çıkarıldı.

3- Doğal sit alanı statüstündeki planın değişmesine ve ayrıcalıklı bir düzenleme yapılmasına Sn. @ekrem_imamoglu öncülüğünde itiraz ettik. Bakanlık itirazımızı reddetse de açılan dava sonucunda 2022 yılında mahkeme planı iptal etti.

Ama iş burada bitmedi.

4- Murat Kurum yönetimindeki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bu sefer Çiller ailesine ait araziyi de kapsayan, İstanbul Sarıyer Kısırkaya’daki 60 parsellik bölgenin imar planlarını değiştirdi.

5- Plan değişikliği ile park, ibadet ve yol alanları azaltılırken konut, ticaret ve turizm alanları arttırıldı.

6- 273 bin metrekareyi kapsayan alanda konut, ticaret, turizm ve günübirlik tesis alanı yaklaşık yüzde 20 oranında artırıldı.

7- İBB yine Bakanlığa itiraz etti. Bakanlık itirazı reddetti. Açılan dava sonucunda mahkeme itirazı haklı görerek, plan değişikliğini iptal etti.

Çiller ailesi yönetimindeki şirkete ait arazi 3’üncü derece doğal sit alanı içerisinde yer alıyor. Kritik nokta. Dava açtığımız tarihte bu arazi şirketin kredi borçlarına karşılık Halkbank’a ipotek ettirilmişti. Şayet bu plan değişikliği geçseydi, arazi değerlenecek, milyonlarca dolarlık bir rant aktarımı gerçekleşecekti.

Halbuki 2019 yılında halkın görevi Sn. @ekrem_imamoglu’na vermesiyle İstanbul’da kişilere, kurumlara, zümrelere değil 16 milyon İstanbulluya hizmet etme dönemi başladı.

Rant değil halk odaklı bir bakış açısıyla hareket edildi.

Kimseye bir imtiyaz tanınmadı, ayrıcalık verilmedi. Sahilin kenarındaki kaçak yapılar nasıl yıkıldıysa, kişilere rant aktarmak için imar planı değiştirme zihniyeti de öyle yıkıldı.

31 Mart’ta İstanbul işte bu iki zihniyet arasında bir karar verecek. Çiller olması gereken yerde tutumunu almış durumda. Aynılar aynı yerde buluştu. İnanıyorum ki 16 milyon İstanbullu da “Tam yol ileri” diyecek, İstanbul’a hizmet edenlerin yanında yerini alacak.