Türkiye’nin ihracat devlerinden biri olan Gaziantep, ekonomik iflasın sembolü haline geldi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) 2024 yılı verilerine göre, Türkiye’de nakdi kredilerin mevduata oranla en yüksek olduğu il Gaziantep oldu. Bu çarpıcı tablo, TBMM Genel Kurulu’nda CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç tarafından gündeme taşındı.
Meriç: "Borçla Yaşayan Bir Şehir Yarattılar"
“Toprağından bereket fışkıran, fabrikaları çalışan, çiftçisi alnının teriyle üretmeye devam eden Gaziantep, AKP eliyle borç batağına sürüklenmiştir” diyen Meriç, Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada dikkat çeken ifadeler kullandı:
“Bankaya yatırılan her 1 liraya karşılık, Gaziantepli 3.5 lira kredi çekiyor. Bu tablo yalnızca ekonomik değil, siyasi bir tercihin sonucudur. Vatandaşın elinden geçim güvencesi alındı; yerine faizli borç dayatıldı. Bu iktidarın yarattığı tek üretim, borç üretimidir!”
Türkiye Genelinde de Durum Vahim
CHP’li Meriç’in uyarıları yalnızca Gaziantep’le sınırlı değil. Türkiye genelindeki veriler de ekonomik krizin boyutlarını gözler önüne seriyor. 2023-2025 döneminde taşıt kredisi hacmi yüzde 1.5 daralırken, tüketici kredileri yüzde 75 oranında arttı. Ancak bu artış, resmi enflasyon karşısında reel bir büyüme değil; borçla ayakta kalma çabasının göstergesi. Aynı dönemde konut kredilerinde yalnızca yüzde 38.4 artış yaşanırken, en yüksek artış yüzde 83.6 ile ihtiyaç kredilerinde görüldü. Toplam tüketici kredileri 1.2 trilyon TL’den 2.1 trilyon TL’ye yükseldi.
Kredi Kartı Harcamalarında Patlama: %241 Artış
Merkez Bankası’nın faiz artışlarıyla bankalara erişimin daralması, vatandaşı kredi kartına mahkûm etti. Kredi kartı harcamaları son iki yılda yüzde 241 oranında artış gösterdi. Mart 2025 itibarıyla kartla yapılan harcamalar 1 trilyon 753 milyar TL’ye ulaşırken, bu tutarın 1 trilyon 478 milyar TL’si doğrudan kredi kartlarından geldi.
“Bu Bir Ekonomi Değil, Borç Döngüsü”
CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, yaşananları “ekonomik soykırım” olarak nitelendirdi:
“Vatandaş artık karnını doyurmak için değil, nefes almak için bile kredi çekiyor. Bu bir ekonomi politikası değil; halkı borca bağımlı hale getiren bir siyasi tasarımdır. Üreten şehirler bile artık tüketici konumunda. Bu zihniyetle ne kalkınma olur, ne refah.”
“Krediler Değil, Emek Kazanacak!”
Meriç, son olarak bir çağrıda bulundu:
“Gaziantep’ten Türkiye’ye sesleniyorum: Bu düzen miadını doldurmuştur. Halkın sırtından değil, halkla birlikte kalkınan bir ekonomik model için mücadelemiz sürecek. Krediler değil, emek kazanacak!”