Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Dünya’da “Nereye gideyim, ne tadayım" trendinin yükseldiğini belirterek, Kapadokya'ya gelen Japon, Güney Koreli ve Çinli turistleri bölgeye getirmeyi yeni hedef olarak belirlediklerini söyledi. 

 

Büyükşehir Belediye Başkanı Şahin’in, Ankara'da görev yapan Gaziantepli bürokratların onuruna verdiği iftar programı, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. 

Programda konuşan Şahin, ramazanın birlik, beraberlik, gönül alma, rahmet ve sıla-i rahim olduğunu bildirerek, Gaziantep'in yetiştirdiği, Ankara'ya taşıdığı beşeri sermayeyle buluştuklarını söyledi. 

Kardeşlik sofrasında, gönül iftarında bir araya geldiklerini aktaran Şahin, bu tür buluşmaları çocukların, gençlerin, ailelerin birbirini tanıması ve bu çınarın bağlarının güçlü kalması açısından önemsediğini vurguladı.

Başkan Fatma Şahin, Gaziantep’in her konuda olduğu gibi beşeri sermayeyi, kalkınmanın bir parçası yapmaya devam edeceğini kaydetti.

Gaziantep'teki turizm faaliyetlerine değinen başkan, Hitit, Roma, Osmanlı, Selçuklu medeniyetlerinin eserlerini barındıran kentin, Mezopotamya'nın en güzel noktasında olduğunu anlattı.

Şahin, şöyle devam etti: “Dünya’da, ’nereye gideyim, ne tadayım’ trendi yükseliyor, bu durum yeni bir turizm çeşitliliği yaratıyor. Böyle baktığımız zaman da burası bize büyük bir potansiyel veriyor. Önemli olan bu gücü uluslararası boyuta taşımak. Bu, ulusalda istediğimiz noktaya geldi. Yeni hedefimiz; Kapadokya'ya gelen Japon, Güney Koreli ve Çinli turisti bölgeye getirmek."

Fatma Şahin, Gaziantep Hayvanat Bahçesi'nin geçen sene 4 milyon ziyaretçi ağırladığını, bu sene 8 milyon ziyaretçiye ulaşmayı hedeflediklerini bildirdi.

Gaziantep Valisi Davut Gül, Gazianteplilerin, Dünya’nın veya Türkiye'nin neresinde olursa olsun şehre katkı sunmaya çalıştıklarını vurgulayarak, bu birlik ve bütünlüğün daim olmasını diledi.

Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de ramazanın, sıradanlaşan, rutinleşen ve manasını kaybeden insan hayatına Allah'ın müdahalesi olduğunu kaydetti.

Hayatta en büyük kaybın, servetini ya da dostunu, kardeşini kaybetmek olmadığını aktaran Görmez, "İnsanın Dünya’da en büyük kaybı, hayatın manasını kaybetmektir. Var oluşun hikmetini kaybetmek kadar büyük bir kayıp yoktur insanlık için. İnsan hayatındaki en tehlikeli şey hayatın rutinleşmesidir" diye konuştu.

Editör: Turgut Bozgeyik

HABERİ SİTEDEN OKU...