?>

Ekrem İmamoğlu: Türkiye bir yol ayrımında...

Silivri'de tutuklu bulunan İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, terör örgütü PKK'nın silah bırakmasını ve sonrasındaki gelişmeleri The Economist gazetesine değerlendirdi.

Gündem - 1 ay önce

Silivri'de tutuklu bulunan İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, terör örgütü PKK'nın silah bırakmasını ve sonrasındaki gelişmeleri The Economist gazetesine değerlendirdi.

23 Mart'tan bu yanan Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, cezevinden The Economist'e yazdı.

Gazete Oksijen'in aktardığına göre İmamoğlu, yazısında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla başlayan ve Cumhur İttifakı'nın "Terörsüz Türkiye" olarak adlandırdığı süreci değerlendirdi.

İmamoğlu yazısına "Cezaevindeki muhalefet cumhurbaşkanı adayı 'Demokratik gerileme ile değil' diye yazıyor" cümlesi ile başladı.

PKK'nın silahsızlanma sürecinin dış politika açısından da bir fırsat doğurduğunu belirten İmamoğlu, 7 Ağustos'ta yayımlanan yazısında "İç siyasi hesaplarla şekillenen ve tepkisel bir nitelik taşıyan Türk dış politikası tutarlılıktan yoksundur" değerlendirmesinde bulunarak Türkiye'nin sorumlu bir bölgesel güç olabilmesi için demokratik kurumların yeniden tesis edilmesi gerektiğini belirtti. İmamoğlu yazısında "Erdoğan’ın kişisel hırslarıyla şekillenen ve iç politikadaki kutuplaşmadan beslenen bir dış politika, bu potansiyelin hayata geçmesini engellemektedir" dedi.

PKK'nın silahsızlanma sürecini "ülkenin siyasi sistemini uzun süredir zora sokan, ekonomik ilerlemeyi yavaşlatan ve toplumsal ayrılıkları derinleştiren şiddet döngüsünü kırmak için tarihi bir fırsat" olarak yorumlayan İmamoğlu, bu sürecin Türkiye'nin bölgesel bir güç olarak rolünü yeniden tanımlaması için de bir fırsat sunduğunu kaydetti.

Sürecin kamuoyuna açık bir şekilde yürütülmemesini eleştiren İmamoğlu, "Hükümet, açık ve kapsayıcı bir ulusal diyalog başlatmalıydı. Bunun yerine kapalı kapılar ardında müzakereleri tercih etti. Bu da meşruiyet ve güven inşa etme fırsatının heba edilmesine yol açtı" diye belirtti.

CHP'nin Kürt meselesini bir demokrasi sorunu olarak ele aldığını teyit eden İmamoğlu, "Biz, şiddeti sona erdirmeyi, kalkınmayı teşvik etmeyi ve kökleşmiş eşitsizlikleri gidermeyi hedefleyen uzun vadeli bir stratejiyi savunuyoruz. Tüm Türkiye vatandaşları için eşit yurttaşlık, demokratik katılım, hesap verebilirlik ve kapsayıcı bir cumhuriyet geleceği istiyoruz" dedi.

TBMM'de kurulan "Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu"nun olumlu bir adım olduğunun altını çizen İmamoğlu, komisyonun işlevine dair "İhtiyacımız olan şey şeffaf bir süreçtir; Erdoğan’ın ittifakının aldığı kararları onaylamaktan ibaret bir organ değil" değerlendirmesinde bulundu.

Silahsızlanma sürecinin demokratik normlara dönüş ile birlikte ilerlemesi gereken bir süreç olduğunu belirten İmamoğlu, "Partizanlığın ve demokratik gerilemenin damgasını vurduğu bir sistemde kalıcı barış mümkün değildir. Halkımız için barış, baskıyla değil meşruiyetle sağlanabilir" diye yazdı.

Demokrasinin aşınmasının, Türkiye'nin uluslararası alanda da potansiyelini zayıflattığını savunan İmamoğlu, "İç siyasi hesaplarla şekillenen ve tepkisel bir nitelik taşıyan Türk dış politikası tutarlılıktan yoksundur. Komşu ülkelerle ilişkiler, çatışma ile yakınlaşma arasında sürekli sallanmaktadır" ifadelerini kullandı.

Bölgesel gelişmelerin Türk dış politikası açısından bir fırsat sunduğunu kaydeden İmamoğlu, adalet temelli demokratik meşruiyet ve hukuk devletine dayalı bir dış politika anlayışının gerekliliğini vurgulayarak "Erdoğan’ın kişisel hırslarıyla şekillenen ve iç politikadaki kutuplaşmadan beslenen bir dış politika, bu potansiyelin hayata geçmesini engellemektedir" dedi.

İmamoğlu, yazısının son bölümünde şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye bir dönüm noktasında duruyor. İç yönetim biçimi, dış dünyadaki etkisini her geçen gün daha fazla belirleyecek. Sorumlu bir bölgesel güç olmak istiyorsa, Türkiye demokratik kurumlarının bütünlüğünü yeniden tesis etmelidir. Ancak o zaman, giderek daha istikrarsız hale gelen bir dünyada güvenilir bir ortak olarak hareket edebilir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı olarak, ülkemin demokratik yenilenmesine öncülük etmeye kararlıyım. Meşruiyet ve hukuk devleti ilkelerine dayanan yeni bir hükümet, dünyayla kararlı ve şeffaf bir şekilde ilişki kuracaktır."

Haftanın Öne Çıkanları

Bilal Erdoğan: Ülke hiçbir zaman olmadığı kadar iyi yönetiliyor

2025-08-07 20:41 - Gündem

Özgür Özel'in açıkladığı avukat kaçarken yakalandı!

2025-08-07 22:44 - Gündem

Ali Erbaş'ın yağmur duasının ardından Meteoroloji'den yağış uyarısı geldi!

2025-08-01 13:15 - Gündem

Selçuk Alagöz yaşamını yitirdi

2025-08-05 00:27 - Magazin

Kerem Aktürkoğlu'nun gerçekte hangi takımı tutuyor?

2025-08-05 00:57 - Spor

Enflasyon ENAG'a göre yüzde 65, TÜİK'e göre yüzde 33

2025-08-04 13:35 - Ekonomi

Memur-Sen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde açıklama yaptı

2025-08-05 13:51 - Ekonomi

Mehmet Şimşek yurtdışı gezilerinde ne kadar borç buldu?

2025-08-05 13:29 - Ekonomi

750 lirayı geçen elektrik faturası ikiye katlanacak!

2025-08-01 09:08 - Ekonomi

Fenerbahçe, Kerem Aktürkoğlu ile anlaşmaya vardı, işte Galatasaray'ın alacağı pay...

2025-08-04 13:17 - Spor

İlgili Haberler

Mabel Matiz, polis eşliğinde adliyede ifade verdi

16:49 - Gündem

Özgür Çelik'in yargılandığı dava 23 Şubat'a ertelendi

11:43 - Gündem

iPhone 17 çılğınlığı! Almak için Geceden gelen ve nöbet tutunlar oldu

00:00 - Gündem

İmamoğlu'ndan Sadettin Saran tebrik mesajı

11:37 - Gündem

"Terörsüz Türkiye" komisyonu Çarşamba günü 12'nci toplantısını yapacak

11:32 - Gündem

Günün Manşetleri

Mabel Matiz, polis eşliğinde adliyede ifade verdi

16:49 - Gündem

MHP'li Belediye Başkanı partisinden istifa etti

16:10 - Siyaset

TFF'den Sadettin Saran için olağanüstü toplantı kararı...

16:00 - Spor

İmamoğlu'ndan Sadettin Saran tebrik mesajı

11:37 - Gündem

"Terörsüz Türkiye" komisyonu Çarşamba günü 12'nci toplantısını yapacak

11:32 - Gündem